Ankara
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfınca (SETA) düzenlenen "15 Temmuz Sonrası Türkiye Sempozyumu"nda konuşan Oktay, 15 Temmuz'un, milletin istiklaline ve istikbaline canı pahasına sahip çıktığı gün olduğunu hatırlattı.
Oktay, 15 Temmuz'un tıpkı Milli Mücadele'de olduğu gibi Türk milletinin omuz omuza kıyamı, topyekun dirilişi ve şahlanışı olduğunu belirterek, "Milletimiz, Türkiye'ye diz çöktürmeye çalışanlara karşı tarihi bir ders vermiştir." dedi.
FETÖ'cü hain teröristlerin milletin süngüsünü millete doğrultarak, uçaklardan Meclis'e bombalar yağdırdığını ifade eden Oktay, "Bu milletin korkacağını, saklanacağını sandılar. Bu millet korkmaz, bu millet sinmez." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi hayatının her döneminde, her türlü vesayetin karşısında sarsılmaz bir kale gibi durduğunun altını çizen Oktay, şunları söyledi:
"O gece sokağa çıkan her bir vatandaşımız bu hayasızca akını durdurmak için gövdesini siper etmiş, her biri yürüyen İstiklal Marşı'na dönüşmüştür. 15 Temmuz gecesi meydanlarda, sokaklarda liderinin çağrısıyla şehadete koşan milyonlar vardı.
Sayın Cumhurbaşkanımız da hatırlayın, havalimanına inişinden itibaren milletimizle omuz omuzaydı, darbeci hainlere karşı dimdik ayaktaydı. Milletvekillerimiz, FETÖ'cü teröristlerin ihanet saçan bombalarının hedefi olan Türkiye Büyük Millet Meclisimizdeydi."
"O milli yürekleri unutmamız mevzu bahis olamaz"
15 Temmuz gecesi Çankaya'da, Başbakanlıkta olduklarını hatırlatan Fuat Oktay, orada ilk kriz merkezini kurduklarını anımsattı.
Oktay, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la irtibat sağlanması, TBMM'nin açılması dahil pek çok dönüm noktası niteliğinde kararın, kriz merkezinde alındığını belirterek, silah ve bomba sesleri gecenin karanlığını delerken bu hain darbe girişimini millet ile omuz omuza püskürttüklerini dile getirdi.
"O milli yürekleri unutmamız mevzu bahis olamaz." diyen Oktay, FETÖ'nün hain darbe girişiminde şehit olan tüm kahramanlara Allah'tan rahmet, vatan sevdasıyla darbecilerin karşısına dikilen her bir gaziye sağlıklı bir ömür diledi.
Oktay, şehitlerin aziz hatıralarını unutmadıklarını, o gece "bekle gör" taktiği uygulayanları, kaçanları, televizyon başında seyredenleri de unutmadıklarının altını çizerek, şöyle devam etti:
"Demokrasiden yana tavır almak yerine terörün sözcülüğünü yapanları da o gece gördük. Hain kalkışmayı fırsat bilip güney sınırımıza yığınak yaptılar, Diyarbakır'da saldırıya hazırlandılar, bunları yaşadık.
İçerde ve dışarda kasıtlı olarak yapılan yalan haberlere de hep birlikte şahit olduk. Milletimiz, kimin cesaretten, kimin esaretten yana olduğunu çok net görmüş, anlamıştır. İşte 15 Temmuz sonrası siyaseti, güvenlik konularını ve dış politikayı şekillendiren bu gerçek olmuştur.
Tıpkı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi 7 Ağustos günü Yenikapı'da 'Türkiye Geçilmez' diyen her kesimden vatandaşımızın katılımıyla, tarihi bir dayanışma tablosu ortaya koyduk.
Bu dayanışma tablosunun siyasi alandaki tezahürü ise Cumhur İttifakı olmuştur. Cumhur İttifakı olarak Türkiye'nin demokratikleşmesi ve Türk demokrasisine vurulan vesayet prangalarının kırılması yönünde tarihi adımlar attık, atmaya da devam ediyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçişimiz bu adımlardan birisidir."
"FETÖ ile mücadeleyi her alanda kararlılıkla sürdürüyoruz"
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile millet iradesinin vesayet karşısında gücünün arttığına ve istikrarsız hükümetler döneminin sona erdiğine işaret eden Oktay, FETÖ'cülerin sızdığı askeri eğitim kurumlarının düzenlenmesi, Jandarma Genel Komutanlığı ile Sahil Güvenliğin İçişleri Bakanlığına bağlanması gibi sivilleşme yönünde yapısal reformlar gerçekleştirildiğini anlattı.
Sistemlerin kendilerini geliştirerek olgunlaştıracağını söyleyen Oktay, 4 yıldır uygulamada olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin de eksikliklerini tamamlayarak, gelişerek olgunlaşacağını belirtti.
Başta hain FETÖ olmak üzere tüm terör örgütleriyle her alanda mücadele verdiklerini, mücadeleye daha sıkı şekilde dört elle sarıldıklarını ve bu mücadeleyi bugün de kararlılıkla sürdürdüklerini ifade eden Oktay, şunları söyledi:
"FETÖ hain terör örgütünün, mahrem yapılanmalarına yönelik operasyonlar ile örgüt kadrolarına ağır darbe vurulmuş, örgütün finans kaynakları büyük oranda kurutulmuştur.
Örgüt üyelerinin yurt dışına kaçış çabaları büyük oranda engellenmiş, yeniden yapılanma çabaları deşifre edilerek faaliyetleri sonuçsuz bırakılmıştır.
Adalet mekanizmamız, 15 Temmuz gecesi dahil hemen harekete geçmiş ve gerekli yargısal işlemler tesis edilmiştir. Yargı organımız bu mücadeleyi büyük bir fedakarlıkla yürütürken bir yandan da tespit ettiği örgüt üyelerini kendi içinden ivedilikle uzaklaştırmıştır.
Güvenlik güçlerimizin ve istihbarat teşkilatımızın titiz çalışmaları ile kendini gizleyen kripto FETÖ'cülerin önemli bir kısmı belirlenerek kamu bünyesinden temizlenmiştir."
"Kararlılığımızı her platformda açıkça ifade etmekteyiz"
Fuat Oktay, 100'ün üzerinde FETÖ üyesinin saklandıkları ülkelerden Türkiye'ye getirilerek adalete teslim edildiğini anımsatarak, silahlı kuvvetler ve kurumların içine sızmış örgüt mensuplarının temizlenmesiyle birlikte yurt içinde ve yurt dışında art arda büyük başarılar kazanıldığını vurguladı.
Suriye, Libya, Azerbaycan, Karabağ, Doğu Akdeniz ve Rusya-Ukrayna krizi gibi birçok alanda stratejik kazanımlar sağlandığının altını çizen Oktay, 20 ülkede 234 FETÖ iltisaklı okulun kapatılıp Maarif Vakfı'na devredildiğini söyledi.
"Nerede saklanırsa saklansın, kimlere ve hangi ülkeye güvenirse güvensin son FETÖ'cüye kadar bu hain teröristlerin kökünü kazıyacağız." diyen Oktay, PKK ile mücadelede hem Suriye hem Irak'ın kuzeyinin terörden arındırılması ve güvenliği için adım atmaktan da çekinmediklerini söyledi.
Oktay, şunları kaydetti:
"Mücadelemizi, terörü ülkemiz, bölgemiz ve tüm insanlık için bir tehdit unsuru olmaktan çıkarana kadar, sonuna kadar sürdürmekte kararlıyız. Kararlılığımızı her platformda açıkça ifade etmekteyiz. Bu şer şebekeleri sadece Türkiye için değil bulunduğu her ülke için tehdittir.
Örgütleri farklı saiklerle kullanışlı görerek besleyenler, yarın mutlak şekilde muzdarip olacaktır. Daha geçtiğimiz hafta Sayın Cumhurbaşkanımızın NATO'da gösterdiği güçlü irade ile terörle mücadele konusunda önemli bir aşama kaydedilmiştir.
PKK/YPG ile birlikte FETÖ'nün birer terör örgütü olduğu uluslararası alanda tescillenmiştir. Böylece terör örgütlerinin propaganda ve finansmanının engellenmesi, eleman devşirmelerinin önüne geçilmesi ve örgüt üyelerinin adalete teslim edilmesi yönünde hedeflerimize ulaşmamız kolaylaşacaktır.
Dünyanın neresinde olursa olsun ülkemize ihanet edenlerden tek tek hesap soracağız. Tek bir şehidimizin kanını, tek bir gazimizin ahını yerde bırakmayacağız.
Hem Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin sağladığı hız ve esneklik hem de milli olmayan unsurların kurumlarımızdan temizlenmesiyle siyasette, güvenlikte ve dış politikada istikrarlı başarılar elde etmeye devam edeceğiz. Ekonomide karşı karşıya kaldığımız sorunların farkındayız.
Nasıl vesayetleri tarihe gömüp terörle mücadelede zaferler kazandıysak ekonomideki sorunları de çözecek olan bizleriz. Cumhurbaşkanımız liderliğinde bölgesinde lider, dünyada söz sahibi olan bir Türkiye olarak yolumuza devam edeceğiz. Bu kapsamda, sempozyumda mutlaka daha derin analizler de yapılacaktır, sempozyumun sonuçlarından da faydalanıyor olacağız."
"Teröre terör, teröriste terörist diyemeyenleri bu millet görüyor"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, bu mücadelenin sadece terör örgütleriyle değil aynı zamanda terörün içerde ve dışardaki uzantılarına yönelik olduğuna işaret ederek, ne yazık ki ülkede terör örgütleriyle kol kola giren bir muhalefet yapısı olduğunu belirtti.
Bu milletin, 15 Temmuz gecesi Kılıçdaroğlu'nun televizyonun karşısında kahvesini yudumladığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ise milletin istikbali için ölümüne mücadele verdiğini iyi bildiklerine dikkati çeken Oktay, "Bir gün biri Gazi Meclisimizde bu örgüt üyelerinin ailelerini ağırlıyor, ertesi gün bir diğeri çıkıp FETÖ'cülere af vaadinde bulunuyor." dedi.
Oktay, konuşmasını şöyle tamamladı:
"6+1'lik masanın, artık kaçsa biz de şaşırdık, kapalı kapılar ardında yaptıkları pazarlıklar, bu örgütlerin kuklacıları ile kurdukları tezgahlar da cabası. Teröre terör, teröriste terörist diyemeyenleri bu millet görüyor.
15 Temmuz'da zuhur eden yiğitlik ve dayanışma ruhu, terörle arasına mesafe koyamayanları içinde tutmaz. Yüzlerine hangi maskeyi takarlarsa taksınlar, gizli ittifaklarını hangi kılıfa koyarlarsa koysunlar milletimizi kandıramazlar.
Ekmeğini yediği toprağa ihanet eden hainler ve bu hainlerin maşaları, milletimizin teveccühünü asla kazanamayacaklardır. Hain FETÖ başta olmak üzere milli duruşun karşısında yer alan örgüt ve yapılarla irtibatlı herkesi buradan bir kez daha uyarıyorum, darbeler, vesayetler devri bitmiştir.
Güvendiğiniz dağlara kar yağalı çok oldu. Rotanızı milletten yana, ülkemizin çıkarlarından yana çevirmekten başka yolunuz yok. Aksi bir çizgi izleyenler, milletin vicdanında sonsuza dek mahkum olacaktır.
Biz, üzerimize ister 15 Temmuz gibi, 12 Eylül gibi silahla ihanetle gelsinler, ister 28 Şubat gibi post-modern maskelerle gelsinler, ister taşeron örgütlerle gelsinler her türlü saldırı karşısında milletimizle dimdik ayakta kalmaya devam edeceğiz. Allah bu millete bir daha 15 Temmuzlar yaşatmasın."
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com