Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı Genel Başkanı Olcay Kılavuz, 48 yıldır şehit veren bir hareket olduklarını belirterek "Hepimiz şehit adayıyız ama hiçbir oyunun içinde olmayız. Devlet, üniversitelerde gerekli önlemi alsın. Başka Fıratlar şehit olmasın" dedi.
İzmir Ege Üniversitesi kampüsünde ülkücü Fırat Çakıroğlu’nun bıçakla öldürülmesiyle ilgili davanın ikinci duruşmasında, iki sanığın ifadesi alınırken duruşma yarına ertelendi.
Ege Üniversitesi kampüsünde geçen Şubat ayında öldürülen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu davasının ikinci duruşması bugün saat 10.00’da İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Mahkeme heyeti, celsenin kapalı olarak yapılmasına karar verirken mahkeme salonuna sanık ve avukatlar dışında kimse alınmadı. Biri tutuklu 32 sanıklı duruşmada, 14 tutuksuz sanık hazır bulundu. Bugünkü duruşmada sanıklardan B.C. ve F.Y. ifade verdi. Mahkeme heyeti, iki kişinin ifadesinin ardından duruşmaya yarın 09.30’da devam edilmek üzere ara verdi.
"FIRAT DEFALARCA YETKİLİLERE ÇAĞRIDA BULUNDU"
Duruşma sonrası Ülkü Ocakları Kültür ve Eğitim Vakfı Genel Başkanı Olcay Kılavuz, adliye girişinde bekleyen yaklaşık 200 kişiye konuştu. Ege Üniversitesinde eğitim öğretim hayatını devam ettiren Fırat Çakıroğlu ve beraberindeki yüzlerce Türk gencinin öğretim hayatının devam ettiği dönem içerisinde ne insanlıkla alakası olan ne öğrencilikle alakası olan bağdan kaçmış canavarlarla defalarca sıkıntıyla karşı karşıya kaldığını belirten Kılavuz; ’’Sözde öğrenci özde dağ sırtlanı. Üniversitelerde bu canavarlar kimlik kontrolü yapmaktaydı. Eğitim hayatını engellemeye çalışmaktaydı. Rahmetli şehidimiz devletin bütün yetkililerine defalarca çağrıda bulundu. ’Mağdur ediliyoruz, rahatça okuyamıyoruz’ diye; üniversite yönetimi, emniyet ve devletin yetkililerine bu meseleye net şekilde yaptırım uygulamıyorlar diye başvurdu. Kardeşimiz dilekçeler topladı, basına açıklama yaptı ancak hiçbir şey çıkmadı’’ dedi.
BAŞKA FIRAT’LAR ŞEHİT OLMASIN
48 yıldır şehit veren hareket olduklarını ifade eden Olcay Kılavuz, şunları söyledi: "Binlerce şehidimiz var, hepsi vatan uğruna şehit oldu. Bayrağımız için, sancağımız için şehit oldular. Biz al bayrağa kan akıtmayı şeref sayarız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Biz hepimiz bir şehit adayıyız, ancak hiçbir oyunun içinde yer almayız. Sayın Cumhurbaşkanı ODTÜ’deki bir takım hadiselere sesini yükseltirken, kınarken niye ülkücü gençlik şehit edilirken bir cümle etmedin. Sayın Başbakan aynı şekilde birçok üniversite meselesiyle ilgili sesini yükseltirken neden Dumlupınar Üniversitesinde, Ege’de şehit edilen evlatlarımız için sesini niye çıkarmadın."
Devlet yetkililerini samimi olmaya çağıran Kılavuz, sözlerini şöyle tamamladı: "Ülküdaşlarımızın saçının bir teli, bu soysuzların alayına değişilmez. Ege Üniversitesine nasıl müdahale edilmediyse ODTÜ’de yapılanlara, Hacettepe’de yapılanlara yaptırım uygulanmıyor. Emniyet kapıda beklerken üniversitelerin içi yanıyor. Başka Fıratların şehit olmaması için devletin yetkilileri vazifelerini samimiyetle yapsın. Herkes üzerine düşeni yaptığında bu sorun yaşanmayacaktır. Biz, Türk adaletine, mahkeme heyetine güveniyoruz. Avukatlarımızın fedakarlık gösterdiklerine inanıyoruz. Bu canavarlar bizim nazarımızda hepsi yok olsa yine yüreğimiz soğumaz.’’
(İHA
İzmir Ege Üniversitesi kampüsünde ülkücü Fırat Çakıroğlu’nun bıçakla öldürülmesiyle ilgili davanın ikinci duruşmasında, iki sanığın ifadesi alınırken duruşma yarına ertelendi.
Ege Üniversitesi kampüsünde geçen Şubat ayında öldürülen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu davasının ikinci duruşması bugün saat 10.00’da İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde başladı. Mahkeme heyeti, celsenin kapalı olarak yapılmasına karar verirken mahkeme salonuna sanık ve avukatlar dışında kimse alınmadı. Biri tutuklu 32 sanıklı duruşmada, 14 tutuksuz sanık hazır bulundu. Bugünkü duruşmada sanıklardan B.C. ve F.Y. ifade verdi. Mahkeme heyeti, iki kişinin ifadesinin ardından duruşmaya yarın 09.30’da devam edilmek üzere ara verdi.
"FIRAT DEFALARCA YETKİLİLERE ÇAĞRIDA BULUNDU"
Duruşma sonrası Ülkü Ocakları Kültür ve Eğitim Vakfı Genel Başkanı Olcay Kılavuz, adliye girişinde bekleyen yaklaşık 200 kişiye konuştu. Ege Üniversitesinde eğitim öğretim hayatını devam ettiren Fırat Çakıroğlu ve beraberindeki yüzlerce Türk gencinin öğretim hayatının devam ettiği dönem içerisinde ne insanlıkla alakası olan ne öğrencilikle alakası olan bağdan kaçmış canavarlarla defalarca sıkıntıyla karşı karşıya kaldığını belirten Kılavuz; ’’Sözde öğrenci özde dağ sırtlanı. Üniversitelerde bu canavarlar kimlik kontrolü yapmaktaydı. Eğitim hayatını engellemeye çalışmaktaydı. Rahmetli şehidimiz devletin bütün yetkililerine defalarca çağrıda bulundu. ’Mağdur ediliyoruz, rahatça okuyamıyoruz’ diye; üniversite yönetimi, emniyet ve devletin yetkililerine bu meseleye net şekilde yaptırım uygulamıyorlar diye başvurdu. Kardeşimiz dilekçeler topladı, basına açıklama yaptı ancak hiçbir şey çıkmadı’’ dedi.
BAŞKA FIRAT’LAR ŞEHİT OLMASIN
48 yıldır şehit veren hareket olduklarını ifade eden Olcay Kılavuz, şunları söyledi: "Binlerce şehidimiz var, hepsi vatan uğruna şehit oldu. Bayrağımız için, sancağımız için şehit oldular. Biz al bayrağa kan akıtmayı şeref sayarız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Biz hepimiz bir şehit adayıyız, ancak hiçbir oyunun içinde yer almayız. Sayın Cumhurbaşkanı ODTÜ’deki bir takım hadiselere sesini yükseltirken, kınarken niye ülkücü gençlik şehit edilirken bir cümle etmedin. Sayın Başbakan aynı şekilde birçok üniversite meselesiyle ilgili sesini yükseltirken neden Dumlupınar Üniversitesinde, Ege’de şehit edilen evlatlarımız için sesini niye çıkarmadın."
Devlet yetkililerini samimi olmaya çağıran Kılavuz, sözlerini şöyle tamamladı: "Ülküdaşlarımızın saçının bir teli, bu soysuzların alayına değişilmez. Ege Üniversitesine nasıl müdahale edilmediyse ODTÜ’de yapılanlara, Hacettepe’de yapılanlara yaptırım uygulanmıyor. Emniyet kapıda beklerken üniversitelerin içi yanıyor. Başka Fıratların şehit olmaması için devletin yetkilileri vazifelerini samimiyetle yapsın. Herkes üzerine düşeni yaptığında bu sorun yaşanmayacaktır. Biz, Türk adaletine, mahkeme heyetine güveniyoruz. Avukatlarımızın fedakarlık gösterdiklerine inanıyoruz. Bu canavarlar bizim nazarımızda hepsi yok olsa yine yüreğimiz soğumaz.’’
(İHA
