Çevre-Hayat

Devlet Arşivleri Başkanlığı, bahçesini sahipsiz hayvanlar için 'açık barınak' haline getir

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı, bina yerleşkesini mesken edinen sahipsiz yavru köpekler büyüyünce, bahçede onlara güvenli bir ortam oluşturmak için kendi barınağını kurdu.

Devlet Arşivleri Başkanlığı, bahçesini sahipsiz hayvanlar için 'açık barınak' haline getir
03-04-2022 12:34
Ankara

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı binası bahçesindeki açık barınak, bir anne ve 7 yavrusuyla 8 sahipsiz köpeğe ev sahipliği yapıyor.

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, iki yıl önce, sahipsiz bir köpeğin yavrularını bina yerleşkesi içerisinde doğurduğunu, yavruların burada büyüdüklerine şahit olduklarını söyledi.

Zaman ilerledikçe yavruların büyüdüğünü belirten Ünal, "Arşivlerimize birçok ziyaretçi geliyor, burada çalışanlarımız var. Şehirleşmeyle artık köpekler insanoğlunu ve insanoğlu da bu köpekleri birbirlerine adeta tehdit olarak görüyorlar. Böyle bir ortam içerisinde buna müsaade etmedik ve birbirlerinin alanlarına müdahil olmayacak şekilde, yani gerek insanımız zarar görmesin gerekse bu sahipsiz hayvanlar zarar görmesin düşüncesi bizi birtakım çareler aramaya itti ve bu görmüş olduğunuz açık barınak hayata geçirilmiş oldu." diye konuştu.

Hayvanların aşı ve tedavileriyle de yakından ilgilendiklerini dile getiren Ünal, "Özellikle mesai saatleri bittikten sonra bunların bu geniş bahçemizde dolaşmalarına, gezmelerine müsaade ediyoruz ve böylelikle gerçekten hem bu bölgede yaşayan insanımızı tehditlerden korumuş olduk hem de bu hayvanların insanlar tarafından tehdit olarak algılanmasının önüne geçmiş olduk ve bundan da son derece mutluyuz." dedi.

Ünal, Osmanlı tarihine bakıldığında da sahipsiz hayvanlarla ilgili birçok belgeye rastlandığını anlatarak, insanoğlunun hayvanlar alemi ile olan ilişkisinin çok eskilere, ilk çağlara kadar dayandığını söyledi.

Şehirleşmeyle, toplu yaşamın artmasıyla bu ilişkinin daha da arttığını ifade eden Ünal, bunun örneklerinin Osmanlı'da da görüldüğünü belirtti.

"Mesela Osmanlı Devleti, canlıların, hayvanların, sahipsiz hayvanların korunması konusunda çok hassas bir çizgidedir, bu konuda çok talimatları vardır." diyen Uğur Ünal, buna, 1587 yılına ait "yük hayvanı olarak kullanılan atlara ve katırlara kapasitelerinin üzerinde yük yüklenmemesini" içeren kadı hükmünü örnek gösterdi. Ünal, "Osmanlı Devleti ve bizim İslam toplumlarında canlılara karşı bir merhamet örneğini görüyoruz. Bunun binlerce belgede örneğini görebiliriz." diye konuştu.

Osmanlı'da köpek yavrularını ezene para cezası uygulaması

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, 1905 tarihli bir başka belgede de Üsküp'te köpek yavrularını yanlışlıkla ezen kişiye para cezası verildiğini belirtti. Osmanlıdan kalan bu mirasa sahip çıktıklarını ifade eden Ünal, şöyle devam etti:

"Arkadaşlarımız, özverili çalışanlar, komşularımız, etraftaki arkadaşlarımız böyle bir hassasiyetin oluşmasına vesile oldular ve görmüş olduğunuz bir açık barınak oluşturduk. Canlarımız günün belli vaktinde burada duruyor. Diğer vakitlerde de bahçemizde rahat bir şekilde gezebiliyorlar. Şu anda toplamda 8 köpeğimiz var. Bundan sonraki süreçte bakımları ve bütün aşıları, hepsi yapılıyor, düzenli olarak da bu tedavi süreçleri devam edecek."

Yemekhanedeki atıklar sahipsiz hayvanlara

Çalışanların da hayvanların bakımı konusunda gereken hassasiyeti gösterdiğini aktaran Ünal, "Aynı zamanda burada yemekhaneden çıkan yemek artıkları da önemli. Çünkü atıklar konusunda biliyorsunuz Cumhurbaşkanlığımız da çok hassas. Birtakım çalışmalar yapılıyor, Sayın Hanımefendi'nin de bu konuda çok önemli gayretleri var. Burada özellikle atılacak ama bu canlıların bir şekilde bunlardan istifade edebileceği ürünler getiriliyor ve bu ihtiyacı karşılıyor. Bu açıdan da son derece önemli." diye konuştu.

"Birçok kuruma örnek olmasını da temenni ediyoruz"

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Ünal, 4 Nisan'ın Dünya Sokak Hayvanları Günü olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti:

"Bu girişimimizin, 4 Nisan Dünya Sokak Hayvanlarını Koruma Günü vesilesiyle birçok kuruma örnek olmasını da temenni ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı'mız da 'gerek bu köpeklerin, sahipsiz canlıların insanlara zarar vermesi gerekse insanların ona zarar vermesinin önüne mutlaka geçilmesi gerektiğini' söylediler. Bu açıdan artık bize düşen bu tedbirleri almaktır. Bu canlıları korumak ama aynı zamanda insanımızı korumaktır. Dolayısıyla beraber yaşamak, ortak yaşam alanları oluşturabilmek ve birbirimize de zarar vermeyecek şekilde bunları temin edebilmek gerçekten bizim hem İslam medeniyetimizin hem Osmanlı geleneğimizin bir gereğidir."

Günde iki saatini can dostlarına ayırıyor

Sahipsiz köpeklere 7-8 yıldır gönüllü olarak bakan Devlet Arşivleri Başkanlığında görevli araştırmacı Hacı Sarıtaş da hayvanların bakımını severek yaptığını anlattı.

Barınak kurulmasından duyduğu memnuniyeti de dile getiren Sarıtaş, günde iki saatini barınağa gelerek, hayvanlarla geçirdiğini söyledi. Sarıtaş, "Sokak hayvanlarına sahip çıksınlar. Gerçekten sahipsiz bunlar, bizden başka kimseleri yok." dedi.

"Sevdiğimiz canlar şu an güvende"

Arşiv binası yakınında ikamet eden ve köpeklerle doğduklarından bu yana gönüllü ilgilenen üniversite öğrencisi Büşra Şahin de barınak yapılmasıyla köpekler için şartların daha iyi olduğunu ifade etti. Şahin, "Hem sevmeyen ya da korkan insanlar için sahipsiz hayvanlara güzel bir bakım ortamı oldu hem de bizim için de sevdiğimiz canlar şu an güvende. Güvende olduklarını bilmek de beni mutlu ediyor." diye konuştu.

Tüm kamu kurumlarında böyle ortamlar oluşturulması temennisinde bulunan Şahin, "Bence böyle gönüllüler ile ortaklaşa bir karar verilirse hem hayvanlar güvende olacak hem gönüllülerin içi rahat olacak hem de köpeklerden korkan insanlar için bence güzel bir çözüm olacak." dedi.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER