MİT'in Kosova'daki operasyonu ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Milli İstihbarat Teşkilatımız, Kosova'da yaptığı operasyonla 6 tane bunların(FETÖ) Balkanlardaki en üst düzey yöneticilerini paketlediler getirdiler ama üzüntüm var. Nedir üzüntüm? Kosova'nın Başbakanı tuttu, istihbaratın başındaki kişiyle İçişleri Bakanı'nı görevden aldı. Ben tabii şimdi soruyorum, 'Ey Kosova'nın Başbakanı. Kimin talimatıyla sen böyle bir adımı attın. Ne zamandan beri Türkiye Cumhuriyeti'ne darbe yapmaya gayret edenleri korumaya başladın? Sen ki o Kosova'yı dünyada ikinci sırada, saat bile yok. Amerika bir, ikinci sırada biz tanıdık o Kosova'yı. Senin bundan haberin yok mu? Kosova'yı bir kardeş olarak bağrına basan Türkiye'ye darbe girişiminde bulunan bu adamları sen koynunda nasıl beslersin, bunun hesabını sen de vereceksin ve benim Kosovalı kardeşlerim senin gibi Başbakan"a da prim vermez. Benim Kosovalı kardeşlerim, tanıdığım bildiğim Kosovalılar sana bunun hesabını soracaktır, ben bunu da biliyorum. Öyle uzaktan kumandayla siyaset yapılmaz. Uzaktan kumandayla siyaset yapanlar, aynen yine uzaktan kumandayla o siyasette de evet, miadını doldururlar."
Türkiye'nin aba altından sopa göstermelerle, tehdit kokan beyanatlarla, proje ürünü terör örgütleriyle kirli ittifaklarla dize getirilemeyecek bir ülke olduğunu 4-5 yılda defalarca ispatladıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "15 Temmuz gibi bir ihanetin dahi üstesinden gelebilen, bu ülkeyi Allah'ın izniyle, durduracak bir güç tanımıyoruz. İnşallah, 2023 hedeflerimize tamamen ulaştığımızda gücümüzü katlamış olacağız." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan devamla şimdi Pensilvanya'ya kaçanın da acayip şekilde telaşta olduğunu vurgulayarak, " 'Akıbetim ne olacak?' diye merak ediyor. Kosova'dakilerin akıbeti ne olduysa senin de akıbetin o olacak. Sen yine beddua seanslarına çık, beddua seanslarından uzun adama salla, yolla. Benim Allah'ım var, senin neyin var bilemem. Biz bu milletin dualarıyla ayaktayız. Öyle zannediyorum ki sen Hansların, Corçların dualarıyla ayakta kalmaya çalışıyorsun, farkımız bu. Bu mücadele öyle sıradan bir mücadele değil. Sen bu ümmeti böldün, bu milleti parçaladın. Dolayısıyla bu ümmeti bu milleti parçalayanlara bu milletin ahı, bu ümmetin ahı er veya geç Allah'ın izniyle tutacaktır." şeklinde konuştu.
................................
Haberliyorum
Kosava vakasında gelinen durumda ister istemez insanın aklına da şüpheli dalgalar oluşturup beynimizin çeperlerine vurup duruyor! Nasıl mı?
Haber medyaya ilk yansıdığında herşey olmuş bitmiş fetöcüler yakalanmış ülkeye getirilmiş yarın mahkeme olacak tadında haberler.. Diyeceksiniz ki ne var bunda? Ama işte durum böyle değil! tam bu sırada şüpheli dalgalar ardı ardına geliyor:
- Bu haberi kim alelacele sevis yaptı?
- Bu haberin zamanlamasını nasıl ve kimler belirlendi?
- MIT bu tür işleri iş tamamlanmadan medyaya servis edecek kadar acemi mi? (Asla!)
- Yoksaa birileri Fetöcülerin Türkiye'ye getirmemek adına mı haberi önceden önceye sevinçle(!) servis etti?
Bunlar sadece beynimizde dolaşan deli dalgalar......
dikGAZETE.com / Mustafa Sarıkaya