Levent-Hisarüstü Metro Hattı açılış töreni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ulaştırma Bakanı Feridun Bilgin ile İBB Başkanı Kadir Topbaş’ın katılımıyla gerçekleştirildi.
Erdoğan, “Açılan her yeni metro hattıyla İstanbul’u toplu taşımada dünyanın en uzun raylı sistemlerinden birine sahip şehir yapma isteğimize adım adım yaklaşıyoruz” dedi.
Açılış töreni öncesinde kürsüye davet edilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, katılımcıları selamladıktan sonra metro hattının hayırlı olmasını temennisinde bulundu. Erdoğan, “İstanbul Metro sistemine eklenen hattın ülkemiz, şehrimiz ve hemşehrilerimize hayırlı olmasını Allah’tan diliyorum. Bu metro hattının İstanbul’a kazandırılmasını sağlayan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığımızla İstanbul Büyükşehir Belediyemizi ve projede emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi.
“DÜNYANIN EN UZUN RAYLI SİSTEM HATTINA SAHİP OLMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Dünyanın en uzun raylı sistem hattına sahip olmak için çalıştıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Levent, Etiler ve Boğaziçi Üniversitesi istasyonlarından oluşan 3 bin 194 metre uzunluğunda ve 99 milyon Euro brüt yatırım bedeli olan bu hat bakanlığımız ile Büyükşehir Belediyemizin işbirliğiyle tamamlandı. Açılan her yeni metro hattıyla İstanbul’u toplu taşımada dünyanın en uzun raylı sistemlerinden birine sahip şehir yapma isteğimize adım adım yaklaşıyoruz. Şehrin en doğu ucundan en batısına kadar değerli kardeşlerim en güneyinden en kuzeyine kadar her yerine uzanan raylı sistem hattına sürekli yenilerini ekliyoruz. Marmaray’ın hattına bu sistemi denizin altından birbirine bağlamıştık. Tabi burada bizim bir aşkımız bir sevdamız vardı. Neydi o? Biz diyorduk ki Fatih Sultan Mehmet gemileri karadan yürüttü, bize yakışan nedir? Biz de denizin altından bunu başarmaya çalıştık ve şu anda Marmaray hamdolsun gayet güzel bir şekilde çalışıyor. Biz bunlarda yetmez dedik ve Avrasya tünelinin adımını attık. Avrasya tüneliyle çift katlı lastikli sistem önümüzdeki yıl açılacak. Az önce değerli başkanımızın ifade ettiği iki köprü arasından şimdi de üç katlı da tünelin projesi açıklandı. İnşallah onun da temeli yakın zamanda atılacaktır” dedi.
“MUHALEFET BU ÜLKEYE YAPMAYA DEĞİL, YIKMAYA GELDİ”
Muhalefeti eleştirerek sözlerini sürdüren Erdoğan, "Bu bir ufuk meselesidir, bu bir aşk meselesidir, aşkınız varsa dağları delersiniz ama aşkınız yoksa bunların hiçbirini yapamazsınız. Bakınız biz Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü de yapıyoruz. Şu anda Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün yapımı da hızla devam ediyor. Yollar yapılmaya başlandı, dört gidiş dört geliş ortasından yine yüksek hızlı tren geçecek. Muhalefet bundan bile rahatsız oldu. Bu ülkede bir dikili taşınız olsun. Çünkü, bunlar bu ülkede yapmaya değil, yıkmaya geldiler. İstanbul şu anda 144 kilometre aşkın bir raylı sisteme sahip. Yapımı süren ve hazırlık aşamasındaki projelerle 2019 yılında inşallah 430 kilometre ulaştırmaya hedefliyoruz. İstanbul gibi dünyanın en büyük metropollerinden birinin ulaşım sorunun ancak bu şekilde çözüme ulaşacağını gayet iyi biliyoruz. Bu yolda epeyce mesafe kaydettik. Sadece şu anda hizmete girmiş olan raylı sistemler dahi ulaşım bakımından İstanbul’a çok büyük nefes aldırdı. Toplu taşımaya ilgi duymak zorundayız. Yoksa altımızda bir araba ve aynı evde bir ikinci araba bunlarla sadece refah düzeyinizin yüksek olduğunu bilirsiniz ama İstanbul’daki ulaşım sıkıntısını aşamazsınız, aşamayız. İnşallah bu sistem yeni projelerle sürekli genişledikçe, ulaşım İstanbullular için bir eziyet değil, keyif haline gelecek. Şehrin her köşesine dağılan dev ulaşım ağı İstanbul’un cazibesi ve marka değerini de artıracaktır. Ülkemizin bilimde, ticarette, sanatta, sporda ve diğer pek çok alanda adeta lokomotifi olan İstanbul güçlendikçe Türkiye’de hedeflerine doğru çok daha kararlı bir şekilde devam edecektir. Levent-Hisarüstü Metro Hattını işte bu önemli misyonun toplu taşıma alanında en son devreye giren sistemi olarak görüyorum" ifadelerini kullandı.
“İSTANBUL’U SİYASİ VE TİCARİ RANT KAPISI OLARAK GÖRENLERİN REZALETLERİNİ HER GÜN GÖRÜYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her zaman ifade ettiğim gibi İstanbul Türkiye’dir, aynı zamanda İstanbul Avrupa’dır, Asya’dır. İstanbul coğrafi bakımdan kilit konumda olmasını yanı sıra bütün medeniyetlerin de buluşma noktasıdır. Böyle bir şehre hizmet etmek, sadece bilgi ile proje ile olmaz bu şehre ancak bütün kalbinizi, tüm benliğinizi ona adarsanız hizmet edebilirsiniz. İstanbul’u siyasi ve ticari rant kapısı olarak görenlerin yol açtıkları rezaletleri her gün görüyoruz. Bu şehre kalp gözüyle değil, rant gözüyle bakanların akıbeti elbette bu olacaktır. Biz İstanbul’a Üstat Necip Fazıl’ın dizeleri ile bakıyoruz. İstanbul bizim canımız ve Türkiye’den başka vatanı olmayan bu şehir, zamanı, mekanı aşıp gelen bir şehirdir. İstanbul’a bu gözle bakmayan onu sadece kirletir, sadece sömürür. Nitekim geçmişte uzun bir süre kirlettiler. Kaçak yapılarla kirlettiler, çöp dağlarıyla kirlettiler, güzelim Haliç’i ihmal ederek kirlettiler, hava kirliliğiyle rezil ettiler, maskeler dağıttılar, tarihini, kültürünü, kimliğini, tabiatını tahrip ederek kirlettiler. Kardeşlerim İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımızda attığımız adımlarla bir değişim ve dönüşüm yaşadık ve yaşattık ve bu günlere geldik. Biz arkadaşlarımızla birlikte tüm siyasi hayatımız boyunca işte buna karşı bir mücadele verdik. Başbakanlığımız döneminde de İstanbul başta olmak üzere tüm Türkiye’de bu adımları kararlı bir şekilde attık. İnsanın gönlündeki tahribattan başlayarak adım adım şehirlerin fiziki tahribatlarını onarmak için çalıştık. Şimdi de Cumhurbaşkanı olarak aynı kararlılıkta bu yola devam ediyoruz. Kalbimdeki İstanbul sevgisi ve aşkı her geçen yıl daha da güçlendi, daha da güçleniyor. Aynı hislerle İstanbul’a bakıyorum. Bu can bu tende olduğu müddetçe benim İstanbul sevgim bitmez, İstanbul aşkım küllenmez.”
“MUHALEFET PARTİLERİNİN SEÇİM VAADİ OLAN KOALİSYON ESKİ TÜRKİYE DEMEKTİR, TÜRKİYE’NİN GERİLEMESİ DEMEKTİR”
2023 hedeflerine yürüyen Türkiye’nin yeni bir yol ayrımına geldiğini söyleyen Erdoğan, “Geçtiğimiz 12 yılda güçlü tek parti iktidarıyla sağlanan güven ve istikrar ortamı Türkiye’yi buraya kadar getirdi. 12 yılda üç kat büyüyen Türkiye gerçek bir başarı hikayesi olarak tarihteki yerini aldı. Ama ülkemizin geldiği yerde yeni araçlara yeni imkanlara yani yeni bir yönetim sistemine ihtiyacımız var. Bakınız Türkiye çok partili sisteme geçtiğimiz 70 yıla yaklaşan dönemin tam 40 yılını koalisyonlarla geçirdi. Bugün Türkiye’de yapılmış olan ne varsa hemen tamamı kalan 30 yıllık tek parti iktidarların ürünüdür. Geçmişte bu milletin 70 yılını çalanlar şimdi aynı düzenin devam etmesini istiyorlar. Seçimlerde projesi koalisyon olan bir muhalefet partimiz var veya muhalefet partileri var. Şimdi ne diyorlar. Bakın burası çok manidar, biz koalisyon kurmaya hazırız diyorlar. Daha baştan neticeyi görüyorlar. Biz koalisyon hükümetlerinin Türkiye’ye hep kaybettirdiğini söylüyoruz. O çıkmış ‘seçimden sonra yeterli çoğunluğu bulursak koalisyon kuracağız’ diyor. Bu ifade Türkiye’ye kaybettirmeye talibiz demektir. Yani biz Türkiye’de istikrar ve güven istemiyoruz demektir. Halbuki biz artık güçlü tek parti hükümetleri dahi artık Türkiye’ye yetmiyor bu gömlek bu cüsseye dar geliyor diyoruz. Yeni Türkiye’yi inşa edebilmek için, yeni anayasa ve onunla birlikte başkanlık sistemine ihtiyacımız olduğunu söylüyoruz. Türkiye’nin geleceği için ihtiyaç duyduğu proje koalisyon değil işte budur” dedi.
"BİZİM MİLLETİMİZ KOALİSYONLARIN NE OLDUĞUNU ÇOK İYİ BİLİR"
"Koalisyon ihtimaline bel bağlayanlar bu ülkenin ve bu milletin değil sadece kendi istikballerini düşünenlerdir" diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bizim milletimiz koalisyonların ne olduğunu çok iyi bilir. Koalisyon demek, kriz, enflasyon, işsizlik, fakirlik ve iflas demektir. Bunların geçmişini gördük. Koalisyon demek bir avuç seçkinin, bir avuç zenginin ve bir avuç bürokratın milletin sırtına kene gibi yapışması demektir. Koalisyon demek IMF kapılarında birkaç yüz milyon için para dilenmek demektir. Koalisyon demek, emeklinin, işçinin, esnafın, memurun kaybetmesi, yüksek faizle parasına para katan üç beş zenginin itibar kazanması demektir. Koalisyon demek eski Türkiye demektir. Biz yeni Türkiye’ye bakıyoruz. Yani Türkiye’nin 2 trilyon dolar gayri safi milli hasıla kişi başı 25 bin dolar milli gelire 500 milyar dolar ihracata ulaşması ve dünyanın en büyük on ekonomisinden biri olması için bir araya gelemeyenler koalisyon için can atıyor. Bu güne kadar ülkenin ve milletin menfaatine olan hiçbir meselede bir araya getiremediklerimiz koalisyon denen dibi delik tekneye doluşma konusunda bu derece istekli ve bu derece heyecanlı olmaları gerçekten ibret vericidir.”
"MİLLETİN ARASINA NİFAK SOKMAYA ÇALIŞMAK İSTEYENLERE ASLA MÜSAMAHA GÖSTERMEM"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık Türkiye çok daha farklı bir konuma gelecek. Cumhurbaşkanı olarak benim safım daima milletin yanıdır. Milletim nerede ise ben de oradayım. Ama gücünü milletin gönlüne girmekten değil milletin arasına nifak sokmak çalışmak isteyenlere asla müsamaha göstermem. Onların da karşısındayım. Sizi istismar edenlere karşı yüz vermeyin. Vermeyin ki bu millet birlik ve beraberlik içerisinde daha da güçlensin” dedi.
Konuşmasının ardından metro hattının hayırlı olmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini “Bugün burada toplanmasına vesile olan Hisarüstü Metro Hattı’nın tüm halkımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum” diyerek tamamladı. Erdoğan daha sonra beraberindekilerle birlikte hattın açılışını gerçekleştirmek üzere kurdeleyi kesti.
(İHA)