Genel

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: Bu planların karşısında duracağız, taviz vermeyeceğiz

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Erbaş, "Irkçılık, mezhepçilik ve farklı anlayışları birbirine karşı kışkırtma noktasında öteden beri bazı planlar var. Bu planların hep karşısında duracağız, hiçbir zaman taviz vermeyeceğiz." dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: Bu planların karşısında duracağız, taviz vermeyeceğiz
02-12-2017 19:45

MUÅž (AA) - Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanı Prof. Dr. Ali ErbaÅŸ, MuÅŸ Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu'nda düzenlenen Din Görevlileri BuluÅŸma Toplantısı'nda, din görevlilerinin, milletin dini hayatına ve insanlığın geleceÄŸine hizmet eden gönüllüler olduÄŸunu söyledi.

Din görevlilerinin erdem ve güzel ahlakın yaygınlaÅŸması ile yeryüzünün imarı için çalışması gerektiÄŸini anlatan ErbaÅŸ, "Ä°nsanlık bizden bunu bekliyor. Peygamberler bunu yapmışlar. Peygamberlerin varisleri de bunu yapacaklar. Yapmalılar, yapmak zorundayız. Çünkü bize bu görevi emanet ettiler. O emanet üzerimizde. Ä°nsanlığı karanlıklardan aydınlığa çıkarma noktasında o iÅŸin içerisinde olarak buna ÅŸahitlik yapacağız, katkı saÄŸlayacağız." diye konuÅŸtu.

Ä°nsanların doÄŸruyu duymaya ve irÅŸada ihtiyaç duyduÄŸunu, bu konuda fırsatların deÄŸerlendirilmesi için en güzel ve önemli mekanların camiler olduÄŸunu belirten ErbaÅŸ, camilerin sadece namaz kılmak için açılıp kapatılan yerler olmadığını dile getirdi.

Din görevlilerinin, Allah'ın kitabı ve peygamberinin sünnetini anlattıklarını, bu nedenle vazifelerinin idrakinde olmaları gerektiÄŸini kaydeden ErbaÅŸ, "Mihrap, minber ve kürsü peygamber makamıdır. Üzerimizdeki cübbeyi, Peygamber efendimizin giydiÄŸi cübbenin varisleri olarak giyiyoruz. Bu topluluk, milletin, ümmetin ve insanlığın umududur. Ä°lim ve bilgi sahibi olmak gerekiyor. Ä°lim olmadan din hizmeti olmaz. Ä°lim, bilgi ve hikmet olmadan görevimizi rahat yapamayız. Mesleki noktada kendimizi geliÅŸtirmemiz lazım." ifadelerini kullandı.

"Özellikle bizi birbirimize düÅŸürmek için ırkçılık, mezhepçilik ve farklı anlayışları birbirine karşı kışkırtma noktasında öteden beri bazı planlar var. Bu yeni bir plan deÄŸil. Yani 100 yılı aÅŸkın bir plan. Bu planların hep karşısında duracağız, hiçbir zaman taviz vermeyeceÄŸiz." diyen ErbaÅŸ, ÅŸöyle devam etti:

"Irkçılık ve mezhepçilik inancımızda yeri olan bir anlayış deÄŸil. Efendimiz veda hutbesinde 'Arap'ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap'a, beyazın siyaha, siyahın beyaza hiçbir üstünlüÄŸü yoktur, üstünlük ancak takvadadır' buyurmuÅŸtur. Allah indinde en üstününüz takva itibarıyla en üstündür. Bu gerçeÄŸi küçük yaÅŸtan itibaren bütün insanımıza anlatmak zorundayız. Medeniyetimiz, farklı ırk, mezhep ve dinden insanları asırlarca bir arada yaÅŸatmıştır. Bu noktada 1400 yıllık bir geleneÄŸimiz ve tecrübemiz vardır. Yani tarihimiz boyunca farklı yapıdan, farklı din ve mezhepten insanlarla bir arada yaÅŸadık, bundan sonra da yaÅŸamaya devam edeceÄŸiz. Herkes kendi inancının ve düÅŸüncesinin öteki tarafından da kabul edilmesini ister. Ama asla illaki öyle olsun diye zorlamak medeniyetimizde yoktur. Hangi düÅŸünceden olursa olsun, karşılıklı konuÅŸursunuz, tartışırsınız ama orada kalır ve kavgaya dönüÅŸmez. Kavgaya dönüÅŸtüÄŸünde huzur kalmaz."

"Kötülüklerin anası cehalettir"

ErbaÅŸ, Ä°slam'ın barış dini olduÄŸunu, dünyaya barışı getirmek için gönderildiÄŸini vurguladı.

Ä°slam'ın, Hazreti Adem'in ve Hazreti Muhammed'e kadar gelen bütün peygamberlerin getirdiÄŸi dinin adı olduÄŸunu anlatan ErbaÅŸ, ÅŸunları kaydetti:

"Onun da Türkçesi barıştır. Bunu muhatap kitlemize sürekli anlatacağız. Barışı saÄŸlamak için kavganın olmaması gerekiyor. Tartışma boyutunda iÅŸi bırakmak gerekiyor. Ama bunun için cehaleti ortadan kaldırmak gerekiyor. Kötülüklerin anası cehalettir. Ne kadar çok insanımız eÄŸitim alırsa, ne kadar çok okursa o kadar tartışma zemini uzar. Ama bilgi biterse 2-3 dakikalık konuÅŸmadan sonra kavga baÅŸlar. Bilgi varsa, kendisini hem eÄŸitim hem de okuma noktasında yetiÅŸtirmiÅŸse tartışma daha da uzar ve arkasından sulh gelir. Bunun için toplumumuzda, bölgemizde ve yöremizde ne kadar çok eÄŸitim faaliyetlerini ve okuma planlamalarını geliÅŸtirirsek cehalet de ortadan kalkacaktır. Buna katkıyı saÄŸlayacak en önemli kesim din görevlileridir."

Muhabir: Åžener ToktaÅŸ

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÃœRKÄ°YE GÃœNDEMÄ°
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER