İddiaya göre, Diyarbakır’da yıllarca ev alma hayaliyle yaşayan ve bunun için para biriktiren 70 vatandaş, anlaştıkları firma tarafından kendilerine vakıf evleri satılarak, milyonlarca TL dolandırıldı. Firma sahiplerden birinin intihar ettiğini, diğerlerinin ise paraları topladıktan sonra ortadan kaybolduğunu ileri süren vatandaşlar, savcılığa suç duyurusunda bulundu. Vatandaşlar, yetkililerden sorunlarının çözülmesini istedi.
“Tapularımızı alamıyoruz”
Vatandaşlardan Fadime Atabey, herkes gibi bir ev satın aldıklarını belirterek, “Aldığımızın evlerin vakıf evleri olduğunu sonradan öğrendik. Vakıftan tapumuzu alamıyoruz. Çünkü bize satılan evleri R.Ç. satmış. R.Ç. de M.Ç. intihar ettikten sonra ortadan kaybolmuştur. Biz R.Ç. ve ailesine ulaşamıyoruz. Şu anda vakfa ait olan tapularımızı alamıyoruz. O yüzden çok mağduruz. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve valimize sesleniyoruz. Cumhurbaşkanımızın bu tür toplumsal mağduriyetlere kayıtsız kalmadığını biliyoruz. Bu olaya el atmasını bekliyoruz” dedi.
Vakfa 11 milyon TL borç var
Sitenin vakfa olan borcunun 11 milyon TL olduğunu aktaran Atabey, “11 milyonun 8,5 milyon TL’sini topluyorduk. Sadece 3,5 milyon TL civarında bir açığımız vardı. Site olarak belli bir miktar para toplamayı planlamıştık. Geri kalan açığımızı kapatmak için bu sitenin müteahhitlerinden destek bekledik fakat gereken desteği bunlardan alamadık. Alamayınca vakıfla görüşmelerimiz sonucu bir miktar indirim oldu. Evlerimizin fiyatları yasal seviyelere çekildi ancak bu yasal seviyelerle ikinci defa ev alma konusunda hiçbirimiz ekonomik olarak müsait değiliz” diye konuştu.
“Evler birden fazla kişiye satılmış”
Bazı evlerin birden fazla kişiye satıldığını dile getiren Atabey, şunları kaydetti:
“Biz ikinci defa evlerimizi satın alamıyoruz. Çünkü bazılarımızın evleri birden fazla kişiye satılmış. Bazılarımızın evleri maalesef vakıf tarafından satılmıştır. Çok mağduruz. Toplamda 62 ev 69 kişiye satılmış. Bugün suç duyurusunda bulunduk. R.Ç. bizzat bu paraları piyasadan toplayarak bu siteyi bitirdi. Tapularımızı alamadığımız için evlerimizde nefes alamıyoruz. Evlerimizde yaşayamıyoruz. Yediğimiz içtiğimiz hiçbir şeyden anlamıyoruz. Gerçekten çok zor durumdayız. R.Ç. ve ailesinin ortaya çıkıp bu sorunu bizimle birlikte çözmesi gerektiğine inanıyoruz. 12 kişi parasının tamamını vermiş. Mağdurların 3’te 2’si parasının da yarısından fazlasını ödemiştir. Az para verenler de tapularını yavaş yavaş almaktadır.”
“27 senelik emeğimi alıp götürdüler”
27 senelik emeğinin elinden alındığını anlatan Mehmet Sevinç, “Şu anda burada çadır kuracak kadar dahi param yok. Cumhurbaşkanımdan, Başbakanımdan mağduriyetimizin giderilmesini istiyorum” ifadelerinde bulundu.
“Evim başkasına da satılmış”
Evinin başka birine daha satıldığı iddiasında bulunan Orhan Aktaş da şunları söyledi:
“60 bin TL ödedim. Geriye kalan parayı tapuyu aldığım zaman verecektim. Fakat M.Ç. intihar ettikten sonra evin benden başka birine daha satıldığını duydum. O şahıs da evi benden altı ay önce almış. Diğerlerinin mağduriyeti bir taraflıyken bizimki iki taraflı. Çünkü biz aynı zamanda diğer satılan adamla da yüz göz oluyoruz. Şu an ev boş. Ne ben geçebiliyorum ne o geçebiliyor. Üstüne de vakıf bu evleri satmakla bizi tehdit ediyor. Başka bir komşumuzun evi de 3 kişiye satılmış. Artık insanlar birbirine girecek. Yetkililerden bir an önce bu durumu çözmelerini istiyoruz.”
Emrah Kızıl