HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ünlü şovmen Beyazıt Öztürk’e seslenerek, “Ben yanmazsam, sen yanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. O şiiri okurken herkes duygulanıyor da sıra yanmaya gelince niye kaçıyoruz" dedi.
Alevi Kültür Derneklerinden oluşan bir heyeti Mecliste kabul eden HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bir televizyon kanalındaki program esnasında canlı yayına telefonla bağlanan ve öğretmen olduğunu söyleyen kişinin söylemleri üzerine ünlü şovmen Beyazıt Öztürk’ün terörist ilan edildiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın akademisyenleri sözde akademisyen ilan ettiğini belirterek tepki gösterdi.
“SEVGİLİ BEYAZIT ÖZTÜRK, O ŞİİRİ OKURKEN DUYGULANIRSIN AMA…”
Konuşmasında Beyazıt Öztürk’ün programında yaşananlardan dolayı özür dilemesine de dikkat çeken Demirtaş, “Bir kişiye baskı yapmayı başardılar. Bütün televizyon programcıları, sanatçılar aydınlar yazarlar çıksın. Çok şey kaybetmezsiniz korkmayın. ‘Barış’ demekle PKK’lı olmazsınız korkmayın, ‘çocuklar ölmesin’ demekle PKK’lı terörist ve Kürt olmazsınız korkmayın, insan olursunuz. Bir değil 100 kişi çıkın bunu söyleyin. Söyleyin bakın o zaman bu savaş politikalarını kimse yürütemez. Hükümette yürütemez PKK da yürütemez. Barış çağrılarına iki tarafta cevap vermek zorunda kalır. Müzakere masasına dönmek zorunda kalır, süreç yeniden başlamak zorunda. Ama böyle kıvırarak, ‘barış’ dedik diye çıkıp özür dileyerek ülkede kimse huzuru bulamaz” açıklamasında bulundu.
Özür dileyenlerin yaşanan şiddetten dolayı yarın yakınma haklarının olmadığını kaydeden Demirtaş, “Şiddetin parçası olmuşlardır artık. Artık bu savaşın bir parçası olmuşlardır, barışın değil. Barış bedel ödemeyi gerektirir. Hükümetler geçmiş dönemde barış sözcüğünü ağzından düşürmüyorlardı. ‘Analar ağlamasın’ onların sloganıydı. Hepimiz canı gönülden destekledik. Analar ağlamasın, evlatlarımız ölmesin. Çözüm sürecini bunun için destekledik. Ben yanmazsam, sen yanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. O şiiri okurken herkes duygulanıyor da sıra yanmaya gelince niye kaçıyoruz. Özür dileyen program yapımcısı arkadaşa sormak istiyorum. Sevgili Beyazıt Öztürk, o şiiri okurken duygulanırsın ama o şiirin gereğini yapmaya gelince küçücük bir risk üstleneceksin, onu da yapmayıp ‘ben yanmayın öteki yansın’ dersen karanlıklar nasıl çıkacak aydınlığa. Vazgeçmememiz lazım özgürlük mücadelesinden” dedi.
(İHA)
Alevi Kültür Derneklerinden oluşan bir heyeti Mecliste kabul eden HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bir televizyon kanalındaki program esnasında canlı yayına telefonla bağlanan ve öğretmen olduğunu söyleyen kişinin söylemleri üzerine ünlü şovmen Beyazıt Öztürk’ün terörist ilan edildiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın akademisyenleri sözde akademisyen ilan ettiğini belirterek tepki gösterdi.
“SEVGİLİ BEYAZIT ÖZTÜRK, O ŞİİRİ OKURKEN DUYGULANIRSIN AMA…”
Konuşmasında Beyazıt Öztürk’ün programında yaşananlardan dolayı özür dilemesine de dikkat çeken Demirtaş, “Bir kişiye baskı yapmayı başardılar. Bütün televizyon programcıları, sanatçılar aydınlar yazarlar çıksın. Çok şey kaybetmezsiniz korkmayın. ‘Barış’ demekle PKK’lı olmazsınız korkmayın, ‘çocuklar ölmesin’ demekle PKK’lı terörist ve Kürt olmazsınız korkmayın, insan olursunuz. Bir değil 100 kişi çıkın bunu söyleyin. Söyleyin bakın o zaman bu savaş politikalarını kimse yürütemez. Hükümette yürütemez PKK da yürütemez. Barış çağrılarına iki tarafta cevap vermek zorunda kalır. Müzakere masasına dönmek zorunda kalır, süreç yeniden başlamak zorunda. Ama böyle kıvırarak, ‘barış’ dedik diye çıkıp özür dileyerek ülkede kimse huzuru bulamaz” açıklamasında bulundu.
Özür dileyenlerin yaşanan şiddetten dolayı yarın yakınma haklarının olmadığını kaydeden Demirtaş, “Şiddetin parçası olmuşlardır artık. Artık bu savaşın bir parçası olmuşlardır, barışın değil. Barış bedel ödemeyi gerektirir. Hükümetler geçmiş dönemde barış sözcüğünü ağzından düşürmüyorlardı. ‘Analar ağlamasın’ onların sloganıydı. Hepimiz canı gönülden destekledik. Analar ağlamasın, evlatlarımız ölmesin. Çözüm sürecini bunun için destekledik. Ben yanmazsam, sen yanmazsan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. O şiiri okurken herkes duygulanıyor da sıra yanmaya gelince niye kaçıyoruz. Özür dileyen program yapımcısı arkadaşa sormak istiyorum. Sevgili Beyazıt Öztürk, o şiiri okurken duygulanırsın ama o şiirin gereğini yapmaya gelince küçücük bir risk üstleneceksin, onu da yapmayıp ‘ben yanmayın öteki yansın’ dersen karanlıklar nasıl çıkacak aydınlığa. Vazgeçmememiz lazım özgürlük mücadelesinden” dedi.
(İHA)
