Bilecik'te yaşayan engelli bireyler ve anneleri, kendileri için oluşturulan "Engelsiz Atölye"de aldıkları el işi örgü eğitimiyle atık malzemeleri kullanıp katma değerli ürünler yapıyor.
Bilecik Engelsiz Yarınlar Derneği (BİEYDER) ve Bilecik Halk Eğitim Merkezince, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde evlerinde kalan engelliler ve ailelerinin hem sosyalleşmesine hem de katma değerli ürünler üretmesine katkıda bulunmak amacıyla örgü kursu açıldı.
Dernek binasında, normalleşme sürecinde sosyal mesafe kuralına uyarak bir araya gelen 12 engelliyle anneleri, usta öğretici Emine Çatal'dan eğitim aldı.
Gazete kağıtlarından sepet, kullanılmayan ayakkabılardan saksı yapan bireyler, anneleriyle lif ve yelek başta olmak üzere giyim eşyası örüyor.
BİEYDER Başkanı Aslıhan Volkan, AA muhabirine, Hürriyet Mahallesi'ndeki dernek binasında "Engelsiz Atölye" oluşturduklarını söyledi.
Geri dönüşüm alanında farkındalık oluşturmak ve üretime katkıda bulunmak üzere yola çıktıklarını belirten Volkan, şöyle devam etti:
"Burada engelli bireyler ve aileleri olarak hep birlikte üretime katkıda bulunuyoruz. Sosyalleşiyoruz, hobiler ediniyoruz, bir arada çok güzel eğitim alıyoruz. Halk Eğitim Merkezi yöneticileri sağ olsunlar, bize bu konuda çok büyük destek veriyorlar. Burada gayet güzel bir ortamda, sosyal mesafe kurallarına da uyarak üretim yapıyoruz. Sıkıldığımız Kovid-19 döneminin rehavetini burada atarak çok güzel ürünler üretiyoruz. Hem kadınlarımız hem de çocukları burada bir şeyler öğreniyor. Daha önceki öğrendiğimiz birçok şeyi buradaki kursla harmanladık, ürünler iç içe geçti. Sadece iğne iplikle değil, atık malzemelerden yeni ürünler üretiyoruz."
Volkan, engelli bireylerin istihdamı konusunda daha fazla destek beklediklerini anlattı.
Engelli grupları ve kadınların istihdamının yanı sıra mekanik, bilgisayar ya da dil gelişimine yönelik kurslar açılabileceğini dile getiren Volkan, "Fırsat sunulursa engelli bireyler her şeyi başarabilir. Diğer bireylerde olduğu gibi her engellinin de farklı bir yeteneği var, bunları keşfetmek gerekiyor. Onlara önayak olmak ve öz güven aşılamak gerekiyor." dedi.
"Ben onlardan daha fazla mutlu oluyorum"Halk Eğitim Merkezi bünyesinde nakış usta öğreticisi olarak görev yapan Emine Çatal da el birliğiyle güzel bir ortam oluşturduklarını aktardı.
Farklı fikirleri harmanladıklarını kaydeden Çatal, "Buradaki çocuklarıma iş öğretmekten haz duyuyorum, çok mutluyum. Onlar bir şeyler öğrendikçe ben onlardan daha fazla mutlu oluyorum. Buradaki her öğrencinin fikri çok farklı. Her velinin ve öğrencinin aktardığı fikirleri toparlayıp farklı ürünler ortaya çıkarıyoruz." ifadelerini kullandı.
Bedensel engeli bulunan 5 yaşındaki oğluyla kursa katılan Zerrin Gül, engelleri birlikte aştıklarına dikkati çekerek, yaptıkları ürünleri satışa sunup aile bütçelerine katkı sağladıklarını vurguladı.
Kızı Rabia ile çalışmalarda yer alan Fatma Efe ise aile ortamında hem üretim yaptıklarını hem de sohbet ederek birbirleriyle kaynaştıklarını ifade etti.
Efe, kızının kursta lif örmeyi öğrendiğini ve çok mutlu olduğunu dile getirerek, "Kursa başlayalı bir ay oldu, çok verimli geçiyor. Evde olsak çocuklarımızla bu kadar eğlenemiyoruz. Ellerimiz de burada açıldı, kızım bir lif ördü, şu an bebek yeleği yapıyor. Onlar bir şeyleri başarınca mutlu oluyorlar, bizler de seviniyoruz." diye konuştu.
Annesi Reşadiye Yeyen ile kursa katılan Ahmet Yeyen, Galatasaraylı olduğunu ve takımının renklerinden lif ördüğünü belirtti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com