Sağlık

Doç. Dr. Sarıkaya, miyomlara anjiyo ile çözümü anlattı

Girişimsel radyoloji, modern tıbbın ameliyatsız tedavi imkanları sunan yeni bir branşı olarak görülüyor.

Doç. Dr. Sarıkaya, miyomlara anjiyo ile çözümü anlattı
23-11-2015 19:10

Girişimsel radyoloji alanındaki çalışmalarına İstanbul'da Medicana Çamlıca Hastanesinde devam eden Doç. Dr. Başar Sarıkaya pek çok alanda alışılagelmiş tedavilere alternatif süren bu branşın ülkemizdeki öncü ve başarılı temsilcilerinden biri olarak gözüküyor. Medicana Çamlıca Hastanesi doktorlarından Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Başar Sarıkaya, doğurganlık çağındaki kadınların pek çoğunu ilgilendiren miyom rahatsızlıkları ile ilgili ve bu hastalığın tedavisinde yeni bir yöntem olan tıp dilinde “miyom embolizasyonu” adı verilen miyomların anjiyo yoluyla tedavisinden bahsetti. 

Sarıkaya, “Sık duyduğumuz bir rahatsızlık, miyom nedir? Ne anlama gelir?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Miyomlar, kadınlarda rahmin kas tabakasından kaynaklanan iyi huylu oluşumlardır. Genellikle genç yaşlarda ortaya çıkar ve menopozdan sonra da geriler. Miyomlar çok farklı boyutlarda olabilir. Bazı hastalarda çok fazla sayıda olabilir. Yine rahim katmanlarındaki yerleşim yerlerine göre sınıflandırılır. Yani miyomlar kanseri temsil edecek kötü huylu oluşumlar değildir.

”Sarıkaya, “Miyomların ne gibi tehlikesi vardır? Veya ne tür sıkıntılara yol açar?” sorusu üzerine şöyle konuştu: “Aslında miyomlar toplumda çok sık görülür. Küçük miyomları hesaba katarsak, neredeyse her iki kadından birinde miyom vardır diyebiliriz. 

Bunların büyük kısmı herhangi bir soruna yol açmaz. Ancak miyomlar bazen büyüklüklerine, bazen de yerleşim yerlerine bağlı olarak sorunlara sebep olabilir. Bunlar arasında kramp tarzında ağrılar, uzun süren kanamalı adet periyotları, cinsel ilişki sırasında ağrılar, mesane basısına bağlı idrar yapma ile ilişkili sorunlar veya rektuma basması sebebiyle gayta ile ilgili sorunlar sayılabilir. Yine özellikle yerleşim yerlerine bağlı olarak gebe kalmayı engelleme, gebelikte düşük, düşük veya gelişme geriliği gibi sorunlara neden olabilir. Bu durumda tedavi öneriyoruz.”

Sarıkaya, “Tedavide neler yapılabileceği” konusunda şu bilgiyi verdi: “Miyomların klasik tedavisi cerrahidir. Yani kadın hastalıkları ve doğum uzmanı hekim arkadaşlarımız çeşitli yöntemler kullanarak, ki bunlar son yıllarda gittikçe rafine hale gelmiştir çoğu zaman miyomu rahime zarar vermeden çıkartabilir. Ancak bazı durumlarda bu pek mümkün olmaz ve o zaman rahimin alınması söz konusu olabilir.”Sarıkaya, “Miyom embolizasyonu” konusunda ise şunları söyledi: “Embolizasyon hastalıklı bir damarsal yapının, bir kanama odağının veya fazlaca kanlanma gösteren hastalıklı bir dokunun beslenmesinin engellenmesi amacıyla damarlarının tıkanması anlamına gelir. 

Miyom embolizasyonu anjiyografik yolla yapılır. Tıpkı kalp anjiyosunda olduğu gibi damar sistemi içine girilir; ancak hedefimiz bu sefer rahimi iki taraftan da besleyen damarlardır ve mikrokateter adı verilen çok ince plastik borucuklar vasıtasıyla milimetreden küçük tanecik kullanılarak miyomu besleyen damarlar tıkanır. İşlem sırasında genel anestezi uygulanmaz, ancak hasta konforunu ve ağrı hissetmemesini sağlamak amacıyla rahatlatıcı ilaçlar ve lokal anestezi uygulanır.”

Miyom embolizasyonunun dünya üzerinde yirmi yıldır uygulandığını anlatan Sarıkaya, sözlerine şöyle devam etti: “Ancak yaygınlaşması ve kabul görmesi son yıllarda gerçekleşmiştir. Burada amaç miyomu yok etmek değil, miyomun neden olduğu şikayet ve sorunları kaldırmaktır. Bu noktadan bakıldığında yaklaşık yüzde 80 gibi bir rakam söylenebilir. Bu yöntem başarılı olmadığında ikinci kez denenebileceği gibi ameliyat opsiyonu tekrar gündeme getirilebilir. 

Yani miyom embolizasyonu uygulanmış olması hastanın ileride ameliyat olma olanağını elinden almamaktadır.” Sarıkaya, “Ameliyata göre avantajları veya dezavantajları nelerdir” sorusuna şöyle karşılık verdi: “Bu sorunun cevabı aslında iki cümleyle özetlenebilecek kadar basit değil. Şöyle ifade ederek başlamak daha doğru olur: miyom embolizasyonu her miyomun tedavisinde ameliyata alternatif değildir. Elbetteki ameliyatla kıyaslayınca avantajları çoktur, ama ameliyatın en büyük avantajı miyomun tamamen çıkartılma imkanı olmasıdır. 

Dolayısıyla kapalı yöntemle miyomun çıkartılma şansı varsa öncelikle bu yola başvurulması daha doğru olacaktır. Bu bilgiyi verdikten sonra, tüm girişimsel radyolojik tedavilerde olduğu gibi miyom embolizasyonunda da herhangi bir kesi olmadığından, genel anestezi kullanılmadığından ve yoğun bakım süreci yaşanmadığından hastanede yatış süresi genellikle bir gecedir ve hasta çok kısa zamanda normal yaşama dönebilir.”

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER