Sakarya'da yaşayan iki çocuk annesi Şura Kargı, eşine bir saatliğine yardım etmek için gittiği demir doğrama atölyesinde işi sevince eşinin kalfası oldu.
Karasu ilçesinde ikamet eden 36 yaşındaki Şura Kargı, 3 yıl önce bir saatliğine yardım etmek için eşinin demir doğrama atölyesine gitti. Demir boyayarak eşine yardım eden Kargı, yaptığı işi sevince atölyeye sık sık gelmeye başladı. Zamanla kendini geliştiren Kargı, 3 yıldır atölyede montaj, tadilat, kaynak, boya ve taşlama yapıyor.
Bir yandan da ev işleri ve çocuklarıyla ilgilenen Kargı, bazı zamanlarda küçük montaj işleri için inşaatlara da gidiyor.
"Çok memnunum başka bir yerde çalışmayı düşünmüyorum"Şura Kargı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 3 yıl önce eşinin yanında çalışan elemanın işten ayrıldığını söyledi. Kendisinin de o dönem ayağından ameliyat edildiğini ve yaklaşık 2 ay evden çıkmadığını için sıkıldığını anlatan Kargı, şöyle devam etti:
"Ayağım iyi olduktan sonra eşimin elemanı işi bıraktığından bir saatliğine yardım etmek için atölyeye gittim. Biraz boya yaptım, sonra buraya alıştım. 3 yıldır eşimin yanında çalışıyorum. Montajlara çıkıyorum, tadilat işi, kaynak, boya, taşlama yapıyorum. Tabii ki usta değilim ama burada eşimin işlerini rahatlatıyorum. O yokken gelen müşterileri boş çevirmiyorum. Eşime yardım etmek için geldim ve burada kaldım. 3 yıldır buradayım, çok memnunum, başka bir yerde çalışmayı da düşünmüyorum. Hem ev işleriyle hem de çocuklarımla rahatlıkla ilgilenebiliyorum."
"Kadın istedikten sonra her işi başarır"Kargı, her gün atölyeye geldiğini, buradaki çalışmasını bitirdikten sonra ev işlerini yaptığını ve çocuklarıyla ilgilendiğini dile getirerek şunları söyledi:
"Kadın her işi yapar, istedikten sonra her işi başarır. Dükkana gelen müşteri önce şaşırıyor ama sonra takdir ediyor. Mesela bir kadın müşteri rustik perde için demir kestirmeye geldi. 'Usta yok mu?' diye sordu. Ben de 'Usta değilim ama yardımcı olabilirim.' dedim. 'Yok siz yapamazsınız.' dedi ama işi yaptıktan sonra 'Özür dilerim, ön yargılı davrandım. Bir demirci dükkanında kadının çalışacağını tahmin edemedim.' dedi."
İşini severek yaptığını, çevresinden de olumu tepkiler aldığını aktaran Kargı, şöyle konuştu:
"Çevremizdeki esnaf alıştı, sabah kimse Ahmet'i sormuyor. Evimize katkıda bulunmak için yardımcı oluyorum. Üretmek çok güzel. Eşim beni dükkanda ilk kez yalnız bıraktığında kaynak makinesini açtım. İzleyerek gördüklerimle çamaşır makinemin yanına çamaşırlık yaptım. Bir şeyler üretip, 'Bunu da ben yaptım' diyebilmek çok güzel bir duygu. Bir şeyler üreterek emeğinin karşılığı alıp, takdir toplamak ayrı güzel. Eşim usta, ben onun çırağıyım, ustanın eline su dökülmez. Ellerimin kirlenmesi, iki demir boyamak, bana daha cazip geliyor. Ömrüm yettiği sürece bu işi yapabilirim."
"Ömrümüz yettiğince beraberiz"Şura Kargı'nın eşi Ahmet Kargı da 3 yıl önce işlerinin yoğun olduğu dönemde eleman yetersizliği yaşadığını söyledi.
Eşini arayarak 1 saatliğine yardım istediğini dile getiren Kargı, şunları kaydetti:
"Acil bir montaj vardı. Oraya gitmem gerekiyordu. Eşimden yardım istedim o da kabul etti. Her şey o 1 saatle başladı. 3 seneyi doldurduk, eşimden Allah razı olsun. Bir kalfanın yapacağı işleri yapabiliyor. İnşaatlara montajlara bile gidebiliyoruz. Ben dükkanda yokken müşteriyle ilgilenebiliyor. Müşteriler de memnun. Bazen kadın müşteri geliyor, iş yaptırmaya çekiniyor fakat eşimi görünce daha rahat olabiliyor. Eşim bazen çeşitli sebeplerle dükkana gelemiyor, o gün benim çalışma isteğim bitiyor. Başı boş bir insan gibi atölyede dolanıyorum. Bilen müşterilerimiz iş yaptıracakları zaman 'Şura usta buradaysa yaptırırız.' diyor. Bu gibi esprilerimiz de oluyor. Esnaf arkadaşlarımız çok yardımcı oluyor. Ömrümüz yettiğince hem dükkanda hem evde hem de hayatta beraberiz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com