CumhurbaÅŸkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Bosna Hersek Devlet BaÅŸkanlığı Konseyi'nin himayesinde, Bosna Bank International (BBI) ile Ä°slam Kalkınma Bankası (IDB) tarafından Bosna Hersek Parlamento binasında düzenlenen Saraybosna Ä°ÅŸ Forumu 10. Toplantısı'nda yaptığı konuÅŸmada, forum vesilesiyle kardeÅŸ ülke Bosna Hersek’te olmaktan büyük memnuniyet duyduÄŸunu belirtti.
Acı günleri geride bırakarak barış ve güvenliÄŸin sembol ÅŸehri haline gelen Saraybosna'nın ekonomik ve mali projelerin odağı olma yolunda emin adımlarla ilerlediÄŸini anlatan Oktay, Bosna Hersek'in GüneydoÄŸu Avrupa'nın cazibe merkezi ve yatırımcılar için bir marka olma yolunda da ciddi mesafe aldığını ifade etti.
Bölgenin kalkınma mücadelesine ve Saraybosna Ä°ÅŸ Forumu'nun hem kuruluÅŸu hem de geliÅŸerek devam etmesine gönülden katkı veren Türkiye CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan'ın selam ve baÅŸarı dileklerini katılımcılara ileten Oktay, baÅŸlangıcından bu yana forumun, GüneydoÄŸu Avrupa'da fikir ve tecrübe paylaşımı açısından önemli bir platform haline gelmesinin gurur verici olduÄŸunu vurguladı.
"Saraybosna'yı ekonomik ve mali projelerin odağı yapmamızın zamanı"Oktay, Saraybosna Ä°ÅŸ Forumu'nun yatırımcıların Bosna Hersekli iÅŸ insanlarıyla doÄŸrudan iletiÅŸim kurmasını saÄŸlayan ve GüneydoÄŸu Avrupa bölgesine yabancı sermaye akışını temin eden önemli bir etkinlik olduÄŸunu kaydetti.
Ä°ÅŸ forumunu sürdürülebilir hale getiren Bosna Hersek üst yönetiminin gayretlerinin takdire ÅŸayan olduÄŸunu belirten Oktay, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:
"Türkiye olarak, bu toplantının yeni iÅŸ birliklerine ve yatırım ortaklıklarına vesile olacağına inancımız tamdır. Saraybosna'nın, geçmiÅŸteki acı tecrübelerin sonrasında barış ve güvenliÄŸin sembolü olduÄŸunu ifade etmiÅŸtim. Åžimdi ise Saraybosna'yı ekonomik ve mali projelerin odağı yapmamızın zamanı gelmiÅŸtir. Bölgeye yapılacak yatırımların, Saraybosna'yı bir kapı, bir ana rota olarak görmeleri önem taşımaktadır. Bosna Hersek'in büyük kaynaklara ve potansiyele sahip olduÄŸunu, GüneydoÄŸu Avrupa'da eÅŸsiz bir coÄŸrafi konumu bulunduÄŸunu biliyoruz. Bütün bu potansiyelden en iyi ÅŸekilde yararlanmak için hep birlikte gayret göstermeliyiz. Bosna Hersek'in bugün ihtiyaç duyduÄŸu esas unsur, birlik, beraberlik ve daha çok yatırımdır. Yatırımlarla istihdam imkanı artacak, sürdürülebilir ekonomik büyüme ve kalkınma saÄŸlanacaktır. Bu sayede bölgede özellikle genç nüfusa istihdam alanı oluÅŸturulabilecek ve bölgenin en önemli sorunlarından biri olan beyin göçünün önüne geçilebilecektir."
Fuat Oktay, ekonomik geliÅŸmenin bölgede barış içinde bir arada yaÅŸamanın en önemli yapı taşı olduÄŸunu vurguladı.
"Bir istikrar projesi olarak Saraybosna-Belgrad Otoyolu projesini ortaya koyduk"Aynı ÅŸekilde, siyasi istikrar ve hukukun üstünlüÄŸü de ekonomik geliÅŸmenin ön ÅŸartı olduÄŸuna iÅŸret eden Oktay, Bosna Hersek'teki siyasi uzlaşı kültürü geliÅŸtikçe, ülkenin yatırımcılar için çok daha cazip bir hedef haline geleceÄŸinin aÅŸikar olduÄŸunu kaydetti.
Önceliklerinin bölgedeki tüm aktörlerin ortak çıkarlar ve deÄŸerler temelinde, gelecek sınamaların çözümünde birlikte rol almasının saÄŸlanması olduÄŸuna deÄŸinen Oktay, ÅŸunları söyledi:
"Bunun bölgesel iÅŸ birliÄŸi ve diyaloÄŸun artırılarak gerçekleÅŸtirilebileceÄŸinin farkındayız. Bölgesel barış ve istikrarın korunması için siyasi alandaki diyalogumuzu güçlendirmeli, daha fazla ekonomik karşılıklı bağımlılık oluÅŸturmalı, halklarımız arasındaki sosyo-kültürel etkileÅŸimi ilerletmeliyiz. 'Tek Bölge Tek Ekonomi' vizyonunu gerçekleÅŸtirmek için gerek ikili gerek çok taraflı platformlarda elimizden gelen gayreti göstermeliyiz. Biz bu anlayışla, ortak bölgemiz olan GüneydoÄŸu Avrupa'da, bir istikrar projesi olarak Saraybosna-Belgrad Otoyolu projesini ortaya koyduk. Bu projeye gerek Bosna Hersek'ten, gerek Sırbistan’dan gösterilen teveccühten dolayı mutluluk duyuyoruz. Tamamlandığında, bir kalkınma ve istikrar yolu olmasını ümit ediyoruz. GüneydoÄŸu Avrupa Ä°ÅŸbirliÄŸi Süreci'ne olan desteÄŸimiz ile öncülük yaptığımız Türkiye-Bosna Hersek-Sırbistan ve Türkiye-Bosna Hersek-Hırvatistan üçlü mekanizmaları da bu anlayışımızın ürünleridir."
Oktay, Türkiye'nin sahip olduÄŸu genç ve nitelikli iÅŸ gücü kaynakları, iç pazar kapasitesi, geliÅŸen altyapısı, disiplinli finans sektörü ve rekabetçi özel sektörüyle bölgede ve dünyada önemli bir ekonomik aktör haline geldiÄŸini vurguladı.
"Önümüzde 4,5 yıllık kesintisiz bir icraat dönemi bulunmaktadır"2018 yılında dünyada en çok insani yardım yapan ülke olan Türkiye'nin aynı zamanda insani ve vicdani dış politika düsturu çerçevesinde, topraklarında 4,6 milyonu aÅŸkın göçmeni barındırdığını anlatan Oktay, ÅŸunları söyledi:
"Yerel seçimleri geride bıraktık. Önümüzde 4,5 yıllık kesintisiz bir icraat dönemi bulunmaktadır. Bu süreçte istikrar ve kalkınma ivmemizi hızlandırarak bölgede güvenli bir liman ve dostlarının daima yanında olan güçlü Türkiye olmaya devam edeceÄŸiz. Bosna Hersek'in kalkınması, büyümesi ve Avrupa-Atlantik kurumlarıyla bütünleÅŸmesi baÅŸta olmak üzere ihtiyaç duyulan alanlarda Bosna Hersek'in yanında olmayı da sürdüreceÄŸiz. Köklü tarihi ve kültürel baÄŸlara dayanan bu iliÅŸkilerimizin ticari ve ekonomik alanda karşılığını daha fazla bulması ortak beklentimizdir. Türkiye, Bosna Hersek'in ve bölgenin ekonomik kalkınmasına zemin hazırlayacak büyük ölçekli altyapı projelerinde de gereken katkıyı yapmaya hazırdır. Bu çerçevede uluslararası alanda kendisini ispatlamış ve ülkemizdeki devasa projeleri üstlenen firmalarımızla otoyol, havaalanı, hidro ve termik elektrik santralleri, telekomünikasyon gibi alanlarda bölge ülkeleriyle birlikte projeler yürütmeye hazır olduÄŸumuzu ifade etmek isterim."
Oktay, bölgenin kalkınmasında bankacılığın da önemli bir rolü olduÄŸunu, 1997'de Bosna Hersek'te faaliyetlerine baÅŸlayan Ziraat Bankası Bosna Hersek'in ülkenin çeÅŸitli ÅŸehirlerinde bulunan 30'u aÅŸkın ÅŸube ağıyla bölgeye hizmet verdiÄŸini belirtti.
SavaÅŸ sırasında yerinden edilen kiÅŸilerin geri dönüÅŸlerinin teÅŸviki için küçük ve orta ölçekli ekonomik yatırımlarda kullandırılmak üzere 100 milyon avro tutarında düÅŸük faizli kredi paketinin 2012'de gerçekleÅŸen Saraybosna Ä°ÅŸ Forumu vesilesiyle yatırımcıların kullanımına sunulduÄŸunu anımsatan Oktay, bunların yanı sıra, Türk Hava Yollarının sunduÄŸu uygun baÄŸlantı destinasyon ağıyla bölgeye ulaşım ağının güçlendirilmesine olan katkısının gurur verici olduÄŸunu ifade etti.
"Balkanlar'daki kültürel emanetlere sahip çıkıyoruz"Türkiye'nin bölgeye saÄŸladığı katkının elbette yalnızca ticaret, yatırım, altyapı ve bankacılıktan ibaret olmadığını belirten Oktay, konuÅŸmasını ÅŸöyle sürdürdü:
"Gönül coÄŸrafyamızın en güzide bölgelerinden biri olan Balkanlar'daki kültürel emanetlere sahip çıkıyor, Türkiye'nin güzide kurumları TÄ°KA, Kızılay, Maarif Vakfı ve Yunus Emre Enstitüsü vasıtasıyla bu verimli toprakları ihya ediyoruz. SaÄŸlanan tüm imkanlar da dahil edildiÄŸinde, ülkemizin son 10 yılda bölgeye yaptığı kalkınma yardımı miktarı 1 milyar avroyu bulmaktadır. Temennimiz, bölgedeki tüm aktörlerin ortak çıkarlar ve deÄŸerler temelinde birleÅŸerek sorunların çözümünde birlikte rol alması ve barışın ve istikrarın sürdürülebilir hale getirilmesidir. Bunun bölgesel iÅŸ birliÄŸinin artırılarak gerçekleÅŸtirilebileceÄŸinin bilincindeyiz. Bu çerçevede Türkiye olarak gerek ikili gerek çok taraflı platformlarda elimizden gelen gayreti gösterdik, göstermeye de devam ediyoruz."
Oktay, Bosna Hersek'in sahip olduÄŸu kaynaklar, potansiyel ve coÄŸrafi konumunun en iyi ÅŸekilde deÄŸerlendirilmesi için hep birlikte gayret gösterilmesi gerektiÄŸini kaydetti.
"Avrupa'nın kalbinde, tüm vatandaÅŸların barış ve uyum içinde yaÅŸadığı, istikrarlı ve ekonomik kalkınmaya uygun iklime sahip bir Saraybosna için bundan sonra da kardeÅŸ Bosna Hersek halkının yanında olmaya devam edeceÄŸiz." diyen Oktay, ÅŸu deÄŸerlendirmeyi yaptı:
"Saraybosna Ä°ÅŸ Forumu'nun bölgede ekonomik ve ticari iliÅŸkilere güçlü bir ivme saÄŸlamasını temenni ediyorum. Saraybosna Ä°ÅŸ Forumu'nun organizasyonunda emeÄŸi geçen herkese ve bize en iyi ÅŸekilde ev sahipliÄŸi yapan Bosna Hersekli dostlarımıza bir kez daha teÅŸekkür ediyorum. Forumun kalan oturumlarında geçmiÅŸte olduÄŸu gibi birçok deÄŸerli projenin ele alınacağına ve bunların bölgede ihtiyaç duyulan ekonomik kalkınmaya vesile olacağına yürekten inanıyorum. Bu anlayışla Türkiye'nin baÅŸta Bosna Hersek olmak üzere, GüneydoÄŸu Avrupa coÄŸrafyasının ekonomik potansiyelini gerçekleÅŸtirme yolunda daima yanında olduÄŸunu vurgulamak istiyorum."