MUSUL -İDRİS OKUDUCU
Irak'ın Musul kentinde sattıkları tahini, parasını alamadıkları için geri almak isterken "hırsızlık" suçlamasıyla terör örgütü DEAŞ tarafından elleri kesilen Azad ve Muhammed kardeşler yaşadıkları tüm zorluklara rağmen hayata tutunmaya çalışıyor.
DEAŞ'ın 10 Haziran 2014'te Irak'ın ikinci büyük kenti durumundaki Musul'u ele geçirmesinden sonra, herkes gibi onların da hayatlarının alt üst olduğunu ifade eden kardeşler, öncesinde emekli bir babanın 9 çocuklu bir ailesi olarak kentin Et-Tamim Mahallesi'nde sıradan bir hayat yaşadıklarını söyledi.
Örgütün kenti ele geçirmesinden sonra, birbiri ardına birçok felaket yaşadıklarını belirten Iraklı kardeşler, ilk önce polis olan ağabeylerinin militanlar tarafından öldürüldüğünü, ardından "hırsızlık" suçlamasıyla her ikisinin de sağ ellerinin kesildiğini, babalarının ise Musul'u DEAŞ'tan kurtarma operasyonu sırasında ayağından yaralandığını ve son olarak da Irak ordusuna ait savaş uçakları tarafından düzenlenen hava saldırısında evlerinin yıkıldığını anlattı.
Evsiz kalmaları üzerine şimdi tüm aile bireyleriyle Musul'un Hamdaniye ilçesine bağlı Zeydaniye köyünde, kiraladıkları iki odalı bir evde yaklaşık 5 aydır yaşam mücadelesi verdiklerini kaydeden Azad ve Muhammed kardeşler merkezi hükümetten yardım istediklerini ifade etti.
"Bir masa üzerinde her ikimizin de sağ eli bileklerimizden kesildi"
O dönemde ailenin tek gelir kaynağı olan hükümetin verdiği maaşı DEAŞ nedeniyle alamadıklarını aktaran Azad bunun üzerine babasının küçük bir tahin imalathanesi açtığını ifade etti. Azad şöyle devam etti:
"Her şey DEAŞ'ın sözde üst düzey sorumlularından Muhammed İsa adındaki militanın imalathanemize gelmesiyle başladı. İsa, bizden yaklaşık 2 bin 400 dolar tutarında tahin satın aldı ancak parasını ödemedi. Ondan (DEAŞ militanından) birkaç defa tahin paramızı istedik ama olumlu yanıt alamadık. Sonunda kardeşimle birlikte sattığımız tahinleri geri almaya karar verdik. Tahinlerin konulduğu DEAŞ deposunun kilidini kırıp, tahinlerimizi aldık."
Örgütün olayı fark etmesinden sonra haklarında yakalama emri çıkarıldığını kaydeden Azad bundan sonra yaşadıklarını ise şu sözlere ifade etti:
"Hakkımız olanı geri almıştık dolayısıyla hiç korkmadan gidip teslim olduk. Ancak bundan sonra yaşadıklarımız korkunçtu. Musul kent merkezinde yerini tam olarak bilmediğim bir hapishanede yaklaşık bir ay tutulduk. Orada türlü işkenceler gördük. Gözlerimiz sürekli kapalı olduğundan nerede olduğumun tam olarak farkında değildim. DEAŞ tarafından kurulan bir mahkemeye çıkarıldım. Orada Suudi Arabistanlı olduğunu öğrendiğim Ebu Hüseyin isimli sözde bir hakim tarafından ölüm cezasına çarptırıldık. Daha sonra cezamızın hafifletilmesi kararı alındı ve kardeşimle benim sağ ellerimizin kesilmesine hükmedildi."
Ellerinin kesilmesi için gözleri kapalı şekilde Musul'un Karama Mahallesi'ne getirildiklerini söyleyen Azad, o anı şöyle anlattı:
"6 Mayıs 2015'te sabah saat 10 sularında daha önce halkı topladıkları Musul'un Karama Mahallesi'ndeki meydana getirildik. Meydanda yaklaşık bin kişi toplanmıştı. Elimizin kesileceği bölgede bir ambulans da hazır bulunuyordu. Bir masa üzerinde her ikimizin de sağ eli bileklerimizden kesildi. Sonra ambulansa bindirilerek Cumhuriyet Hastanesi'ne götürüldük. Orada bir gün kaldıktan sonra eve gönderildik. Bir hafta sonra ise DEAŞ militanları evimize geldi ve elimizin kesildiği anın görüntülerini bize verdi."
"Yazı yazdığım, tüm işlerimi yaptığım sağ elim artık yok"
Elinin kesilmesinden sonra hayatının tamamen değiştiğini gözyaşları içinde anlatan Azad, "Yazı yazdığım, tüm işlerimi yaptığım sağ elim artık yok. Tek hayalim üniversite idi. Şimdi ise bu benim için çok zor. Çünkü ne yazık ki yazı yazabilecek durumda değilim. Psikolojik olarak çok ağır bir süreçten geçtim, intiharı dahi düşündüm. Ancak hayat her şeye rağmen devam ediyor." diye konuştu.
Ailesinin ısrarı üzerine evlendiğini söyleyen Azad, "Yakında bir çocuğum olacak. Eşim hayatımın her alanında bana yardımcı oluyor." dedi.
Öte yandan eli kesilen Muhammed Sultan Hasan isimli kardeş de köyde evlerini yenilemek isteyenlere yardım ederek ekmeğini kazanmaya çalıştığını ancak tek elle işinin hayli zor olduğunu ifade etti.
Muhammed, "Günde 12 saatten fazla çalışıyorum. Günlük kazancım ise sadece 5 dolar. Tek elle hayat oldukça zor. Yardım edilmesini bekliyoruz." diye konuştu.
dikGAZETE.com