Çorum’un Sungurlu ilçesine bağlı Çiftlik köyü yakınlarında solucan çiftliği kuran Hüsamettin Karslı isimli vatandaş, yaklaşık 800 bin adet Kırmızı Kaliforniya Solucanı yetiştiriyor.
"Geçtiğimiz yıl Nisan ayında 100 bin solucanla başladığım bu sektörde şu an yaklaşık 800 bin solucanım var ve ilk gübreyi almaya başladım" diyen Karslı, "Bazı çiftçilerimizin bahçelerinde korkarak test ettiğimiz gübrenin farkını anlayan bahçe sahiplerimiz şu anda kendilerine ait arazilerin tamamında bu gübreyi kullanmak istiyorlar" dedi.
"SOLUCAN GÜBRESİ TÜRK TARIMININ GELECEĞİNİ KURTARACAK"
Karslı, solucandan üretilen gübrenin normal gübreye oranla tarladaki mahsulü daha verimli hale getirdiğini ve mahsulün normalden daha erken olgunlaşmasına yol açtığına dikkat çekerek, çiftçilerin bu gübreyi tanıdığı takdirde solucan gübresinin Türk tarımının geleceğini kurtaracağını ifade etti.
"KİMYASAL GÜBRELERLE TÜKENEN TOPRAKLARIMIZ ESKİ CANLILIĞINA KAVUŞACAK"
Kırmızı Kalifornia Solucanından elde edilen gübre sayesinde tarladaki mahsulün veriminin yüzde 20 ila 80 arasında arttığını belirten Karslı, "Bir üretici için en önemli konulardan biri ürünün verimliliği ve mahsulün fazla çıkmasıdır. Ürettiğimiz gübre sayesinde tarladaki mahsul oranında artışlar ve özlediğimiz aroma tatlarını almamız mümkün. Yıllardır kimyasal gübrelerle tükenen topraklarımız eski canlılığına kavuşuyor. Ürünün verim yüksekliği ve toprak ömrü de gübrenin avantajları olarak sayılabilir. Normal gübreyle beslenen toprağın ömrü 1 yıl iken, solucan gübresiyle beslenen toprağın ömrü 5 yıla kadar çıkabiliyor" dedi.
"YÜZDE YÜZ ORGANİK"
Solucan gübresinin yüzde yüz organik olduğunu vurgulayan Karslı, "Dünya standartlarında solucan gübresini bitkinin gübresine bıraktığınız zaman bitkiyi yakmaz. Bu gübrenin erkencilik özelliği var. Hububatta yüzde 30 ila 50 arası, patates turp gibi köklü bitkilerde ise yüzde 50 ila 70 arası verim artışı sağlıyor" ifadelerini kullandı.
Solucanların tüm organik atıklarla beslenebileceğine de dikkat çeken Karslı, "Solucanlar bütün organik atıkları sindirim sistemlerinden geçiriyorlar, arındırıyorlar, temizliyorlar ve doğaya yeniden kavuşturuyorlar. Özellikle kağıt, kavun, karpuz atıkları ve at gübresini çok seviyorlar" şeklinde konuştu.
(İHA)
"Geçtiğimiz yıl Nisan ayında 100 bin solucanla başladığım bu sektörde şu an yaklaşık 800 bin solucanım var ve ilk gübreyi almaya başladım" diyen Karslı, "Bazı çiftçilerimizin bahçelerinde korkarak test ettiğimiz gübrenin farkını anlayan bahçe sahiplerimiz şu anda kendilerine ait arazilerin tamamında bu gübreyi kullanmak istiyorlar" dedi.
"SOLUCAN GÜBRESİ TÜRK TARIMININ GELECEĞİNİ KURTARACAK"
Karslı, solucandan üretilen gübrenin normal gübreye oranla tarladaki mahsulü daha verimli hale getirdiğini ve mahsulün normalden daha erken olgunlaşmasına yol açtığına dikkat çekerek, çiftçilerin bu gübreyi tanıdığı takdirde solucan gübresinin Türk tarımının geleceğini kurtaracağını ifade etti.
"KİMYASAL GÜBRELERLE TÜKENEN TOPRAKLARIMIZ ESKİ CANLILIĞINA KAVUŞACAK"
Kırmızı Kalifornia Solucanından elde edilen gübre sayesinde tarladaki mahsulün veriminin yüzde 20 ila 80 arasında arttığını belirten Karslı, "Bir üretici için en önemli konulardan biri ürünün verimliliği ve mahsulün fazla çıkmasıdır. Ürettiğimiz gübre sayesinde tarladaki mahsul oranında artışlar ve özlediğimiz aroma tatlarını almamız mümkün. Yıllardır kimyasal gübrelerle tükenen topraklarımız eski canlılığına kavuşuyor. Ürünün verim yüksekliği ve toprak ömrü de gübrenin avantajları olarak sayılabilir. Normal gübreyle beslenen toprağın ömrü 1 yıl iken, solucan gübresiyle beslenen toprağın ömrü 5 yıla kadar çıkabiliyor" dedi.
"YÜZDE YÜZ ORGANİK"
Solucan gübresinin yüzde yüz organik olduğunu vurgulayan Karslı, "Dünya standartlarında solucan gübresini bitkinin gübresine bıraktığınız zaman bitkiyi yakmaz. Bu gübrenin erkencilik özelliği var. Hububatta yüzde 30 ila 50 arası, patates turp gibi köklü bitkilerde ise yüzde 50 ila 70 arası verim artışı sağlıyor" ifadelerini kullandı.
Solucanların tüm organik atıklarla beslenebileceğine de dikkat çeken Karslı, "Solucanlar bütün organik atıkları sindirim sistemlerinden geçiriyorlar, arındırıyorlar, temizliyorlar ve doğaya yeniden kavuşturuyorlar. Özellikle kağıt, kavun, karpuz atıkları ve at gübresini çok seviyorlar" şeklinde konuştu.
(İHA)
