HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, "Bir an önce devrilmiş olan müzakere masasını doğrultmak ve özyönetim, özerklik, başkanlık, parlamenter sistem tartışmalarını barikatta çatışarak, savaşarak değil masada konuşarak, birbirimizi ikna ederek tartışma sürecini başlatalım" dedi.
HDP, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Konferans Salonu’nda 1. Olağan Konferans düzenledi. Ana maddesi, HDP’nin politik ve örgütsel önceliklerinin, karar görüşmelerinin tartışılması ve karara bağlanması olan konferansa HDP’nin Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selehattin Demirtaş, HDP milletvekilleri ve delegeler katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Demirtaş, "Savaşı durdurmak birinci önceliğimiz, görevimizdir. Elimizden geleni yaptık ama mutlaka eksiğimiz olmuş ki durduramadık savaşı. Çatışmalar başladı, ölümler başladı" diye konuştu.
"SAVAŞARAK DEĞİL MASADA KONUŞARAK, BİRBİRİMİZİ İKNA EDEREK TARTIŞMA SÜRECİNİ BAŞLATALIM"
Türkiye’nin rejim değişikliğine ihtiyacı olduğunu savunan Demirtaş şunları kaydetti:
“Türkiye’de bir rejim değişikliğine ihtiyaç var. Demokratik çerçevede rejimin yeniden yapılandırılması tartışmasına ciddi bir şekilde ihtiyaç var. Diktatörlüğü savunmak isteyenler de savunabilirler, demokrasi çerçevesinde bu da mümkündür. Ayrılığı savunmak isteyenler demokrasi çerçevesinde bunu savunabilirler, federasyonu, özerkliği, otomon yapıları, eyalet sistemini ya da mevcut yönetim sistemini savunmak isteyenler, fikir özgürlüğü, demokratik siyaset akı çerçevesinde özgürce bunları savunabilmelidirler. Denilecek ki bir yanda savaş, şiddet, hendek, barikat varken bir yanda bunlar nasıl rahatlıkla tartışılacak. Evet doğru nasıl tartışılacak. İşte biz onun da yolunu gösteriyoruz. Onun da yolu bir an önce müzakereye dönmektir. Bir an önce devrilmiş olan müzakere masasını doğrultmak ve özyönetim, özerklik, başkanlık, parlamenter sistem tartışmalarını barikatta çatışarak, savaşarak değil masada konuşarak, birbirimizi ikna ederek tartışma sürecini başlatalım.”
ANAYASA TARTIŞMALARI
Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın yeni anayasa çalışmaları için partilere gönderdiği mektup hakkında da açıklamalarda bulunan Demirtaş, "Meclis Başkanı sağ olsun bize mektup göndermiş ’gelin yeni anayasa yapalım’ demiş, sağ olsun. Peki ’özyönetim’ demek suç. Hadi biz geldik ’özyönetim’ dedik ne yapacaksın Meclis Başkanı olarak? Hakkımızda diyelim ki savcılar fezleke düzenledi. Olmayacak şey mi, yapabilirler. HDP anayasa masasında özerklik önerdi diye başsavcılık harekete geçirdiler. Meclis Başkanı olarak ne yapmayı düşünüyorsun. Mesela biz fikrimizi savunamıyoruz, savunabileceğimiz ortam yok" ifadelerini kullandı.
Konferansta konuşan Yüksekdağ ise, "Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde gerçek bir rejim değişikliğine ihtiyaç var. Demokratik bir rejim değişikliğine, demokratik bir kurucu sürecin inşa edilmesine ihtiyaç var ve Halkların Demokratik Partisi’nin kapsadığı bütün bu güçler Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni demokratik, kurucu gücüdür. 100 yıl önce olduğu gibi halkların bir kere daha yönetimden dışlanmasına, kendi kendini yönetme istek ve iradesinin ezilip geçilmesine izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.
(İHA)
HDP, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Konferans Salonu’nda 1. Olağan Konferans düzenledi. Ana maddesi, HDP’nin politik ve örgütsel önceliklerinin, karar görüşmelerinin tartışılması ve karara bağlanması olan konferansa HDP’nin Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selehattin Demirtaş, HDP milletvekilleri ve delegeler katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Demirtaş, "Savaşı durdurmak birinci önceliğimiz, görevimizdir. Elimizden geleni yaptık ama mutlaka eksiğimiz olmuş ki durduramadık savaşı. Çatışmalar başladı, ölümler başladı" diye konuştu.
"SAVAŞARAK DEĞİL MASADA KONUŞARAK, BİRBİRİMİZİ İKNA EDEREK TARTIŞMA SÜRECİNİ BAŞLATALIM"
Türkiye’nin rejim değişikliğine ihtiyacı olduğunu savunan Demirtaş şunları kaydetti:
“Türkiye’de bir rejim değişikliğine ihtiyaç var. Demokratik çerçevede rejimin yeniden yapılandırılması tartışmasına ciddi bir şekilde ihtiyaç var. Diktatörlüğü savunmak isteyenler de savunabilirler, demokrasi çerçevesinde bu da mümkündür. Ayrılığı savunmak isteyenler demokrasi çerçevesinde bunu savunabilirler, federasyonu, özerkliği, otomon yapıları, eyalet sistemini ya da mevcut yönetim sistemini savunmak isteyenler, fikir özgürlüğü, demokratik siyaset akı çerçevesinde özgürce bunları savunabilmelidirler. Denilecek ki bir yanda savaş, şiddet, hendek, barikat varken bir yanda bunlar nasıl rahatlıkla tartışılacak. Evet doğru nasıl tartışılacak. İşte biz onun da yolunu gösteriyoruz. Onun da yolu bir an önce müzakereye dönmektir. Bir an önce devrilmiş olan müzakere masasını doğrultmak ve özyönetim, özerklik, başkanlık, parlamenter sistem tartışmalarını barikatta çatışarak, savaşarak değil masada konuşarak, birbirimizi ikna ederek tartışma sürecini başlatalım.”
ANAYASA TARTIŞMALARI
Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın yeni anayasa çalışmaları için partilere gönderdiği mektup hakkında da açıklamalarda bulunan Demirtaş, "Meclis Başkanı sağ olsun bize mektup göndermiş ’gelin yeni anayasa yapalım’ demiş, sağ olsun. Peki ’özyönetim’ demek suç. Hadi biz geldik ’özyönetim’ dedik ne yapacaksın Meclis Başkanı olarak? Hakkımızda diyelim ki savcılar fezleke düzenledi. Olmayacak şey mi, yapabilirler. HDP anayasa masasında özerklik önerdi diye başsavcılık harekete geçirdiler. Meclis Başkanı olarak ne yapmayı düşünüyorsun. Mesela biz fikrimizi savunamıyoruz, savunabileceğimiz ortam yok" ifadelerini kullandı.
Konferansta konuşan Yüksekdağ ise, "Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde gerçek bir rejim değişikliğine ihtiyaç var. Demokratik bir rejim değişikliğine, demokratik bir kurucu sürecin inşa edilmesine ihtiyaç var ve Halkların Demokratik Partisi’nin kapsadığı bütün bu güçler Türkiye Cumhuriyeti’nin yeni demokratik, kurucu gücüdür. 100 yıl önce olduğu gibi halkların bir kere daha yönetimden dışlanmasına, kendi kendini yönetme istek ve iradesinin ezilip geçilmesine izin vermeyeceğiz” şeklinde konuştu.
(İHA)
