Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, sarı-kırmızılı kulübün yıllık giderinin 160 milyon Euro olduğunu belirterek, kulübün vergi borcu olmadığını söyledi.
Dursun Özbek, Lig Radyo’da açıklamalarda bulundu. Bir dönem Galatasaray’ın gündeminde bulunan ve Everton’a transfer olan Oumar Niasse ile ilgili Özbek, "Niasse’yi Hamza Hoca istiyordu. Biz de kulübüne müracaat ettik. Lokomotiv satmadı. Kiralayalım dedik yine vermediler. En son bizden yüksek bonservis bedeli istediler. Bütçemiz müsait olmadığı için transfer yapılmadı. Niasse iyi bir futbolcu, bunu da bugün kanıtlamıştır. Şartlar uysaydı alacaktık. Hamza Hoca’nın transfer listesinin aşağı yukarı tamamını gerçekleştirdik" dedi.
Mevcut vergi borçlarının geçmişteki yapılandırmalar olduğunu vurgulayan Özbek, "Galatasaray’ın devlete vergi borcu yok" diye konuştu.
"JEM PAUL’UN SATIŞINDAKİ RAKAM SEMBOLİK"
Bursaspor’a kiralanan Jem Paul Karacan’ın kiralık ücreti ile ilgili konuşan Özbek, "Jem Paul Karacan’ın satışındaki rakam sembolik. 50 bin Euro nedir ki? Bazen tazminat davalarına 1 lira koyuluyor. Bunda bir mesaj aramak lazım. Jem bizim sporcumuz ve kiraladık. Orada bir rakam olması lazım. 1 lira mı koysaydık? Bunlara takılmamak lazım. Öküzün altında buzağı aramayalım" şeklinde konuştu.
"SIKINTILARI BİLEREK GELDİM"
Özbek, kulübün sorunları ile ilgili ’dertli’ kelimesini kabul etmediğini ifade ederek, "Dertli değilim. Çözüm önerisini çok önceden hazırlanmıştık. Ben Galatasaraylıyım. Bu taşın altına elini sokmak için yeter. Bizim ağabeylerimiz Çanakkale’ye ölüme gittiler. Giderken geri dönmeyi düşündüler mi? Biz böyle bir kültürden geliyoruz. Zor mu değil mi düşünmeyiz. Bundan önceki dönemde başkan yardımcılığı yaptığım için sıkıntıları bilerek geldim ama zor olur mu diye zerre düşünmedim" açıklamasını yaptı.
"GALATASARAY İÇİN ŞEHİT VERMİŞ BİR AİLEYİZ"
"Galatasaray’ı sadece topun çizgiyi geçip geçmemesiyle değerlendirmek yanlış olur" diyen Galatasaray Başkanı, "Galatasaray bütün şirketleriyle beraber 350-400 milyon euroluk bir şirket. Bu yüzden iyi yönetilmesi lazım. Bir sıralama yapılsa Türkiye’de ilk 250-300 şirket arasına girebilecek bir bünye. Deloyed Para Ligi’nde 21. sırada geliyor. Yönetilirken tabi ki topun çizginin geçmesini de sağlamak lazım. Ama parasal olarak bakılırsa bu tam benim işim. Benim sülalem Galatasaraylı. Yeğenim Galatasaray’da bir futbolcuydu. Onun ismi de Dursun Özbek’ti ve antrenman sırasında öldü. Biz Galatasaray için şehit vermiş bir aileyiz. Bizim Galatasaray ile ilgili değerlerimiz çok yüksek. Galatasaray bizim için çok önemli, herkes bunun gururunu yaşıyor. Kimse bana başkanlık için ’dur’ demedi" ifadelerini kullandı.
FENERBAHÇE’YE KUPA GÖNDERMESİ
Dursun Özbek, Türkiye Kupası’nda kar-zarar hesabı tutmadığını dile getirerek, "Bazı kulüpler bunu yapıyor. Biz bir şov yapıyoruz. Bu şovun çeşitli seansları var. Türkiye Kupası da bunlardan biri. Eleme usulü var. Taraftara da seyir zevki veriyor. Ben böyle bakıyorum. Ticari yanı da düşünülüyor tabi ama seyirciye seyir zevki vermek çok önemli. Türkiye Kupası, ligin yanında 2. seviyede kalıyor ama bazı futbolcularımızı deneme fırsatı buluyoruz. Bu bakımdan da Türkiye Kupası çok önemli" şeklinde konuştu.
"YENİ KONTRATLARDA MAÇ BAŞI ÜCRETİ YOK"
Yeni transferlerin maaşlarını başarıya odaklı tespit ettiklerini belirten Özbek, "Transfer edildiği zaman futbolcu parayı hangi şartlarda alacağını biliyor. Kulüplerin maddi sıkıntıları maç başı paralarını tartışmaya açtı. Sporcular ise bunu gelir olarak gördükleri için onlar açısından da demotive edici olabilir mi diye düşünmek lazım. Yeni yaptığımız kontratlarda maç başı ücreti yok" dedi.
"YILLIK GİDER 160 MİLYON EURO"
Özbek, sarı-kırmızılı kulübün yıllık bazda bir hesabı olduğunu söyleyerek, "Bunu bütün itibariyle düşündüğümüzde her şey dahil yıllık 120 milyon Euro giderimiz var. 40 milyon da amatör şubeler var. 160 milyon Euro... Galatasaray için fedakarlıklar çok eskiden beri yapılıyor. Buna bir ölçü getirmek yanlış. Bunu rakamlandırmak yanlış. Bazı sporcuların sağlıklarından yaptıkları fedakarlıklar var. Bu yüzden değerlendirirken ölçü yapmamak lazım" diye konuştu.
"MUSTAFA HOCA’NIN GELİŞ KARARI OY BİRLİĞİ İLE ALINDI"
Son derece iyi çalışan bir yönetim olduklarını ifade eden Özbek, "Genç subaylar tamlamasına gıcık oluyorum. Bu benzetme biraz maksadını aşıyor. Mustafa Hoca’nın gelişinin kararı oy birliğiyle alındı. Ben Galatasaray’ın başkanıyım. Yönetimin üzerinde elbette bir etkim var. O günkü şartlarda Mustafa Hoca’nın davet edilmesi oy birliğiyle alınmış bir karardır. Yönetimin içinde hiçbir kişi Mustafa Hoca’nın gelişine itiraz etmemiştir" açıklamasında bulundu.
"VERGİ BORCUMUZ YOK"
Dursun Özbek, her ay ay 8 milyon TL’ye yakın vergi ödediklerini vurgulayarak, "Yıl bazına vurduğumuzda yaklaşık 100 milyon TL yapıyor. Her ay yaklaşık 3 milyon Euro’ya yakın sabit maaş ödüyoruz. Futbola girdiğimiz zaman her ay 6 milyon Euro gibi bir para ödenmesi lazım. Vergi borçlarının büyük bir kısmı geçmişten gelen yapılandırmalardır. Galatasaray’ın devlete vergi borcu yok" ifadelerini kullandı.
"LİSELİ-LİSESİZ TARTIŞMASI ANLAMSIZ"
Camia için liseli-lisesiz tartışmasını anlamsız bulduğunu vurgulayan Özbek, "Bu tartışma yoktan var edildi. Ben Giresun doğumlu birisiyim. Çocukluğumun belli bir kısmı oralarda geçti. Yaptığım iş itibariyle Anadolu’da 10-12 seneye yakın satıcı olarak dolaştım. 20’li yaşlarda Anadolu’da gezdiğiniz zaman Türkiye’nin yapısını çok iyi analiz etme şansınız oluyor. Galatasaray Lisesi’nde yatılı olarak 8 yılım geçti. Hizmet sektöründe olduğunuz zaman kişisel olarak insanlara hizmet etmek zorundasınız. Onun için benim duruşum, insanlara yaklaşımım son derece yatkındır. Liseli-lisesiz ayrımını desteklemediğim için bu umruma gelmiyor ve tartışıldığı zaman çok üzülüyorum. Kulübün yarısı liseli yarısı lisesiz. Bu kulüp lisede doğdu. Liseyi de inkar etmemek lazım. Ama Galatasaray büyümüş ve Türkiye’ye mal olmuş. Bunu bu çerçevede konuşmak lazım. Liseli-lisesiz tartışması bölücü bir tartışmadır" değerlendirmesini yaptı.
"FENERBAHÇE TARAFTARIYLA SELFIE YAPTIK"
Kulübün sosyal medya yapılanmasını da anlatan Özbek, "Sosyal medya işinin ustası Fatih İşbecer ve Arda Üçer. Galatasaray’ın büyüklüğü sadece sosyal medya değil, Deloyed Para Ligi, taraftar sayısıyla büyük bir marka. Sosyal medyadaki büyüklük de bunun bir yansıması. Galatasaray’ın büyüklüğü paralel olarak her mecrada görünüyor. Sosyal medyanın yapısı hakaretten oluşuyor. Haklılık payları olduğu zaman hak veriyorum. Ama haksız oldukları zaman da kızmıyorum. Bu işin yapısında bu var. Sadece bana değil Obama’ya da aynı tepkiler geliyor. Bunu göğüslemek zorundayız. Sokakta beni gördükleri zaman sarılıyorlar. Biz bir Fenerbahçe maçına gittik deplasmana. Hava almak için dışarı çıktım. 50’ye yakın selfie yaptık. Fenerbahçe atkısıyla gelen sarılan oluyor. Bu iletişim çok önemli. Giderek bunun artmasını diliyorum" dedi.
"TÜRKİYE’DEKİ KULÜPLERİN TAMAMI ZARAR ETMEKTE"
Türkiye’de zarar eden tek kulübün Galatasaray olmadığını vurgulayan Dursun Özbek, şöyle konuştu:
"Türkiye’deki kulüplerin tamamı zarar etmekte. Bugünü kurtarmak için çalışırsanız bu zarar devam eder. Bu sürdürülebilir bir şey değildir. Buradaki en büyük faktör 160 milyon Euro girdisi olan bir kulüp kimseye ihtiyacı olmadan sürdürebilir. Fakat geçmişten gelen ağır kontratlar, hesapsız harcamalar, yanlış yatırımlar Galatasaray’ı banka finansmanına sokmuş. Biz banka borçlarımız itibariyle senede 25 milyon Dolar’a yakın faiz ödüyoruz. Hesaplar dengedeyken 25 milyon Dolar açık veriyoruz. Ayrıca piyasalarda sadece TL çerçevesinde borçlanmıyorsunuz. Oradan da 10 milyon Dolar kur farkı geliyor. Bunu kontrol edemezsiniz. Dolayısıyla bu sürdürülemez bir şey. Bizim yaptığımız bunu mümkün olduğu kadar kendi kaynaklarımıza yönelik bir sisteme oturtmak. Bunun için de çalışmalarımız devam ediyor."
"2023’E KADAR TÜM GELİRLER TEMLİKLİ"
Özbek, banka borçlarının artmadığını belirterek, "Artması mümkün de değil. Maliyet açısından faizlerin sıçramasıyla kısmen artmıştır. Galatasaray’ın 210 milyon Dolar kredi limiti var. O limit geldiğimizde doluydu. İsteseniz de bu borcu arttıramazsınız. Kota şu anda dolu. Bir damla dahi kabul etmiyor. Galatasaray bugün nasıl devamlılığını sürdürüyor. Bu 210 milyon Dolar temliklerle teminat altına alınmıştır. Galatasaray’ın borcu sabit. 215 milyon dolar. Bankaya gittiğiniz zaman teminat olarak ne vereceksin diyor ama 2023’e kadar tüm gelirler temlik verilmiş. 215 milyon Dolar borcumuz var dediğimiz zaman 400 milyon Dolar’a yakın da temlik verilmiş. 5 milyon Dolar’ı küçümsememek lazım" diye konuştu.
"SADECE SPORTİF BAŞARI İLE BİR YERE GELİNEMEZ"
İnşaatı devam eden otel ile ilgili ise Özbek, şunları söyledi:
"Otel bir gayrimenkul. Orada bir çadırımız vardı. Olayı ben şöyle değerlendiriyorum. Oradaki arsanın değeri yaklaşık 20-25 milyon Dolar civarıydı. Biz bunun üzerine 10 milyon Dolar daha harcıyoruz. Oradaki otel 200 odalı 5 yıldızlı. Ekspertiz değeri 140 milyon Dolar. Bir varlık oluşturuyorsunuz. Bu her zaman bir teminat niteliğindedir. İhtiyaç halinde size yeni ufuklar açabilecek bir şey. Aynı şeyi Riva’da da yapıyoruz. Riva 250 milyon Dolar mertebesinde. Bunu geliştirdiğiniz zaman Galatasaray’a 600 milyon Dolar olarak geri dönüyor. Spor kulüpleri bunu yapmak zorundalar. Sadece sportif başarılarla bir yere gelinemez."
"GALATASARAY’IN PATRONU GENEL KURULDUR"
Kulübün diğer varlıkları ile ilgili de açıklamalarda bulunan Dursun Özbek, "Florya yaklaşık 80 dönümlük bir arazi. Bunun 23 dönümü Galatasaray’ın tapulu malı. 44 dönümü hazineye ait. Geri kalanı GSGM’ye ait. Orada isteseniz de bir gayrimenkul geliştirmesi yapma şansınız yok çünkü sportif faaliyetler için ayrılmış bir alan.
Yeşilköy Havalimanı kalktıktan sonra yeni bir planlama yapılacak. Galatasaray’ın menfaatlerini koruyacak şekilde hareket edeceğiz. Ada konusunda hukuki işlemler yürüyor. Galatasaray çok büyük bir camia. Bu camianın sosyal anlamda bütünleşmesi için böyle mekanlara ihtiyaç var. Şuna saygı duymak lazım, Galatasaray’ın patronu genel kuruldur. İradesini de belli etmiştir. Başkan sen burada sosyal manada Galatasaray’a hizmet edecek bir kurum yapman lazım. Biz genel kurulun emanetçisiyiz ve onların söylediğini yapmak zorundayız" ifadelerini kullandı.
"GEÇMİŞ 20 YILI ARAŞTIRACAĞIZ"
Özbek, geçmişteki harcamaları araştırdıklarını dile getirerek, "Yakın zamandan geriye ne kadar gidebiliyorsak gideceğiz. Benim hedefim 20 yıl. Buradaki maksat geçmişte yapılan usullü usulsüz harcamaların araştırılması. Bana 100’e yakın kişi imzalı mektup verdi. Ben buna başkan olarak sağır kalamam. Kuşku duyan insanların arınması için bunun yapılması lazım. Bunu halının altına süpürürsek endişe artarak devam eder. Onun için hem iç barışa hizmet edecek hem de insanları aklayacak bir sisteme ihtiyaç var. İki uluslararası firmayla görüşüyoruz. Önce kendi dönemimizi sonra eski dönemleri denetleyeceğiz" şeklinde konuştu.
KAPALI SPOR SALONU PROJESİ
Kapalı spor salonu projesi için çalıştıklarını ifade eden Özbek, "Arena’nın yanına spor salonu yapılması kompakt bir yönetimi beraberinde getirecek. Biz şu an bölünmüş haldeyiz. Biz mümkün olduğu kadar bunları bir araya getirerek muazzam bir tasarruf etmiş olacağız. Kapalı spor salonu daha modern ve tüm branşların aynı yerde çalışabileceği bir yer olacak. Buradaki salonun ticari yönü de var. Cepten para çıkmadığı gibi cebine de para kalıyor. Mevcut şekliyle yılda belli bir kira da getiriyor. Biz Abdi İpekçi’de oynamaya devam edeceğiz demeyi ben çok anlamsız buluyorum" diye konuştu.
"6 AYLIK DÖNEMDE YAPACAĞIMIZ ZARAR 26 MİLYON EURO"
UEFA dosyasıyla ilgili de konuşan Özbek, "Bizim FFP olayında 2014’te yapılan anlaşma çerçevesinde bir sıkıntıya gireceğimiz belliydi. UEFA’nın FFP dolayısıyla bir ceza verdiği görülmemiş. Dolayısıyla biz de ne reaksiyonu olacağını bilmiyorduk. Şu anda ceza almış değiliz. Bu gelinen mali kriterler çerçevesinde tavsiye edilen bir şey. Şubat’ın 23’ünde bir mahkeme göreceğiz burada kesinleşecek. Biz geldiğimizden beri bunun farkındaydık. Ama buna rağmen yapabileceğimiz bir radikal değişiklik yoktu çünkü şampiyonluğa gidiyorduk. 2013-2014 yılında Galatasaray’ın zarar 70 milyon Euro, 14-14’te 55 milyon Euro. Şu anda 6 aylık dönemde yapacağımız zarar 26 milyon Euro" ifadelerine yer verdi.
"GALATASARAY ŞAMPİYONLUĞA OYNAMAK ZORUNDA"
"Galatasaray’ın şartları ne olursa olsun her zaman şampiyonluğa oynama zorunluluğu var" diyen Başkan Özbek, "Kuruluş felsefemizde bu var. Her sene Galatasaray Avrupa’ya gitmek zorunda. Podolski’yi getirdik, sözleşmeleri yeniledik. Galatasaray’da yıldız yok mu? Biz Galatasaray’ın en fazla başarıyı yakalaması için uğraşıyoruz. Taraftarımız bizi yanlış anlamasın" diye konuştu.
(İHA)
Dursun Özbek, Lig Radyo’da açıklamalarda bulundu. Bir dönem Galatasaray’ın gündeminde bulunan ve Everton’a transfer olan Oumar Niasse ile ilgili Özbek, "Niasse’yi Hamza Hoca istiyordu. Biz de kulübüne müracaat ettik. Lokomotiv satmadı. Kiralayalım dedik yine vermediler. En son bizden yüksek bonservis bedeli istediler. Bütçemiz müsait olmadığı için transfer yapılmadı. Niasse iyi bir futbolcu, bunu da bugün kanıtlamıştır. Şartlar uysaydı alacaktık. Hamza Hoca’nın transfer listesinin aşağı yukarı tamamını gerçekleştirdik" dedi.
Mevcut vergi borçlarının geçmişteki yapılandırmalar olduğunu vurgulayan Özbek, "Galatasaray’ın devlete vergi borcu yok" diye konuştu.
"JEM PAUL’UN SATIŞINDAKİ RAKAM SEMBOLİK"
Bursaspor’a kiralanan Jem Paul Karacan’ın kiralık ücreti ile ilgili konuşan Özbek, "Jem Paul Karacan’ın satışındaki rakam sembolik. 50 bin Euro nedir ki? Bazen tazminat davalarına 1 lira koyuluyor. Bunda bir mesaj aramak lazım. Jem bizim sporcumuz ve kiraladık. Orada bir rakam olması lazım. 1 lira mı koysaydık? Bunlara takılmamak lazım. Öküzün altında buzağı aramayalım" şeklinde konuştu.
"SIKINTILARI BİLEREK GELDİM"
Özbek, kulübün sorunları ile ilgili ’dertli’ kelimesini kabul etmediğini ifade ederek, "Dertli değilim. Çözüm önerisini çok önceden hazırlanmıştık. Ben Galatasaraylıyım. Bu taşın altına elini sokmak için yeter. Bizim ağabeylerimiz Çanakkale’ye ölüme gittiler. Giderken geri dönmeyi düşündüler mi? Biz böyle bir kültürden geliyoruz. Zor mu değil mi düşünmeyiz. Bundan önceki dönemde başkan yardımcılığı yaptığım için sıkıntıları bilerek geldim ama zor olur mu diye zerre düşünmedim" açıklamasını yaptı.
"GALATASARAY İÇİN ŞEHİT VERMİŞ BİR AİLEYİZ"
"Galatasaray’ı sadece topun çizgiyi geçip geçmemesiyle değerlendirmek yanlış olur" diyen Galatasaray Başkanı, "Galatasaray bütün şirketleriyle beraber 350-400 milyon euroluk bir şirket. Bu yüzden iyi yönetilmesi lazım. Bir sıralama yapılsa Türkiye’de ilk 250-300 şirket arasına girebilecek bir bünye. Deloyed Para Ligi’nde 21. sırada geliyor. Yönetilirken tabi ki topun çizginin geçmesini de sağlamak lazım. Ama parasal olarak bakılırsa bu tam benim işim. Benim sülalem Galatasaraylı. Yeğenim Galatasaray’da bir futbolcuydu. Onun ismi de Dursun Özbek’ti ve antrenman sırasında öldü. Biz Galatasaray için şehit vermiş bir aileyiz. Bizim Galatasaray ile ilgili değerlerimiz çok yüksek. Galatasaray bizim için çok önemli, herkes bunun gururunu yaşıyor. Kimse bana başkanlık için ’dur’ demedi" ifadelerini kullandı.
FENERBAHÇE’YE KUPA GÖNDERMESİ
Dursun Özbek, Türkiye Kupası’nda kar-zarar hesabı tutmadığını dile getirerek, "Bazı kulüpler bunu yapıyor. Biz bir şov yapıyoruz. Bu şovun çeşitli seansları var. Türkiye Kupası da bunlardan biri. Eleme usulü var. Taraftara da seyir zevki veriyor. Ben böyle bakıyorum. Ticari yanı da düşünülüyor tabi ama seyirciye seyir zevki vermek çok önemli. Türkiye Kupası, ligin yanında 2. seviyede kalıyor ama bazı futbolcularımızı deneme fırsatı buluyoruz. Bu bakımdan da Türkiye Kupası çok önemli" şeklinde konuştu.
"YENİ KONTRATLARDA MAÇ BAŞI ÜCRETİ YOK"
Yeni transferlerin maaşlarını başarıya odaklı tespit ettiklerini belirten Özbek, "Transfer edildiği zaman futbolcu parayı hangi şartlarda alacağını biliyor. Kulüplerin maddi sıkıntıları maç başı paralarını tartışmaya açtı. Sporcular ise bunu gelir olarak gördükleri için onlar açısından da demotive edici olabilir mi diye düşünmek lazım. Yeni yaptığımız kontratlarda maç başı ücreti yok" dedi.
"YILLIK GİDER 160 MİLYON EURO"
Özbek, sarı-kırmızılı kulübün yıllık bazda bir hesabı olduğunu söyleyerek, "Bunu bütün itibariyle düşündüğümüzde her şey dahil yıllık 120 milyon Euro giderimiz var. 40 milyon da amatör şubeler var. 160 milyon Euro... Galatasaray için fedakarlıklar çok eskiden beri yapılıyor. Buna bir ölçü getirmek yanlış. Bunu rakamlandırmak yanlış. Bazı sporcuların sağlıklarından yaptıkları fedakarlıklar var. Bu yüzden değerlendirirken ölçü yapmamak lazım" diye konuştu.
"MUSTAFA HOCA’NIN GELİŞ KARARI OY BİRLİĞİ İLE ALINDI"
Son derece iyi çalışan bir yönetim olduklarını ifade eden Özbek, "Genç subaylar tamlamasına gıcık oluyorum. Bu benzetme biraz maksadını aşıyor. Mustafa Hoca’nın gelişinin kararı oy birliğiyle alındı. Ben Galatasaray’ın başkanıyım. Yönetimin üzerinde elbette bir etkim var. O günkü şartlarda Mustafa Hoca’nın davet edilmesi oy birliğiyle alınmış bir karardır. Yönetimin içinde hiçbir kişi Mustafa Hoca’nın gelişine itiraz etmemiştir" açıklamasında bulundu.
"VERGİ BORCUMUZ YOK"
Dursun Özbek, her ay ay 8 milyon TL’ye yakın vergi ödediklerini vurgulayarak, "Yıl bazına vurduğumuzda yaklaşık 100 milyon TL yapıyor. Her ay yaklaşık 3 milyon Euro’ya yakın sabit maaş ödüyoruz. Futbola girdiğimiz zaman her ay 6 milyon Euro gibi bir para ödenmesi lazım. Vergi borçlarının büyük bir kısmı geçmişten gelen yapılandırmalardır. Galatasaray’ın devlete vergi borcu yok" ifadelerini kullandı.
"LİSELİ-LİSESİZ TARTIŞMASI ANLAMSIZ"
Camia için liseli-lisesiz tartışmasını anlamsız bulduğunu vurgulayan Özbek, "Bu tartışma yoktan var edildi. Ben Giresun doğumlu birisiyim. Çocukluğumun belli bir kısmı oralarda geçti. Yaptığım iş itibariyle Anadolu’da 10-12 seneye yakın satıcı olarak dolaştım. 20’li yaşlarda Anadolu’da gezdiğiniz zaman Türkiye’nin yapısını çok iyi analiz etme şansınız oluyor. Galatasaray Lisesi’nde yatılı olarak 8 yılım geçti. Hizmet sektöründe olduğunuz zaman kişisel olarak insanlara hizmet etmek zorundasınız. Onun için benim duruşum, insanlara yaklaşımım son derece yatkındır. Liseli-lisesiz ayrımını desteklemediğim için bu umruma gelmiyor ve tartışıldığı zaman çok üzülüyorum. Kulübün yarısı liseli yarısı lisesiz. Bu kulüp lisede doğdu. Liseyi de inkar etmemek lazım. Ama Galatasaray büyümüş ve Türkiye’ye mal olmuş. Bunu bu çerçevede konuşmak lazım. Liseli-lisesiz tartışması bölücü bir tartışmadır" değerlendirmesini yaptı.
"FENERBAHÇE TARAFTARIYLA SELFIE YAPTIK"
Kulübün sosyal medya yapılanmasını da anlatan Özbek, "Sosyal medya işinin ustası Fatih İşbecer ve Arda Üçer. Galatasaray’ın büyüklüğü sadece sosyal medya değil, Deloyed Para Ligi, taraftar sayısıyla büyük bir marka. Sosyal medyadaki büyüklük de bunun bir yansıması. Galatasaray’ın büyüklüğü paralel olarak her mecrada görünüyor. Sosyal medyanın yapısı hakaretten oluşuyor. Haklılık payları olduğu zaman hak veriyorum. Ama haksız oldukları zaman da kızmıyorum. Bu işin yapısında bu var. Sadece bana değil Obama’ya da aynı tepkiler geliyor. Bunu göğüslemek zorundayız. Sokakta beni gördükleri zaman sarılıyorlar. Biz bir Fenerbahçe maçına gittik deplasmana. Hava almak için dışarı çıktım. 50’ye yakın selfie yaptık. Fenerbahçe atkısıyla gelen sarılan oluyor. Bu iletişim çok önemli. Giderek bunun artmasını diliyorum" dedi.
"TÜRKİYE’DEKİ KULÜPLERİN TAMAMI ZARAR ETMEKTE"
Türkiye’de zarar eden tek kulübün Galatasaray olmadığını vurgulayan Dursun Özbek, şöyle konuştu:
"Türkiye’deki kulüplerin tamamı zarar etmekte. Bugünü kurtarmak için çalışırsanız bu zarar devam eder. Bu sürdürülebilir bir şey değildir. Buradaki en büyük faktör 160 milyon Euro girdisi olan bir kulüp kimseye ihtiyacı olmadan sürdürebilir. Fakat geçmişten gelen ağır kontratlar, hesapsız harcamalar, yanlış yatırımlar Galatasaray’ı banka finansmanına sokmuş. Biz banka borçlarımız itibariyle senede 25 milyon Dolar’a yakın faiz ödüyoruz. Hesaplar dengedeyken 25 milyon Dolar açık veriyoruz. Ayrıca piyasalarda sadece TL çerçevesinde borçlanmıyorsunuz. Oradan da 10 milyon Dolar kur farkı geliyor. Bunu kontrol edemezsiniz. Dolayısıyla bu sürdürülemez bir şey. Bizim yaptığımız bunu mümkün olduğu kadar kendi kaynaklarımıza yönelik bir sisteme oturtmak. Bunun için de çalışmalarımız devam ediyor."
"2023’E KADAR TÜM GELİRLER TEMLİKLİ"
Özbek, banka borçlarının artmadığını belirterek, "Artması mümkün de değil. Maliyet açısından faizlerin sıçramasıyla kısmen artmıştır. Galatasaray’ın 210 milyon Dolar kredi limiti var. O limit geldiğimizde doluydu. İsteseniz de bu borcu arttıramazsınız. Kota şu anda dolu. Bir damla dahi kabul etmiyor. Galatasaray bugün nasıl devamlılığını sürdürüyor. Bu 210 milyon Dolar temliklerle teminat altına alınmıştır. Galatasaray’ın borcu sabit. 215 milyon dolar. Bankaya gittiğiniz zaman teminat olarak ne vereceksin diyor ama 2023’e kadar tüm gelirler temlik verilmiş. 215 milyon Dolar borcumuz var dediğimiz zaman 400 milyon Dolar’a yakın da temlik verilmiş. 5 milyon Dolar’ı küçümsememek lazım" diye konuştu.
"SADECE SPORTİF BAŞARI İLE BİR YERE GELİNEMEZ"
İnşaatı devam eden otel ile ilgili ise Özbek, şunları söyledi:
"Otel bir gayrimenkul. Orada bir çadırımız vardı. Olayı ben şöyle değerlendiriyorum. Oradaki arsanın değeri yaklaşık 20-25 milyon Dolar civarıydı. Biz bunun üzerine 10 milyon Dolar daha harcıyoruz. Oradaki otel 200 odalı 5 yıldızlı. Ekspertiz değeri 140 milyon Dolar. Bir varlık oluşturuyorsunuz. Bu her zaman bir teminat niteliğindedir. İhtiyaç halinde size yeni ufuklar açabilecek bir şey. Aynı şeyi Riva’da da yapıyoruz. Riva 250 milyon Dolar mertebesinde. Bunu geliştirdiğiniz zaman Galatasaray’a 600 milyon Dolar olarak geri dönüyor. Spor kulüpleri bunu yapmak zorundalar. Sadece sportif başarılarla bir yere gelinemez."
"GALATASARAY’IN PATRONU GENEL KURULDUR"
Kulübün diğer varlıkları ile ilgili de açıklamalarda bulunan Dursun Özbek, "Florya yaklaşık 80 dönümlük bir arazi. Bunun 23 dönümü Galatasaray’ın tapulu malı. 44 dönümü hazineye ait. Geri kalanı GSGM’ye ait. Orada isteseniz de bir gayrimenkul geliştirmesi yapma şansınız yok çünkü sportif faaliyetler için ayrılmış bir alan.
Yeşilköy Havalimanı kalktıktan sonra yeni bir planlama yapılacak. Galatasaray’ın menfaatlerini koruyacak şekilde hareket edeceğiz. Ada konusunda hukuki işlemler yürüyor. Galatasaray çok büyük bir camia. Bu camianın sosyal anlamda bütünleşmesi için böyle mekanlara ihtiyaç var. Şuna saygı duymak lazım, Galatasaray’ın patronu genel kuruldur. İradesini de belli etmiştir. Başkan sen burada sosyal manada Galatasaray’a hizmet edecek bir kurum yapman lazım. Biz genel kurulun emanetçisiyiz ve onların söylediğini yapmak zorundayız" ifadelerini kullandı.
"GEÇMİŞ 20 YILI ARAŞTIRACAĞIZ"
Özbek, geçmişteki harcamaları araştırdıklarını dile getirerek, "Yakın zamandan geriye ne kadar gidebiliyorsak gideceğiz. Benim hedefim 20 yıl. Buradaki maksat geçmişte yapılan usullü usulsüz harcamaların araştırılması. Bana 100’e yakın kişi imzalı mektup verdi. Ben buna başkan olarak sağır kalamam. Kuşku duyan insanların arınması için bunun yapılması lazım. Bunu halının altına süpürürsek endişe artarak devam eder. Onun için hem iç barışa hizmet edecek hem de insanları aklayacak bir sisteme ihtiyaç var. İki uluslararası firmayla görüşüyoruz. Önce kendi dönemimizi sonra eski dönemleri denetleyeceğiz" şeklinde konuştu.
KAPALI SPOR SALONU PROJESİ
Kapalı spor salonu projesi için çalıştıklarını ifade eden Özbek, "Arena’nın yanına spor salonu yapılması kompakt bir yönetimi beraberinde getirecek. Biz şu an bölünmüş haldeyiz. Biz mümkün olduğu kadar bunları bir araya getirerek muazzam bir tasarruf etmiş olacağız. Kapalı spor salonu daha modern ve tüm branşların aynı yerde çalışabileceği bir yer olacak. Buradaki salonun ticari yönü de var. Cepten para çıkmadığı gibi cebine de para kalıyor. Mevcut şekliyle yılda belli bir kira da getiriyor. Biz Abdi İpekçi’de oynamaya devam edeceğiz demeyi ben çok anlamsız buluyorum" diye konuştu.
"6 AYLIK DÖNEMDE YAPACAĞIMIZ ZARAR 26 MİLYON EURO"
UEFA dosyasıyla ilgili de konuşan Özbek, "Bizim FFP olayında 2014’te yapılan anlaşma çerçevesinde bir sıkıntıya gireceğimiz belliydi. UEFA’nın FFP dolayısıyla bir ceza verdiği görülmemiş. Dolayısıyla biz de ne reaksiyonu olacağını bilmiyorduk. Şu anda ceza almış değiliz. Bu gelinen mali kriterler çerçevesinde tavsiye edilen bir şey. Şubat’ın 23’ünde bir mahkeme göreceğiz burada kesinleşecek. Biz geldiğimizden beri bunun farkındaydık. Ama buna rağmen yapabileceğimiz bir radikal değişiklik yoktu çünkü şampiyonluğa gidiyorduk. 2013-2014 yılında Galatasaray’ın zarar 70 milyon Euro, 14-14’te 55 milyon Euro. Şu anda 6 aylık dönemde yapacağımız zarar 26 milyon Euro" ifadelerine yer verdi.
"GALATASARAY ŞAMPİYONLUĞA OYNAMAK ZORUNDA"
"Galatasaray’ın şartları ne olursa olsun her zaman şampiyonluğa oynama zorunluluğu var" diyen Başkan Özbek, "Kuruluş felsefemizde bu var. Her sene Galatasaray Avrupa’ya gitmek zorunda. Podolski’yi getirdik, sözleşmeleri yeniledik. Galatasaray’da yıldız yok mu? Biz Galatasaray’ın en fazla başarıyı yakalaması için uğraşıyoruz. Taraftarımız bizi yanlış anlamasın" diye konuştu.
(İHA)