İstanbul
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Vahdettin Köşkü'nden canlı bağlantıyla katıldığı Kuzey Marmara Otoyolu 5. Kesim Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, sözlerine, Kuzey Marmara Otoyolu Gebze-İzmit kesiminin hayırlı olmasını dileyerek başladı.
Kuzey Marmara Otoyolu'nun İstanbul'un batıdaki en uç noktasından başlayıp, şehri baştan sona katederek Kocaeli ve Sakarya'ya kadar uzanan 400 kilometre uzunluğundaki büyük bir proje olduğunu aktaran Erdoğan, otoyolun inşaatı biten kesimlerini 2016'dan beri peyderpey hizmete açtıklarını söyledi.
Erdoğan, son olarak mart ayında Kınalı-Çatalca kesiminin açılış törenini gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, Gebze-İzmit arasının bağlantı yollarıyla birlikte 57 kilometreyi aşan uzunluğuyla bu projenin en önemli güzergahlarından biri olduğunu aktardı.
Bu bölümün dahi tek başına viyadükleri, tünelleri, köprüleri, kavşakları, üst ve alt geçitleriyle iftihar verici bir eser olduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Mesela güzergah üzerindeki T2 Tüneli, 4 bin 200 metrelik mesafesiyle ülkemizin en uzun otoyol tüneli unvanına sahiptir. Bilindiği gibi Kuzey Marmara Otoyolu ülkemizin insan ve araç trafiğinin en yoğun olduğu bölgede inşa edildi.
Boğaz trafiğinin rahatlatılmasında bu otoyolun bir parçası olan Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nün önemli katkısı vardır. İstanbul-İzmir Otoyolu, Osmangazi Köprüsü ile birlikte bölgede hizmete sunduğumuz bir diğer önemli eserdir.
Dikkat ederseniz yol 2 çarpı 4'tür, yani dört gidiş, dört geliştir. Her zaman söylüyorum, yol medeniyettir.
Eğer bu şekilde yolları olmayan ülke durumundaysanız medeni olmaktan bahsedemezsiniz. Ama bu şekilde yollara, viyadüklere, tünellere sahipseniz işte o zaman medeniyet yarışında sizi kimse kolay kolay yakalayamaz.
İnşallah 1915 Çanakkale Köprüsü'nün de içinde olduğu Kınalı-Tekirdağ-Çanakkale-Balıkesir projesini de tamamladığımızda Marmara'yı ve Batı Anadolu'yu otoyol ağıyla kuşatmış olacağız."
"Hizmete açılan bölüm TEM Otoyolu ve D100 Karayolundaki yükü de azaltacak"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün hizmete açtığımız Gebze-İzmit kesimi aynı zamanda TEM Otoyolu ve D100 Karayolundaki yükü de azaltacaktır. Tabii bu durum aynı zamanda İstanbul-Ankara güzergahının en sıkışık kesiminin rahatlaması anlamına geliyor.
Sakarya'ya kadar olan bölüm de bittiğinde artık bu bölgedeki sıkıntı tamamen giderilmiş olacaktır. Böylece özellikle bayram, yaz tatili, ara tatil gibi dönemlerde onlarca kilometre uzunluğa ulaşan araç trafiği tarihe karışacaktır." diye konuştu.
Yine bu güzergahın ülkeye yıllık katkısının zamandan 270 milyon lira, akaryakıttan 317 milyon lira, emisyon salınımın azalmasından 8 milyon lira olmak üzere 595 milyon lirayı bulacağını belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu eserin milletimize kazandırılmasında emeği geçen bakanlığımızı, kurumlarımızı, yüklenici firmaları, mühendisinden işçisine herkesi tebrik ediyorum.
Ülkeye ve millete hizmet yolculuğu son durağı olmayan, mesafe katettikçe çıtayı yükseltmek gereken heyecanı ve enerjiyi hep artırmak icap eden bir davadır. Yol, elektrik, içme suyu, atıksu gibi altyapı hizmetleriyle mimari eserler aynı zamanda medeniyet göstergesidir.
Eğitim, sağlık, kültür gibi medeniyet unsurları bu altyapı üzerinde yükselir."
"Asırlık uyanışımızı önlemeye çalışıyorlar"
Erdoğan, tarihin en başından bugüne kadar toplumların gelişmişlikleri ve insanlığa katkılarının geride bıraktıkları somut medeniyet ürünleriyle ölçüldüğünü kaydetti.
Erdoğan, dünyanın kadim medeniyetlerinin önemli bir kısmına ev sahipliği yapan Anadolu coğrafyasının bu bakımdan çok büyük zenginliğe sahip olduğunu vurgulayarak, böylesine büyük bir mirasın bugünkü emanetçileri olarak geleceğe bırakacak eserler ortaya koymanın gayreti içerisinde olduklarını söyledi.
Medeniyet mirasına katkıda bulunabilecek eserler ortaya koyabilmek için önce bunu yapacak siyasi, ekonomik ve toplumsal yapının inşa edilmesi gerektiğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin 2002 öncesindeki geri kalmışlığının nedenlerine baktığımızda sebebi darbeler ve vesayet olan istikrarsızlıkları görüyoruz. Yönümüzü geleceğe çevirmek yerine kendi iç sıkıntılarımıza, kavgalarımıza, çekişmelerimize odaklandığımızda enerjimizi ve vaktimizi heba ediyoruz.
Gözümüzü ufuktan ve ideallerimizden ayırmadığımızda ise millet olarak çok kısa sürede çok büyük başarılara imza atıyoruz. Biz 18 yıllık hükümetlerimiz döneminde Cumhuriyet tarihinin tamamında yapılanların 3 katı, 5 katı, 10 katı eseri işte bu sayede ülkemize kazandırdık."
Demokrasinin ve ekonominin gelişmesini aynı önemde görerek hem hak ve özgürlükleri genişlettiklerini hem de ülkenin 81 vilayetinin tamamının kalkındırıldığını anlatan Erdoğan, milleti özlemleriyle buluşturdukları için de bunca yıl hep ayakta kaldıklarını ve destek gördüklerini dile getirdi.
Erdoğan, bugün de milletin siyasetten, kendisini içi boş kavgalarla yoracak değil de geleceğini aydınlatacak, umutlarını güçlendirecek bir vizyon beklediğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Biz yaklaşık 10 yıl önce milletimizin huzuruna çıktığımızda birilerinin tek derdi bir kaç ay sonra yapılacak seçimlerdi.
Aradan geçen bunca zamana rağmen karşımızda hala ufku yapılacak ilk seçimleri geçemeyen bir siyaset anlayışı var.
Halbuki biz şimdiden 2023, 2053, 2071 Türkiyesi'ni inşa etmenin hazırlıklarına başladık.
Kendi ömrümüz vefa etmese bile bizden sonraki nesillere böyle bir vizyon bırakmayı, böyle bir ülke bırakmayı milletimize yaptığımız en büyük hizmetlerden biri olarak kabul ediyoruz.
Üstelik bunu sadece lafla, sadece söylemle, sadece retorikle yapmıyoruz. Somut icraatlarımızla bilfiil hayata geçiriyoruz.
Türkiye'yi bölgesel ve küresel bir güç haline getirmek için attığımız her adım bu vizyonun birer yapı taşıdır.
Suriye'den Libya'ya, Doğu Akdeniz'den Karadeniz'e kadar geniş bir alanda siyasi, askeri ve ekonomik olarak verdiğimiz mücadelenin başarıya ulaşması bu bakımdan hayati öneme sahiptir.
Ülkemizin siyasi ve ekonomik her adımını engelleme gayretlerinin gerisinde işte bu vizyon doğrultusundaki yürüyüşümüzü rayından çıkarma niyeti vardır.
Türkiye'yi yeniden kendi iç meseleleriyle boğuşan bir hale getirerek asırlık uyanışımızı önlemeye çalışıyorlar."
Milletin bu oyunu görerek 15 Temmuz başta olmak üzere maruz kalınan her saldırıda istiklaline ve istikbaline sahip çıkma iradesini ortaya koyduğunu ifade eden Erdoğan, bu iradenin nesilden nesile aktarılarak asırlarca milletin çimentosu olarak devam edeceğini söyledi.
"Salgının etkilerinin önemli bir kısmı geride bırakıldı"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişte yapılan büyük hizmetler ve geleceği kucaklayan vizyonların önemli olduğunu belirterek, insanların bugünkü sıkıntılarına çözüm bulmadan bu heyecanı muhafaza etmenin zor olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, Türkiye'nin son 7 yıldır maruz kaldığı kesintisiz saldırıların diğer alanlarla birlikte asıl ekonomiyi hedef aldığını, koronavirüs salgınıyla da böyle bir dönemde karşılaşıldığını kaydetti.
Salgının gelişmiş ülkelerden gelişmekte ve az gelişmiş ülkelere kadar tüm devletlerin ekonomileri üzerinde yıkıcı derecede olumsuz etkileri olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'nin tüm bu olumsuzluklardan en az etkilenen ülkeler arasında olduğunu kaydetti.
Salgın krizinin ilk günlerinden itibaren sosyal yardımlardan destek paketlerine kadar pek çok uygulamayla milletin yanında yer aldıklarını dile getiren Erdoğan, 35 milyar liralık bir kaynağı karşılıksız olarak milletin istifadesine sunduklarını anlattı.
Erdoğan, asıl olanın reel ekonomiyi ayakta tutmak olduğunu bildiklerini ifade ederek, yılın ilk çeyreğinde büyürken ikinci çeyrekte beklendiği gibi bir daralmayla karşı karşıya kalındığını aktardı.
Yılın üçüncü çeyreğinde ise üretmeye devam ederek salgının etkilerinin önemli bir kısmının geride bırakıldığını belirten Erdoğan, "Ekonomik gidişatın habercisi olan ölçü göstergeler sadece ikinci çeyreğe göre değil geçen senenin bile üzerinde olumlu gelişmelere işaret ediyor.
İmalat, satın alma yöneticileri endeksi son üç aydır eşik değer olan 50'nin üzerinde seyrediyor. Hatta ağustos ayındaki 54,3'lük değerle Amerika'yı, Almanya'yı, Fransa'yı, Euro bölgesinin tamamını, Güney Kore'yi geride bıraktık.
İmalat sanayi üretiminde nisan ve mayıs ayındaki gerilemeye rağmen yıllık yüzde 5,1 düzeyinde gerçekleşen artış oldukça memnun edici bir gelişmedir." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, haziranda yıllık yüzde 11,6 artan toplam ciro endeksinin de temmuzda yüzde 20'nin üzerinde yükseldiğini anlatarak, talepteki yönelimin göstergelerinden olan perakende satış hacminin de temmuzda aylık 9,5, yıllıkta yüzde 11,9 artığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sağladığımız uygun finansman imkanlarının etkisiyle, konut ve otomobilde rekorlar ardı ardına geliyor.
Konut satışında temmuz ayında Türkiye genelinde şimdiye kadarki en yüksek seviye olan 230 bin rakamına ulaştık.
Ağustos ayındaki konut satışları da bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 54 artarak 170 bini buldu." diye konuştu.
Erdoğan, ağustosta otomobil üretimin yıllık yüzde 44,5 artarken otomobil satışlarının ise geçen seneki seviyesini ikiye katladığını belirtti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com