Merkeze bağlı Sungu Beldesinde tarla kiralayanlardan biri de Diyarbakırlı Sinan Yükler... Yaklaşık 5 ay Muş’ta karpuzun başında bekleyeceklerini söyleyen Yükler, "Ramazan ayına denk gelmesi ile birlikte zorluklar çekiyoruz. Diyarbakır’dan Mayıs ayından Nisan ayının sonunda gelip burada karpuz ekiyoruz. Bazen iyi oluyor bazen de para etmiyor.
Beş buçuk ay çalışıyoruz, yani çalışmaktayız karpuz üretiminde. Bir de bizim için Muş’ta daha herkes fayda görüyor. İlacından tut, tohumdan tut her şeye sulama işlerinin hepsinden fayda görüyorlar. Biz 30-35 aile olarak Diyarbakır’dan Muş’a geliyoruz. İşçide çalıştırıyoruz, masraflı oluyor zaten. Dönüm olarak biz tarla kiralıyoruz, icare ediyoruz. Dönümü en az 100 liradan başlayıp 150-180 liraya kadar masrafı oluyor” dedi.
KENDİLERİ KURURKEN FİDELER YEŞERİYOR
Ramazan ayında güneşi altında çalıştıklarını kaydeden Yükler, “Ramazan ayında zaten adam boş kaldığı zamanda yine zorlanıyor. Güneşte çalıştığın zaman daha da zahmet oluyor. Güneş vurduğu zaman oruçluyken o insan kuruyor. Ama mecburuz çalışmaya” ifadelerini kullandı. Ailece Diyarbakır’dan Muş’a geldiklerini ve Ramazan ayında çok zorlandıklarının altını çizen Hanım Yükler de, “Çoluğumuz çocuğumuzla buradayız. Ramazandır, zor oluyor. İşte ben çalışıyorum şekerim var. Ben hem oruç tutuyorum hem çalışıyorum. Su yok, soğuktur naylon çadırda yaşıyoruz.
Çok zor yani bizim” dedi. Bu yıl yaklaşık 30 aileden oluşan 200 kişinin bu yıl Sungu Beldesine gelip karpuz ektiğini vurgulayan Sungu Beldesi sakinlerinden Maşallah Çiftçi ise, “Diyarbakır’dan buraya gelen bu ailelerin sayısı 30 civarındadır. Yaklaşık 2 yüz kişilik bir nüfusa sahipler. Sungu beldemizde üretim yapmaktadırlar. Sungu beldemizdeki verimli bu toprakların önemini biz kavrayamadan dışarıdan gelen Diyarbakırlı kardeşlerimiz kavramıştır. Onların emeğine saygı duymakla beraber bu zafiyetimizi de göz önüne sermekte fayda görüyorum” şeklinde konuştu.
dikGAZETE.com