Çevre-Hayat

'Ekmekçi teyze'nin pazarda geçen 24 yıllık mesaisi

Kocaeli'nin Karamürsel ilçesinde evde hiçbir katkı maddesi kullanmadan yaptığı ekmekleri 24 yıldır pazarda satan 59 yaşındaki Güldeher Sümer, ilçede "ekmekçi teyze" olarak tanınıyor. - Anadolu Ajansı

'Ekmekçi teyze'nin pazarda geçen 24 yıllık mesaisi
14-05-2017 15:07

KOCAELİ - Tahir Turan Eroğlu / Melih Palas

Eşinin çalıştığı fabrikanın kapanması üzerine aile bütçesine katkı için 24 yıl önce evde ekmek yaparak pazarda satmaya başlayan Güldeher Sümer, "dualarımız ve sevgimizden başka katkımız yok" dediği ekmekleri eşiyle evlerinin bahçesine inşa ettikleri fırında pişiriyor.

Karamürsel başta olmak üzere Yalova'nın Altınova ilçesi ile Kaytazdere beldesindeki pazarlarda haftada ortalama 500 ekmek satan ekmekçi teyze, tezgah açtığı pazar yerinin "beklenen esnafı" arasında yer alıyor.

Güldeher Sümer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşinin işsiz kalması üzerine bu işin kendisi için severek yaptığı bir mesleğe dönüştüğünü ifade etti.

"Ekmek paralarını eşim hiç almaz"

"Kalabalık bir aileydik, 10 kişi yaşıyorduk. Ekmeğimizi kendimiz yapıyorduk, köy insanıyım. Tahta teknede ekmek yoğuruyordum, babaannem 'Sen çok güzel yapıyorsun' derdi. Tabii ki bana 'gaz' veriyormuş. Babaanne gazıyla bu güne geldim." diyen Sümer, "Müşteriler memnun, biz müşterilerden memnun. Ekmek paralarını eşim hiç almaz, o da çok güzel bir şey kendi paramı kazanmam, harcamam." dedi.

"Bizim katkımız sevgimiz"

Sümer, ekmek yapma sürecini şöyle anlattı:

"Ekmek yaptığımız günler iş akşamdan başlar. Bir gün önceden unumuzu eleyip hazırlıyoruz. Sabah namazına kalkınca işimize başlıyoruz. Önce yoğuruyorum, arada biraz dinleniyorum. Maya olarak ekşi maya kullanıyorum, ertesi hafta için mayalamaya hamur ayırıyorum. Hamuru yoğururken mayayı, tuzunu katıyorum başka bir şey yok. Başka da sevgimizi katıyoruz, başka katkı bilmiyoruz. Bizim katkımız sevgimiz. İşimi çok severek yapıyorum. Her işin zor tarafı olduğu gibi bu işin de var. Yorucu... Önce yoğuruyorsun, hamur kaç kere elden geçiyor. Sonra gelinim tartıyor, ben yumaklıyorum. Bekleme süreci oluyor, o sürede fırını yakıyorum. Fırının ısısını tutturmak, ekmeği kıvamında pişirmek zor ama çocukluğumuzdan beri bildiğimiz için bana zor gelmiyor. Pişiriyoruz, ekmekler tek tek poşetleniyor. Ertesi gün yine namaz vakti kalkıyor, pazara gidiyoruz."

Gurbetçilerden yoğun ilgi

İlçede yurt dışındaki akrabalarını ziyarete gidenlerin muhakkak ekmek, tarhana ve eriştesinden götürdüğünü vurgulayan Sümer, ''Ekmeklerimi köylüsünden şehirlisine, doktorundan mühendisine herkes alıyor. Yurt dışına gidenler götürüyor, akrabaları 'Güldeher Hanımdan ekmek alın' diye telefonla sipariş veriyorlarmış. Çin'den, Amerika, Almanya, Arabistan'a kadar pek çok ülkeye ekmeğimizin gittiğini biliyoruz." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER