Siyaset

'En büyük yatırımcılara Türkiye'nin kabiliyetlerini anlatacağız'

Başbakan Yıldırım, uluslararası yatırımcıların tereddütlerini gidermek için 27 Ekim'de toplantı yapacaklarını belirterek, "Dünyanın en büyük yatırımcıları buraya gelecek. Türkiye'nin kabiliyetlerini anlatacağız." dedi. - Anadolu Ajansı

'En büyük yatırımcılara Türkiye'nin kabiliyetlerini anlatacağız'
17-10-2016 13:37

İSTANBUL

Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli ve Maliye Bakanı Naci Ağbal'ın da katılımıyla Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde gazetelerin ekonomi müdürleriyle bir araya gelerek, soruları yanıtladı.

"İstanbul Uluslararası Finans Merkezinde (İFM) Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) ve Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) hizmet binalarının temelleri atıldı. Orada binaların tamam olduğundan fakat işin mevzuat tarafında pek birşey olmadığından bahsedildi. Bu tür finans merkezlerine özel teşvik ve düzenlemelerle ilgili henüz bizde bir hazırlık yok" şeklindeki yorum üzerine Yıldırım, "Binalar yapılıncaya kadar biz 10 sefer yaparız onu. Hele bakalım yapıyorlar mı görelim. Daha temeldeler, fazla çıkan yok." dedi.

Yıldırım, İFM'nin yasal sürecinin neyi kapsayacağına ilişkin, şunları kaydetti:

"Uluslararası finans sektörü, yatırımcılar, bu örnekleri gördükten sonra eminim ki daha güvenli yerlere gelecekler ve tercih edeceklerdir. Biz buna hazırlıklı olmak için bu finans merkezi projesine hız veriyoruz. Burası 50 bin çalışan olacak. Günübirlik gelip gidenlerle birlikte 80 bin kişi burada, yani küçük ölçekli bir şehir. Bayburt'tan daha büyük, hatta iki katı."

Yıldırım, İFM ile ilgili vergisel bir düzenleme olup olmayacağına ilişkin de, "Maliye Bakanlığına görev verdik. Maliye Bakanı çalışacak, getirecek. Ekonomi Koordinasyon Kurulunda (EKK) da son şeklini vereceğiz. İşin hazırlığı tamamlanmadan açıklamak yanlış olur, olgunlaşması lazım. Kamuoyu ile bir şey paylaştığımız zaman onun dönüşü olmaz. Gerekli hazırlığı tamamlamadan söyleyecek her şey yatırımcıyı yanıltmak olur, güven kaybına neden olabilir." ifadelerini kullandı.

"Körfez ülkeleri, Türkiye'ye uzun vadeli yatırım yapmak istiyor"

Yıldırım, "11 Eylül terör saldırısı ile Suudi Arabistan arasında Amerika'da ilişki kurulunca, bu konuda çok daha kolaylaştırıcı mevzuatla Türkiye'ye somut bir yatırım geleceğine dair işaret görüyor musunuz özellikle Körfez ülkelerinden?" şeklindeki soru üzerine, şunları söyledi:

"Körfez ülkeleri 2 türlü geliyorlar. Bir Türkiye'de uzun vadeli gerçek yatırım yapmak istiyorlar. Türkiye'de devam eden projeler var, devletin elinde, özelleştirme kapsamında. Bunlara gelip para yatırıp, Elbistan gibi, telekom sektörü, limancılık, petro-kimya sektörü gibi, bu tip sektörlere uzun vadeli yatırım yapmak istiyorlar. Bunun yanı sıra katılım bankacılığında ortaklık yapmak isteyen var. Ayrıca şu an yeni kurduğumuz Türkiye Varlık Fonu'na da aktif katılım düşünceleri var. Bu konuda görüşmelerimiz devam ediyor. İlgili bakanlıklarımız, Yatırım Promosyon Ajansımız görüşüyor."

"Ekonomide son çeyrekte iyileşme olacak"

Yıldırım, son çeyrekte, teşviklerin de devreye girmesiyle, ekonomiye ve büyüme rakamlarına ilişkin beklentilerinin sorulması üzerine, 2016 yılı göstergelerini, büyümeyi yüzde 3,2, enflasyonu yüzde 7,5 olarak açıkladıklarını anımsattı.

Başbakan Yıldırım, "Son çeyrekte iyileşme olacak. Yani şu an önümüzdeki göstergeler bu yönde. Ben biraz emniyetli bir sahada olmanın daha doğru, daha gerçekçi olduğunu düşünüyorum. Biz işimizi kış tutalım da yaz gelirse bahtımıza. Bu anlayışla yüzde 3,5 çıkarsa, 'tahminlerin üzerinde çıktı' deriz. Başka kuruluşlar da 3,3 diyen var, 2,9 diyen var. İhtiyatı elden bırakmamak, yanlış beyan vermemek lazım" diye konuştu.

"Dünyanın en büyük CEO'ları gelecek"

Yatırımcının tereddütlerini gidermek için 27 Ekim'de kapsamlı bir toplantı yapılacağına dikkati çeken Yıldırım, şunları kaydetti:

"Dünyanın en büyük yatırımcıları, CEO'ları buraya gelecek. Onlarla konuşacağız, görüşeceğiz. Türkiye'nin kabiliyetlerini anlatacağız. Burada iyileştirmemiz gereken bir konu var; süreçleri hızlandırma, bürokrasiyi azaltma. Ekonomi, yatırım ve teşviklerle ilgili çok güzel kararlar aldık. Bir yandan FETÖ'cüler darbe yaparken, biz reformlar yaptık. Bu ekonomik işlere yoğunlaşırken, reformlara çalışırken onlar da darbeye çalışmış. Biraz ara verdik, onların işini hallettik, sonra devam ettik. Reformlar devam ediyor, biz bir teneffüs vermek zorunda kaldık. 16'sında da İstanbul'da EKK yapılacak."

Yıldırım, "Bu ayın 27'sinde gerçekleştirilecek toplantıya kaç kişi bekleniyor?" sorusu karşısında da "O sayıyı sınırlı tuttuk, yaklaşık 21-22 kişi. Çok geniş tutmuyoruz. Bunlar global şirket CEO'ları ve çok büyük yatırımcılar. Amerikalı da var, her taraftan var. Farklı sektörlerden seçim yaptık." dedi. 

"Ekonomiyle ilgili zerre kuşkumuz yok"

"Türkiye'de en önemli risk olarak neyi görüyorsunuz? Ekonomik tabanlı riskler mi yoksa bölgedeki sorunlar mı?" sorunu Yıldırım, şöyle yanıtladı:

"Bir kere ekonomiyle ilgili zerre kadar kuşkumuz, tereddüdümüz yok. Bunu bilin. Ekonomimize güveniyoruz, ekonominin temelleri kuvvetli ama bu ekonomiyle ilgili bir şey yapmayacağız anlamına gelmiyor. Burada da yapacağımız işler var. Ekonomi sağlam ama ekonomik hayatın canlılığını artırmak, insanları yatırıma daha fazla sevk etmek için yapacağımız çok şey var. Dışarıdan saldırılara karşı bizim ekonomimiz diz çökmez ancak içerideki tereddütleri ortadan kaldırmamız lazım. Piyasaların daha hareketlenmesi, dolayısıyla büyümenin oransal olarak daha fazla artması için buna ihtiyacımız var. Bölgesel istikrarsızlıklar ve sınırlı da olsa terörle mücadele tabii ki ekonomideki hareketliliği de kabul etmemiz lazım olumsuz etkiliyor. Bunu da gözardı edemeyiz. O yüzden de terörle mücadeleyi ve güney hudutlarımızın güvenlik altına alınması, orada yaşayan vatandaşlarımızın can ve mal emniyetinin sağlanması önem arz ediyor."

Yıldırım, "Osmangazi Köprüsü Çok fazla tercih edilmiyor gibi" denilmesi üzerine, "Şu anda bizim öngördüğümüz trafiğin üzerindeyiz. Problem yok." diye konuştu.

"Başkanlık açıklaması spekülasyona meydan vermez"

Başkanlık sistemine ilişkin tasarının Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) gelmesi halinde dolarda görülebilecek spekülatif hareketlere ilişkin bir soru üzerine Yıldırım, "Her şeyi getirip dolara bağlamanın bir anlamı yok. Dolar yükseldi, alçaldı… Piyasa şartları neyi gerektiriyorsa o olacak. Yani çıkıyor, iniyor. Spekülatif algılar oluşturuluyor. Bakınız biz 15 Temmuz'u yaşadık. Ekonomik parametrelerdeki değişim herhangi bir olay nedeniyle mesela Brexit'teki olay gibi oldu. Sterlin orada yüzde 20 değer kaybetmişti, orada başka bir sistem mi konuşuluyor? Avro keza kaybetti. Yani başkanlık açıklaması küresel anlamda bir spekülasyona meydan vermez, aksine daha da olumlu algı oluşturur. Çünkü başkanlık istikrar demek. Ha, kafanızda başkanlıktan başka bir şey anlıyorsanız o ayrı. Ona yapacak bir şey yok. O algıyı düzeltmek de bizim görevimiz." cevabını verdi.

"Adeta bir kurtuluş savaşı vermişsiniz, tereddütler oluşması normaldir"

Başbakan Yıldırım, büyüme hedefinin 2017 yılında yüzde 4,4, 2018 ve 2019 yıllarında ise yüzde 5 olduğunu anımsatarak, "Eğer küresel ezber bozan bir gelişme olmazsa, bunları mütevazı görüyorum. Hedefimiz bunların da üzerine çıkmak. Bunu nasıl sağlayacağız? Bunu sağlamanın bir kaç yolu var." şeklinde konuştu.

Finansal erişimi kolaylaştıracaklarını ve tedbirler alacaklarını vurgulayan Yıldırım, şunları kaydetti:

"Politika faizi ile piyasa faizi arasındaki makası daraltacağız. Dolayısıyla bir yandan da indirmeye devam edeceğiz. Küresel gelişmeler bu konuda bizi farklı bir durumla karşı karşıya bırakırsa onu saymıyorum. Normal şartlarda bunu başaracak altyapımız var. Sermaye yeterlilik oranları bakımından bir sıkıntımız yok. Bütçe açığı, cari açık ve kamu borcu açısından bir sıkıntımız yok. Dolayısıyla bütün şartlar yerinde. Sadece psikolojik bir algı...

Somut göstergelerde hiçbir şey yok. Soyut göstergeler var. Soyut göstergeler de konjonktüreldir, gelir geçer. Kolay değil büyük bir darbe geçirmişsizsiniz, bir ülkeyi dipten almışsınız. Adeta bir kurtuluş savaşı vermişsiniz, tereddütler oluşması normaldir. Sürekli de ne idiği belli olmayan kaynaklar 'darbe olacak, tekrar geliyorlar' gibi kafa karıştırıcı şeyler söylüyor. Türkiye'de olumsuzluklar, dış kaynak başta olmak üzere pompalanıyor. Maalesef acı olan şu ki, o kaynaklara bilgi üretimi de Türkiye'den. Bunu önemseyin arkadaşlar, Türkiye'den besleme yapıyorlar."

"Promosyon konusunda arkadaşlar aşamazsa biz devreye gireceğiz"

Emeklilerin promosyonları hakkında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun çözüm için kendisini işaret etmesine ilişkin Yıldırım, "Arkadaşları gazeteciler sıkıştırdığı zaman, işin içinden çıkamayınca Başbakana pası atıyorlar, oluyor bitiyor. Bu da onlardan biri. Yani bizim de görevimiz böyle sorunları arkadaşlar aşamazsa biz aşacağız, devreye biz gireceğiz. Doğrusu bekliyoruz çalışma bakanından, ne getirecek diye." değerlendirmesini yaptı.

Özel sektörün bazı yönlerden kamu sektöründen güçlü olduğunu ifade eden Yıldırım, özel sektör borcunun ekonomiye menfi baskı yapmayacağına işaret etti.

Yıldırım, Türkiye ekonomisinin yapılan yatırımlarla sağlam temeller üzerine oturduğunu anlatarak, yıl sonu cari açığın 40 milyar dolar gelmesi halinde problem görülmeyeceğini söyledi. 

Ağbal: "27 milyar liralık vergi alacağını yapılandırdık"

Görüşmede bulunan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, kredi kartı yapılandırmasıyla ilgili görüştüklerine işaret ederek, "Orada bir mali alan açıldı ve talebi kamçılayacak rakamlar ortaya çıkmaya başladı. Kısa süre içerisinde rakamlar ortaya çıkacak fakat hem yapılandırma hem de taksit sayılarındaki artış konusunda ilk datalar, orada talebi canlandırması noktasında işaretlerinin ortaya çıkmaya başladığını gösteriyor.” diye konuştu. 

Maliye Bakanı Naci Ağbal ise Başbakan Yıldırım'ın talimatıyla Yeniden Yapılandırma Kanunu’nda peşin ödeme indirimi diye bir mekanizma getirdiklerini dile getirerek, bu mekanizmanın yapılandırmadan yararlanma oranını oldukça yukarı çekeceğini kaydetti.

Peşin ödeme indirimine ilişkin detayları paylaşan Ağbal, şu bilgileri verdi:

"Biz ana parayı alıyoruz. Orada bir indirime gitmiyoruz. Yüzde 14-15-16'lardaki gecikme zammı oranlarını siliyoruz. Onun yerine enflasyon kadar bir faiz hesaplıyoruz. Mesela 900 liralık bir borç. Diyelim ki ana para 300 lira, gecikme zammı 600 lira gelmiş. Böylece 900 lira oluyor. Bu söylediklerimi yapınca rakam bir anda 450 liraya iniyor. Bir de buna peşin ödeme indirimi dediğimiz faizin yarısını tekrar siliyoruz. Bir anda 375 liraya düşüyor. Kişi neredeyse ana parayı ödeyip vergi dairesinden çıkıyor. Burada peşin ödeme indirimi sayesinde vatandaşlar bunu tercih ediyorlar. Bu defa başarı oranı öncekilerden daha fazla olacak."

Ağbal, cuma günü itibarıyla 3,7 milyon kişinin yapılandırma için müracaat ettiğini belirterek, "27 milyar liralık vergi alacağını yapılandırdık. 31 Ekim'e kadar müracaatlar devam ediyor. Büyük bir kampanya yürütüyoruz. Vatandaşımıza da tanıtıyoruz. Televizyonları, billboard'ları kullanıyoruz, birebir mektuplar gönderiyoruz. İnşallah büyük bir başvuru bekliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Muhabir: Uğur Aslanhan-Belgin Yakışan, Handan Güneş, Musab Turan

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER