UŞAK - Soner Kılınç
Uşak'ta 4 yaşındayken tip-1 diyabet teşhisi konulan 10 yaşındaki ilkokul öğrencisi Emir Berber, ailesinin desteğiyle düzensiz beslenme alışkanlığını terk ederek yaşamını disipline etmeyi başardı.
Yaşar Akar İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Berber, 4 yaşında başlayan diyabetli yaşamının getirdiği olumsuzluklara rağmen ailesinin desteğiyle önce düzensiz beslenme alışkanlığını terk etti.
Yaşam kalitesini artırıp okuldan arta kalan zamanını spor ve çeşitli sosyal aktivitelerle değerlendiren küçük Emir, AA muhabirine, hastalıkla tanıştıktan sonra daha kararlı ve güçlü bir çocuk olduğunu anlattı.
"Sağlıklı yaşadığım için boyum uzadı"Diyabetli çocukların tek yapmaları gerekenin yaşam kalitelerini artırmaya çalışmak olduğunu vurgulayan Berber, diyabet teşhisinden önce şekerli gıdalara, gazlı içeceklere çok düşkün olduğunu, hastalıkla tanıştıktan sonra bir süre zor günler geçirdiğini, daha sonra ailecek hastalıkla mücadele etmeye başladıklarını söyledi.
Berber, anne ve babasının onun için çok çabaladığını, ailece beslenme alışkanlıklarını değiştirdiklerini, planlı ve aynı saatlerde yemek yediğini bildirerek, "İlk zamanlar zorlanıyordum, sonra alıştım, şeker oranımı dengede tutmak için ne gerekiyorsa yapıyorum. Diyabetli olduktan sonra sağlıklı besleniyorum, sağlıklı yaşadığım için boyum uzadı." dedi.
Paten ve bilgisayar merakı varOkulda arkadaşlarıyla uyumunun iyi olduğunu, okuldan arta kalan sürede tekerlekli paten kaymayı çok sevdiğini, evde de bilgisayar oyunları ve oyuncaklarıyla vakit geçirdiğini anlatan Emir, kolundaki dijital şeker ölçüm cihazının yaşamını kolaylaştırdığını söyledi.
Emir, daha önce günde 7-8 kez parmağından kan alarak şeker ölçümü yapmak zorunda olduğunu, yeni cihaz ile bu sayının günde 1-2'ye düştüğünü ifade ederek, "Bizim yaşamımızı kolaylaştıran yeni cihazlar var ancak çok pahalı, bu cihazları alamayan çocuklar var, onlar için üzülüyorum." diye konuştu.
Diyabetli çocuklara tavsiyeler veren Emir Berber, şunları kaydetti:
"Hastalığı iyi tanısınlar, düzenli beslensinler, spor yapsınlar, dışarıda çok vakit geçirsinler. Ben yaşamımın sonuna kadar bu hastalıkla yaşayacağımı biliyorum, ailemin desteğiyle mutlu olmaya çalışıyorum, onlar da mutlu olmak için her şeyi yapsınlar."
"Cihazların bedellerinin SGK tarafından karşılanmasını istiyoruz"Emir'in annesi Dilek Berber (37) ise oğlunun hastalığını öğrendiğinde bir süre zorlandıklarını, zamanla hastalığa alışmaya başladıklarını belirterek, diyabet hastaları için en önemli hususlardan birinin moral olduğunu belirtti.
Bu konuda ailelere büyük görev düştüğüne dikkati çeken anne Berber, "Aileler çocuklarıyla çok vakit geçirsin, her şeyi yapmaya çalışsınlar. Evdeki beslenme düzenini çocuklarına göre ayarlasınlar. Beraber yürüyüşlere gitsinler, çocuğun moralinin yüksek olması mutluluğun ön şartı." ifadelerini kullandı.
Diyabet hastalarının yaşamını kolaylaştıran teknolojik gelişmelerin sevindirici olduğunu kaydeden anne Berber, "Diyabet hastaları için yeni cihazlar çıkıyor, koldan kalıcı modern şeker ölçüm cihazları, şeker pompaları, uzun süreli insülin iğneleri gibi. Ancak bu cihazların bedellerinin tamamını SGK karşılamıyor. Biz diyabet hastalarının yaşamını kolaylaştıran bu cihazların bedellerinin tamamının SGK tarafından karşılanmasını istiyoruz." dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com