Adana’da, kızları damatları tarafından öldürülen aileler, kadın cinayetlerinde sanıklara ceza indirimi yapılmaması ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi için eylem yaptı.
Eşi Halime Y.’yi kendisini aldattığından şüphelenip 7 Eylül 2014 tarihinde eşini elleriyle boğan Hasan Y.’nin (47) karar duruşması bugün 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanan şahıs, “Eşim erkekliğime hakaret etti, o yüzden boğdum” diyerek kendisini savunması üzerine mahkeme haksız tahrik indirimi uygulayarak cezayı 23 yıla indirdi. Sanığın duruşmada ağlayıp pişman olduğunu belirtmesi üzerine mahkeme cezasını ‘iyi hal’den 19 yıl 2 aya düşürdü.
Kıskançlık nedeniyle boşanma aşamasına geldiği eşi Mehmet Ç. tarafından 4.5 aylık hamileyken öldürülen Burcu Ç.’nin duruşması da 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla yargılanan Mehmet Ç.’nin karar duruşması 11 Mayıs’a ertelendi.
Duruşmaları, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyesi avukatlar da takip etti. Duruşmaların ardından Halime Y. ve Burcu Ç.’nin ailelerinin de bulunduğu grup basın açıklaması yapmak için İnönü Parkı’nda toplandı.
Tarsus-Adana-Gaziantep (TAG) Otoyolu batı çıkışı yakınlarında ayrıldığı eşi tarafından tabancayla vurularak öldürülen Semire Balık (47) ile kızı Ayşe Işık’ın (23) da ailesi basın açıklamasına katıldı.
İndirim değil, ağırlaştırılmış müebbet istediklerini belirten Halime Y.’nin annesi Aliye İnal, ceza indirimi için kızına iftira atıldığını ileri sürdü. Hakim ve savcılara seslenen İnal, kadın cinayeti işleyenlerin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almasını istedi. Halime Y.’nin babası Yakup İnal ise damadının, kızını kumar parası vermediği için öldürdüğünü öne sürdü.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcilerinden Fikriye Yılmaz ise "Artık kadın katillerine indirim verilmesini kabul etmiyoruz" diye konuştu. Kadınlar için adalet istediklerini söyleyen Yılmaz, “Meclis sesimizi duysun. Kadın katillerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının yasalaşmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Burcu Ç.’nin annesi Songül Özbek de hamileyken öldürülen kızının şu an öksüz 4 yaşında bir çocuğu olduğunu ve 7 aydır kendisinin baktığını dile getirdi. Adalet istediğini söyleyen Özbek, “Bu dünyada hesabını soramazsam, öbür dünyada soracağım” diyerek tepki gösterdi.
Semire Balık’ın annesi Lamia Balık ise, kızının boşandığı eşi tarafından ‘mal paylaşımı’ nedeniyle öldürüldüğünü söyledi. Kızının her gün tehdit aldığını ve korkudan eve gidemediğini anlatan Balık, “Köye götürdü, öldürdü, otobana attı adını kötü çıkarıp iftiralarda bulundu. Hayatta kabul etmiyorum bu lekeyi. Katili yakalayın, bırakmayın. Elini kolunu sallayarak geziyor” şeklinde konuştu.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu temsilcilerinden Elif Karan da, savcının mütalaasında ağırlaştırılmış müebbet cezasının yer aldığı ve hiçbir gerekçenin indirim sebebi sayılamayacağını ifade etti. Savcının aldatmanın sadece boşanma sebebi olabileceğini belirttiğini anlatan Karan, “Ancak davada öyle olmadı. Tüm erkekler de karısı aldatıyor, hakaret etti deyip kadınları öldürebilir. Meclise, sorumlu bakan ve devlet yetkililerine, hakim savcılara sesleniyoruz. Bu yasa çıkarılmak zorunda. Yasa çıkana kadar da tüm hakim, savcıların kadın cinayetlerini toplumsal bir sorun olduğunun farkına varmaları gerekiyor. Uyguladıkları her indirimle başka bir kadının hayatının elinden alınması için bir neden verdiklerinin farkında olmaları gerekiyor. Kadın cinayetlerini durdurmak mümkün, bunun çözümü de ağır cezaların verilmesi. İndirim uygulanmaması” diye konuştu.
Konuşmaların ardından bir süre slogan atan grup olaysız dağıldı.
(İHA)