AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Eğer başkanlıkla ilgili adım atamayacaksak, başkanlık tartışmaları bu ülkeye zaman kaybettirecekse, bizim zaman kaybedecek lüksümüz yok” dedi.
AK Parti Grup Başkanvekili Turan, TBMM’de gazetecilerin sorularını cevapladı. Turan, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin kanun teklifi ile Cumhuriyet tarihinin en önemli görüşmelerinden birini tamamlandıklarını belirterek, “Dokunulmazlık çok uzun zamandır konuşulan, tartışılan konulardan birisiydi. Birçok parti kendi programında dokunulmazlığın kaldırılmasını, vaatlerini defaatle ifade etmişlerdi. Son dönemde dokunulmazlık terör faaliyetleri bağlamında değerlendirildi. Terör faaliyetleri için dokunulmazlığın zırh olarak kullanıldığı süreci yaşadık. Dokunulmazlık milletvekillerine vekillik görevini yerine getirmesinden kaynaklı bir hak olmasına rağmen bırakın vekilliği, terör faaliyetlerinin alt yapısı haline gelmeye başladı. Sokağa davet edip, onlarca kişinin ölmesinden başlayın da, onun ötesinde aracında silah taşıyanlar, canlı bombanın evine taziyeye gidenler, sırtını PKK’ya dayadığı iddia edilenler gibi birçok farklı terör faaliyetlerinin adı dokunulmazlık zırhıyla engellenmiş oldu. Barış adına oy isteyenlerin savaş politikalarına dokunulmazlığın imkan vermeyeceğini hem millet hem de Meclis karara bağlamış oldu. Eğer bugün 376 oy alınmamış olsaydı referandum başta olmak üzere değişik süreçler gündeme gelecekti” ifadelerini kullandı.
"CHP, HDP’NİN KÖTÜ BİR TAKLİDİ"
CHP’nin, HDP’nin kötü bir taklidi olduğunu söyleyen Turan, “İlk tur oylamalarda sadece hayır diyerek süreci geçiştiren, daha sonraki süreçlerde referanduma giderse, millete giderse ne der diye düşünen CHP yöneticileri, sadece 20 vekili ile beraber bu konu millete gitmesin diye oy vermiştir. Sonuç bizim için mutlu edicidir, sonuç referanduma gitmeden bu kamburdan kurtulmaktır” şeklinde konuştu.
Referandum olup olmayacağına ilişkin soruya Turan, “367’‘den sonra takdire bağlı bir süreç. Bu konuda referandum olmayacaktır diye düşünüyorum” diye konuştu. Partili cumhurbaşkanı ile ilgili olarak Turan, “Biz başkanlığı Tayyip Erdoğan, AK Parti için istemiyoruz. Biz uyumlu çalışan, kurucu başkanımıza danışan bir ekibiz. Ancak ileriki yıllarda bu ülkenin geleceği adına bu sistemin kriz yaratan bir sistem olduğunu biliyoruz. Başkanlık sistemi olduğunu biliyoruz. Eğer başkanlıkla ilgili adım atamayacaksak, başkanlık tartışmaları bu ülkeye zaman kaybettirecekse, bizim zaman kaybedecek lüksümüz yok” dedi.
"HDP GRUBUMUZU TAHKİR ETTİ"
Genel Kurul’daki Kandil polemiğine ilişkin olarak ise Turan, “HDP bizim grubumuzu tahkir etti. Hayır 316 vekilimiz buna imza attı. Eksiksiz , başbakanından vekiline, bakanından MKYK’sına hepsi oyunu kullandı, bu konudaki ithamları reddetti. Bize talimatla oy veriyorsunuz diyenin sanki özgür iradesiyle siyaset üretiyormuş gibi davranması akla ziyan bir konu. HDP Kandil’den emir almadan oturamayan, kalkamayan parti” dedi.
"1994 yılındakine benzer görüntüler yaşanır mı?" sorusuna ise Turan, “Yasama bu konudaki görevini yaptı. Bundan sonraki görev yargınındır. Öyle dosyalar var ki, yurt dışı çıkış yasağı bile gündeme getirerek, yargının tedbir almasında yarar var diye düşünüyorum. 90’lı yıllardaki hakkaniyete uygun bulmam. O yıllardaki dokunulmazlıklar kürsü dokunulmazlığı ile ilgiliydi. Bugün konuştuğumuz konu kürsü dokunulmazlığı değil” karşılığını verdi.
(İHA)
AK Parti Grup Başkanvekili Turan, TBMM’de gazetecilerin sorularını cevapladı. Turan, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin kanun teklifi ile Cumhuriyet tarihinin en önemli görüşmelerinden birini tamamlandıklarını belirterek, “Dokunulmazlık çok uzun zamandır konuşulan, tartışılan konulardan birisiydi. Birçok parti kendi programında dokunulmazlığın kaldırılmasını, vaatlerini defaatle ifade etmişlerdi. Son dönemde dokunulmazlık terör faaliyetleri bağlamında değerlendirildi. Terör faaliyetleri için dokunulmazlığın zırh olarak kullanıldığı süreci yaşadık. Dokunulmazlık milletvekillerine vekillik görevini yerine getirmesinden kaynaklı bir hak olmasına rağmen bırakın vekilliği, terör faaliyetlerinin alt yapısı haline gelmeye başladı. Sokağa davet edip, onlarca kişinin ölmesinden başlayın da, onun ötesinde aracında silah taşıyanlar, canlı bombanın evine taziyeye gidenler, sırtını PKK’ya dayadığı iddia edilenler gibi birçok farklı terör faaliyetlerinin adı dokunulmazlık zırhıyla engellenmiş oldu. Barış adına oy isteyenlerin savaş politikalarına dokunulmazlığın imkan vermeyeceğini hem millet hem de Meclis karara bağlamış oldu. Eğer bugün 376 oy alınmamış olsaydı referandum başta olmak üzere değişik süreçler gündeme gelecekti” ifadelerini kullandı.
"CHP, HDP’NİN KÖTÜ BİR TAKLİDİ"
CHP’nin, HDP’nin kötü bir taklidi olduğunu söyleyen Turan, “İlk tur oylamalarda sadece hayır diyerek süreci geçiştiren, daha sonraki süreçlerde referanduma giderse, millete giderse ne der diye düşünen CHP yöneticileri, sadece 20 vekili ile beraber bu konu millete gitmesin diye oy vermiştir. Sonuç bizim için mutlu edicidir, sonuç referanduma gitmeden bu kamburdan kurtulmaktır” şeklinde konuştu.
Referandum olup olmayacağına ilişkin soruya Turan, “367’‘den sonra takdire bağlı bir süreç. Bu konuda referandum olmayacaktır diye düşünüyorum” diye konuştu. Partili cumhurbaşkanı ile ilgili olarak Turan, “Biz başkanlığı Tayyip Erdoğan, AK Parti için istemiyoruz. Biz uyumlu çalışan, kurucu başkanımıza danışan bir ekibiz. Ancak ileriki yıllarda bu ülkenin geleceği adına bu sistemin kriz yaratan bir sistem olduğunu biliyoruz. Başkanlık sistemi olduğunu biliyoruz. Eğer başkanlıkla ilgili adım atamayacaksak, başkanlık tartışmaları bu ülkeye zaman kaybettirecekse, bizim zaman kaybedecek lüksümüz yok” dedi.
"HDP GRUBUMUZU TAHKİR ETTİ"
Genel Kurul’daki Kandil polemiğine ilişkin olarak ise Turan, “HDP bizim grubumuzu tahkir etti. Hayır 316 vekilimiz buna imza attı. Eksiksiz , başbakanından vekiline, bakanından MKYK’sına hepsi oyunu kullandı, bu konudaki ithamları reddetti. Bize talimatla oy veriyorsunuz diyenin sanki özgür iradesiyle siyaset üretiyormuş gibi davranması akla ziyan bir konu. HDP Kandil’den emir almadan oturamayan, kalkamayan parti” dedi.
"1994 yılındakine benzer görüntüler yaşanır mı?" sorusuna ise Turan, “Yasama bu konudaki görevini yaptı. Bundan sonraki görev yargınındır. Öyle dosyalar var ki, yurt dışı çıkış yasağı bile gündeme getirerek, yargının tedbir almasında yarar var diye düşünüyorum. 90’lı yıllardaki hakkaniyete uygun bulmam. O yıllardaki dokunulmazlıklar kürsü dokunulmazlığı ile ilgiliydi. Bugün konuştuğumuz konu kürsü dokunulmazlığı değil” karşılığını verdi.
(İHA)
