HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Her gelen iktidar darbenin nimetlerinden faydalandığı için hiçbir zaman darbelerle gerçek anlamda yüzleşme sağlanamadı. 15 Temmuz darbe girişimi sürecine Türkiye’yi götüren budur" dedi.
HPD Eş Genel Başkanı Demirtaş, HDP Grup Toplantısı’nda konuştu. Demirtaş, hayatını kaybeden ünlü tarihçi Halil İnalcık’a Allah’tan rahmet dileyerek sözlerine başladı. 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili değerlendirmede bulunan Demirtaş, askeri, post modern darbelere tereddütsüz karşı olduklarını vurgulayarak, "15 Temmuz’da darbe girişimini, katliamı da içeren darbe girişimini kınadığımızı belirtmek istiyorum. İlk saatlerden itibaren meydanlarda, alanlarda cesur tutum sergileyen insanlarımızı kutluyorum. Yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar dikiyorum, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Her türlü zülme, haksızlığa karşı halk direnme hakkının ne kadar kıymetli olduğu bu vesileyle ortaya çıktı. Halkın kendini savunma hakkı her canlının hakkıdır" ifadelerini kullandı.
"NEDEN BİRİLERİNİN AKLINA BU CESARET, CÜRET GELİR?"
12 Eylül darbesinin de tartışılacağını söyleyen Demirtaş, bugün bu duruma nasıl gelindiğinin parlamento başta olmak üzere tartışılacağını kaydederek, "Bizim sunduğumuz teklif ve diğer partilerin tekliflerinin ortaklaştırılmasıyla bir komisyon oluşturulacak. Bu komisyon soruşturma ve araştırma yürüterek, tüm hakikati ortaya çıkaracaktır. Düşünün ki bir ülkede seçilmiş bir parlamento var. Ama seçilmiş bir parlamento görevdeyken asker, ordu yönetime neden, birilerinin aklına bu cesaret, cüret gelir? Her gelen iktidar darbenin nimetlerinden faydalandığı için, darbenin yarattığı koşullarla iktidara çıktığı için, onu da kendi lehine kullandığı için hiçbir zaman darbelerle gerçek anlamda yüzleşme sağlanamadı. 15 Temmuz darbe girişimi sürecine Türkiye’yi götüren budur" diye konuştu.
Devleti ele geçirmenin iktidarların hedefi olduğunu ifade eden Demirtaş, "1950’ye kadar tek partili dönem, sonrasında iktidara gelen sağından, solundan koalisyonuna kadar her siyasi parti devleti ele geçirmeye uğraştı. Son derece normal, meşru zaten iktidarların işi buymuş gibi davrandılar. Oysa devlet ele geçirilebilecek bir mekanizma değil. Temel hata budur. Devlet dediğimiz şey, halkın hizmetinde olması gereken mekanizmadır. Hükümetler geçici olarak bu mekanizmayı koordine etmekle görevlidirler. Benim devletim olsun demeye çalıştıkları anda devlet içerisinde çatışma yaşanmıştır" dedi.
Demirtaş, "Darbe istemeyenler bu ülkede Kürt sorunu barışçıl yöntemle çözülmeli diyebilmeli. Ordu Kürtleri ezsin diyorsan, buna göz yumuyorsan, ordu tanklarıyla Kızılay’da her birimizi katletmeye başladığında şaşırmayalım. Şırnak’ta, Nusaybin’de hala yapıyorlar. Darbeye karşı çıkmak için demokrat olmak gereklidir ama yeterli değildir. Sadece darbeye karşı çıktınız diye demokrat olmazsınız" şeklinde konuştu.
İdam cezasının darbe girişiminde bulunanlara ilişkin uygulanamayacağını belirten Demirtaş, "Çözüm sürecine yeniden dönülmeli. Buradan PKK’ya da hükümete de çağrımızı yineliyoruz. Ortaya yeni bir durum çıkmıştır. Büyük bir darbe tehlikesi, tehdidi atlatılmış, toplum büyük bir travma yaşamıştır. İktidar rotasını demokrasiden yana kırmamıştır ama toplum barış istiyor. Bir kez daha hükümet de, PKK da durumu gözden geçirmeli" ifadelerini kullandı.
(İHA)
HPD Eş Genel Başkanı Demirtaş, HDP Grup Toplantısı’nda konuştu. Demirtaş, hayatını kaybeden ünlü tarihçi Halil İnalcık’a Allah’tan rahmet dileyerek sözlerine başladı. 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili değerlendirmede bulunan Demirtaş, askeri, post modern darbelere tereddütsüz karşı olduklarını vurgulayarak, "15 Temmuz’da darbe girişimini, katliamı da içeren darbe girişimini kınadığımızı belirtmek istiyorum. İlk saatlerden itibaren meydanlarda, alanlarda cesur tutum sergileyen insanlarımızı kutluyorum. Yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifalar dikiyorum, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Her türlü zülme, haksızlığa karşı halk direnme hakkının ne kadar kıymetli olduğu bu vesileyle ortaya çıktı. Halkın kendini savunma hakkı her canlının hakkıdır" ifadelerini kullandı.
"NEDEN BİRİLERİNİN AKLINA BU CESARET, CÜRET GELİR?"
12 Eylül darbesinin de tartışılacağını söyleyen Demirtaş, bugün bu duruma nasıl gelindiğinin parlamento başta olmak üzere tartışılacağını kaydederek, "Bizim sunduğumuz teklif ve diğer partilerin tekliflerinin ortaklaştırılmasıyla bir komisyon oluşturulacak. Bu komisyon soruşturma ve araştırma yürüterek, tüm hakikati ortaya çıkaracaktır. Düşünün ki bir ülkede seçilmiş bir parlamento var. Ama seçilmiş bir parlamento görevdeyken asker, ordu yönetime neden, birilerinin aklına bu cesaret, cüret gelir? Her gelen iktidar darbenin nimetlerinden faydalandığı için, darbenin yarattığı koşullarla iktidara çıktığı için, onu da kendi lehine kullandığı için hiçbir zaman darbelerle gerçek anlamda yüzleşme sağlanamadı. 15 Temmuz darbe girişimi sürecine Türkiye’yi götüren budur" diye konuştu.
Devleti ele geçirmenin iktidarların hedefi olduğunu ifade eden Demirtaş, "1950’ye kadar tek partili dönem, sonrasında iktidara gelen sağından, solundan koalisyonuna kadar her siyasi parti devleti ele geçirmeye uğraştı. Son derece normal, meşru zaten iktidarların işi buymuş gibi davrandılar. Oysa devlet ele geçirilebilecek bir mekanizma değil. Temel hata budur. Devlet dediğimiz şey, halkın hizmetinde olması gereken mekanizmadır. Hükümetler geçici olarak bu mekanizmayı koordine etmekle görevlidirler. Benim devletim olsun demeye çalıştıkları anda devlet içerisinde çatışma yaşanmıştır" dedi.
Demirtaş, "Darbe istemeyenler bu ülkede Kürt sorunu barışçıl yöntemle çözülmeli diyebilmeli. Ordu Kürtleri ezsin diyorsan, buna göz yumuyorsan, ordu tanklarıyla Kızılay’da her birimizi katletmeye başladığında şaşırmayalım. Şırnak’ta, Nusaybin’de hala yapıyorlar. Darbeye karşı çıkmak için demokrat olmak gereklidir ama yeterli değildir. Sadece darbeye karşı çıktınız diye demokrat olmazsınız" şeklinde konuştu.
İdam cezasının darbe girişiminde bulunanlara ilişkin uygulanamayacağını belirten Demirtaş, "Çözüm sürecine yeniden dönülmeli. Buradan PKK’ya da hükümete de çağrımızı yineliyoruz. Ortaya yeni bir durum çıkmıştır. Büyük bir darbe tehlikesi, tehdidi atlatılmış, toplum büyük bir travma yaşamıştır. İktidar rotasını demokrasiden yana kırmamıştır ama toplum barış istiyor. Bir kez daha hükümet de, PKK da durumu gözden geçirmeli" ifadelerini kullandı.
(İHA)