Cumhurbaşkanı Erdoğan: Amerika yine hüsrana uğradı

RÄ°ZE (AA) - CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Anadolu Yayıncıları BirliÄŸinin 24 TV-360'ta canlı yayınlanan programda gündeme iliÅŸkin deÄŸerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı

Gelen son dakika bilgisi üzerine, BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) Genel Kurulunda, Filistin halkı için koruma talep eden karar tasarısının kabul edilmesini deÄŸerlendiren ErdoÄŸan, "Filistinli sivillerin korunmasıyla ilgili Güvenlik Konseyi'nde ABD'nin veto ettiÄŸi karar tasarısı, BirleÅŸmiÅŸ Milletler Genel Kurulu'nda 120 oyla kabul edildi. 8 ret, 45 çekimser. Amerika yine hüsrana uÄŸradı." dedi."Neler yapılıyor haberleri yok"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, diÄŸer cumhurbaÅŸkanı adaylarının havaalanı köprü, "Milli marka, milli üretim, sanayileÅŸme, kendi tankımızı, topumuzu tüfeÄŸimizi niye yapmıyoruz da yol, kaldırım, köprü yapıyoruz" ÅŸeklindeki eleÅŸtirilerinin hatırlatılması üzerine, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:

"Bunlar bizi takip etmiyorlar, takip etseler dahi, bilseler dahi yaptıklarımızı hiçbir zaman 'yapıyor' demiyorlar. Åžu anda biz savunma sanayinde ilk göreve geldiÄŸimizde yüzde 20 civarındaydı yerli sanayi üretimi, ÅŸimdi bu yüzde 65. Biz dışa bağımlılıktan bu oranda artık kurtuluyoruz. Åžu anda Türkiye artık insansız hava araçlarını üretiyor mu? Üretiyor. Silahlı insansız hava araçlarını üretiyor mu? Üretiyor. Åžu anda mesela tüfeklerde üretime geçtik, yapıyoruz. Aynı ÅŸekilde ÅŸu anda tankta prototip yapıldı, seri üretime geçilecek. Zırhlı taşıyıcılarda alternatifli zırhlı taşıyıcılarımız var. Mesela TOMA'lar vesaire bütün bunlar artık Türkiye'de yapılır hale geldi. Åžimdi her geçen gün öz güven de arttığı için biz bu noktada yerli motorumuzu da yapar hale geliyoruz. Bunu yaptığımız andan itibaren zaten bu iÅŸ çok daha ileri kademelere taşınmış olacak."

Atak helikopterinin yapıldığını anımsatan ErdoÄŸan, "Åžimdi Atak helikopterlerini ben Sayın Berlusconi'nin Ä°talya BaÅŸbakanı olduÄŸu zaman onunla görüÅŸerek Ä°talyanlarla ortaklaÅŸa bir üretime geçtik. Åžu anda biz Atak helikopterlerini üretiyoruz ve hatta hatta ihracata da bu noktada Atak helikopterlerine de baÅŸladık, bu noktaya geldik. Bunların bunlardan haberleri yok ki. Türkiye'de savunma sanayinde neler yapılıyor haberleri yok." ifadesini kullandı.

"Kendi milli, yerli tüfeklerimizi üretir hale geldik"

EÄŸitim uçağı HürkuÅŸ'u yapar hale geldiklerine iÅŸaret eden ErdoÄŸan, "Ama bunlara sor, bilmezler. Bunlar dertli deÄŸil, biz dertliyiz. Mesela bizim ÅŸimdi kendi milli, yerli tüfeklerimizi üretir hale geldik, bunları yapıyoruz." dedi.

"Böyle bir hedefleri de mi yoktu muhalefetin?" ÅŸeklindeki soru üzerine ise ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

"Hayır, hiçbir zaman olmadı ki. Allah rahmet etsin Nuri DemiraÄŸ, Sivaslı. Nuri DemiraÄŸ yerli uçağı yaptı CHP zihniyeti o zaman Nuri DemiraÄŸ'ın bu üretiminin önüne geçerek o fabrikayı gaz ocağı fabrikasına dönüÅŸtürdü. Bunların mantığı, anlayışı bu. Bunlar Türkiye'de bir yerli, milli sanayi olması diye bir dertleri yok ki. Bir yerlerden aldıkları talimat neyse o talimatın gereÄŸini yerine getiriyorlar. 'Yapma, etme, biz size veririz, iÅŸiniz mi yok ya, ne gerek var', çünkü bunlar müstemleke. Müstemleke yapıdan baÅŸka bir ÅŸey bekleyemezsiniz ama biz kendi irademizi koyduk.

Çünkü Ä°srail, bize 10 tane Ä°HA verdi, Heron ve daha sonra arıza yaptı 2 tanesi, 8'i ÅŸu anda yarı kullanılabilir durumda. Böyle bir vaziyette. Amerika ise 'kongre izin vermiyor' diyerek bize insansız hava aracını vermedi. Kötü komÅŸu ev sahibi yapar, biz ÅŸimdi kendi üretimimizi kendimiz yapıyoruz, hamdolsun artık ev sahibi konumuna gelmiÅŸ bulunuyoruz."

ErdoÄŸan, "Yunanistan'ın S-300'leri var. Åžu anda onda S-300 varken ona böyle bir ÅŸeyi söylemiyorsun. Öbür tarafta NATO dışında aynı ÅŸekilde Suriye'de bunlar var, her hangi bir ÅŸey söylemiyorsun. Türkiye'ye gelince böyle bir takılma politikası, bunu anlamak mümkün deÄŸil." dedi.

"Rusya ile ortaklaÅŸa bir üretime gireceÄŸiz"

Türkiye'nin Rusya'dan alacağı S-400 füzelerine iliÅŸkin ErdoÄŸan, bazı NATO ülkelerinin S-400'lerin NATO konseptine ters olduÄŸunu söylediÄŸini anımsattı.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in ise buna karışamayacaklarını, Türkiye'nin kendi tasarrufu olduÄŸunu ifade ettiÄŸini belirten ErdoÄŸan, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Yunanistan'ın S-300'leri var. Åžu anda onda S-300 varken ona böyle bir ÅŸeyi söylemiyorsun. Öbür tarafta NATO dışında aynı ÅŸekilde Suriye'de bunlar var, herhangi bir ÅŸey söylemiyorsun. Türkiye'ye gelince böyle bir takılma politikası, bunu anlamak mümkün deÄŸil. Biz savunma sanayiine yönelik kendi ihtiyacımız olan ne gerekiyorsa bunların gayreti içindeyiz. Paranız olsa bile vermiyorlar. Ben kendi silahlarımı niye yapmamayım? Biz dedik ki 'Bunları beraber yapalım', ona da gelmiyorlar. Rusya bize saÄŸ olsun çok uygun ÅŸartlarda kredi verdi. Hem de iÅŸin ikinci, üçüncü kademesinde ortaklaÅŸa bir üretime gireceÄŸiz. Ayrıca S-500'lerin ortak yapılması konusunda Rusya'ya teklif yaptım."

ErdoÄŸan, 12 Haziran'da açılışı yapılan Trans Anadolu DoÄŸalgaz Boru Hattı'na (TANAP) iliÅŸkin bir soru üzerine, bunun Türkiye'nin ne kadar stratejik konumda olduÄŸunu gösteren önemli bir proje olduÄŸunu vurguladı.

Birbirinin alternatifinin olmadığı ama Türk Akımı Projesi'nin de aynı ÅŸekilde önemli olduÄŸunu ifade eden ErdoÄŸan, "Bunların hepsi Türkiye'yi hat haline getiriyor. Buradan Avrupa'ya dağıtımı yapıyoruz. Avrupa ÅŸu anda bizden bunu satın alma durumuna gelecek. Sayın Putin, 'Bu konularda karar Türkiye'nin' diyor. Aynı ÅŸekilde TANAP ile alakalı biz sıkıntıya düÅŸtüÄŸümüz anda oranı, miktarı artırabilme imkanına sahip olacağız. Bizim için doÄŸalgaz olayı tehlike veya tehdit olmaktan çıkıyor." diye konuÅŸtu.

"Türk Akımı, TANAP bize güç katıyor"

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Türkiye'yi gaz arzıyla tehdit mi ediyorlar?" sorusuna ÅŸu yanıtı verdi:

"Etme durumları olabilir. Åžu anda Rusya bizim üzerimizden geliyor. Bulgaristan geçmiÅŸte bir yanlış yaptı, almadı. Alsaydı bu bizim için talihsizlik olurdu. Åžimdi bizim üzerimizden geçmesi bize çok ayrı bir güç kattı. En yüklü doÄŸalgazı biz alıyoruz Rusya'dan. Türk Akımı, TANAP bize güç katıyor. Batı, TANAP'tan kullanırken Türkiye ve Azerbaycan dayanışmasının en güzel örneÄŸini de bulacak. Biz böylece burada stratejik bir konumda temsil görevini ifa edeceÄŸiz."

ErdoÄŸan'a, "CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu, büyük projelere daha önce karşı olduklarını söylüyordu ama ÅŸimdi karşı olmadıklarını, kullanılan bütçeye karşı olduklarını söylüyor. Sizin döneminizde sermayenin tabana yayılmadığı yönünde eleÅŸtiriler de var. Buna katılıyor musunuz?" sorusu yöneltildi.

Bunun üzerine ErdoÄŸan, "Bu adamlar ekonomiyi bilmiyor. Bunlar zannediyorlar ki ekonomi sadece cepteki paradır. Ekonomi sadece cepteki para deÄŸildir." ifadelerini kullandı.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ekonomide özellikle "kaynakların çeÅŸitlendirilmesi" diye bir tez olduÄŸunu, göreve geldikten sonra bunu yaptıklarını anlattı.

Kendi bütçelerini kullanmadan, yap-iÅŸlet-devret ve kamu-özel ortaklığını devreye soktuklarını vurgulayan ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

"Bunları yapmak suretiyle parayı kim buluyor? Ä°ÅŸi yüklenecek olan firma buluyor. Sadece bizden zaman zaman Hazine garantisi istedikleri oluyor. O da bizim için çok çok önemli bir yük deÄŸil. Biz bu ÅŸekilde yüklenici firmalar ile anlaşırken yüklenici firma çok seri olarak üretimi yapmak durumunda kalıyor. Ne kadar erken bitirirse kendisi de o kadar para çabuk kazanacak. Onun için iÅŸe önem veriyor, sıkı tutuyor. Hastanelerde, yollarda, köprülerde, Marmaray'da bu anlayışla Türkiye'yi ayaÄŸa kaldırdık. Yüksek Hızlı Trenler de aynı ÅŸekilde. Bazıları 'Türkiye'de ekonomi zor durumda' diyor. Türkiye'de ekonomi zor durumda olsa bu yüklenici firmalar bu kredileri, rakamları nereden bulacaklar?"

ErdoÄŸan, Moody's'in Türkiye hakkında kararlarına iliÅŸkin, "Ä°nÅŸallah 24 Haziran'dan sonra o Moody's'e bir operasyon biz çekeceÄŸiz. Biz Moody's'in üyesi olmadığımız halde olur olmaz açıklamalar yapıyor. Sıfır açıklaması yaptı, büyüme 7,4 çıktı. Ayıp denen bir ÅŸey var. Sen bu kadar önemli konumda bir firma olacaksın ve 'Türkiye'yi nasıl karalarım, onu nasıl zor duruma sokarım' diye adımlar atacaksın. BaÅŸaramayacaklar." deÄŸerlendirmesini yaptı.

"OHAL 24 Haziran'dan sonra kaldırılacak mı?"

Muhalefetin OHAL nedeniyle rahat kampanya yapamadığı yönündeki eleÅŸtirileri hatırlatılarak, "OHAL 24 Haziran'dan sonra kaldırılacak mı?" sorusuna karşılık ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"OHAL'in kampanyalara yansıyan en ufak yanı yok ki. Bir tane örnek versinler, OHAL nerede hangi kampanyayı engelledi? Bir defa bu OHAL, bizim göreve geldiÄŸimiz zamandaki OHAL deÄŸil. Bu OHAL, tam aksine ÅŸu andaki terör tehdidi altındaki bölgeleri, bu tehditten kurtarmaya yönelik bir güvenlik tedbiridir. Biz göreve geldiÄŸimizde OHAL vardı. Biz bir ayda kaldırdık. Bize o zaman 'Sadece OHAL'i kaldırın yeter' dediler ama yetmedi. Ondan sonra da terör aldı başını yürüdü. 24 Haziran'dan sonra bu göreve devamım halinde ilk iÅŸimiz inÅŸallah OHAL'i kaldırmak olacaktır. OHAL'i kaldırmak demek, tamamıyla yok etmek, geri dönmemek anlamında deÄŸil. Biz terörü gördüÄŸümüzde en sert tedbir neyse onu yine alırız. Fransa OHAL'i kaldırdı mı tamamen?"

Batı'da Ä°slam düÅŸmanlığı

Programda CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'a, son dönemde Batı'da Ä°slam karşıtlığının yükseldiÄŸi hatırlatıldı.

ErdoÄŸan, bu soruya iliÅŸkin ÅŸu açıklamalarda bulundu:

"Sabırla 24 Haziran'ı bir atlatalım. 24 Haziran'dan sonra özellikle Batı'nın güçlü ülkelerine gerekli olan tavırları, tedbirleri biz de koyacağız. Birinci derecede Almanya ile bunları konuÅŸacağız. Bu gidiÅŸ, gidiÅŸ deÄŸil. Åžu anda Almanya, tamamen FETÖ teröristleri ile tıklım tıklım dolu. Hepsi orada cirit atıyor ve bunlar marka isimler. Amerika, Hollanda, Belçika öyle. Buralarda tabii PKK/PYD/YPG var. Hepsi buralarda. Bunlara karşı aldığımız bizim de sinyaller, istihbarat teÅŸkilatımızın tespitleri var. EÄŸer dost isek, NATO'da berabersek, AB'ye müzakereciysek gelin bu iÅŸleri çözelim diyeceÄŸiz. Bu adımları da beraber atmayı planlıyoruz. BaÅŸka çaremiz yok."

"ABD silahları geri toplayacak"

Ä°dlib'in kontrolünün Afrin ile baÅŸladığını ifade eden ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

"Afrin'i halledince, orada yaklaşık 2 bin kilometrekarelik alan kontrol altına alınınca, 12 tane gözetleme kulesi bizim kontrolümüze verildi. Onlarla beraber Ä°dlib olayı kontrole alındı. Burada gerek Ä°ran gerek Rusya ve gerek Türkiye'nin üçlü olarak iyi bir koordinasyonu. Hala da bu devam ediyor. Ä°ÅŸin merkezi yönetimle olan kısmını ise zaten Rusya falan götürüyor ve burada bizim ÅŸimdi Tel Rıfat ve en son Münbiç olayı. Münbiç'te de bildiÄŸiniz gibi."

ABD DışiÅŸleri Bakanı Mike Pompeo ile DışiÅŸleri Bakanı Mevlüt ÇavuÅŸoÄŸlu'nun 4 Haziran'da Amerika'da bir araya geldiÄŸini ve görüÅŸmeler yapıldığını anımsatan ErdoÄŸan, ÅŸu deÄŸerlendirmede bulundu:

"Åžu anda biz belirlenen takvimle Münbiç'te çok daha iyi bir mesafe alacağımıza inanıyoruz ve süratle de ÅŸu anda bu gidiyor. Onlar Fırat'ın doÄŸusuna gitmek suretiyle bu iÅŸi rahatlatacaklar ve sözünü verdiler. Üstelik bir de tabi bu silahların üzerindeki kendi seri numaralarıyla filan geri toplayacaklar. Bunun sözünü verdiler. EÄŸer bunlar, bu seri numaralarıyla bunları geri toplarlarsa oradaki sıkıntı daha da aşılmış olacak. Bunu ben önemli bir geliÅŸme olarak görüyorum. Bu kayıtlar DışiÅŸleri Bakanımız da ve Bakanlıkta zaten var. Biz de burada gerek sayın Putin gerek sayın Ruhani telefon diplomasisiyle süreci takip ediyoruz. Temennim odur ki, bu iÅŸi bir defa süratle bitirelim. Koalisyon güçleriyle Türkiyeydi, Rusyaydı, Ruhaniydi aramızda bir sıkıntı yaÅŸanmasın."

"Aday olmak sana böyle bir özgürlüÄŸü getirmez"

"Bir siyasi parti baÅŸkanı çıkıyor 'girmesinler', birisi 'Kandil'de zaten terörist kalmadı' diyor. Muhalefetin terörle mücadelede özellikle Kandil ile ilgili deÄŸerlendirmelerini nasıl görüyorsunuz?" sorusunu ErdoÄŸan, ÅŸu ÅŸekilde yanıtladı:

"Bir defa çok açık net ortaya koyalım. Åžu anda muhalefet Türkiye'de var mı? Türkiye'deki muhalefet iÅŸ yaptırmama üzerine kurulmuÅŸ. Mesela terörle mücadele diye ÅŸu anda bay Muharrem'den bir ÅŸey duydunuz mu? Bay Kemal'den terörle mücadele adına bir ÅŸey duydunuz mu? Ä°ÅŸte kalkıyor Edirne'de cezaevinde terör örgütü PKK'nın arkasında durduÄŸu bir kiÅŸiyi gidip ziyaret ediyor. Bu nasıl bir anlayıştır?

7 Haziran seçimlerinden sonra 53 tane Kürt kardeÅŸimi öldüren bunlar deÄŸil mi? Bunlar. 'SokaÄŸa dökülün' demedi mi? 'SokaÄŸa dökülün' dedi. 15 yaşındaki Yasin'i öldürenler bunlar deÄŸil mi? Üzerinden arabayla geçenler bunlar deÄŸil mi? Bütün bunlar oradaki yakıp, yıkanlar vesaire bunlar deÄŸil mi? Bunlar. Peki bunlara karşı ne yapabildik? Onların bunlara karşı herhangi bir tavrı oldu mu? Olmadı. Åžu anda neymiÅŸ? CHP'si de olsun, diÄŸeri de olsun dedikleri ne? 'Bir CumhurbaÅŸkanı adayı cezaevinde duramaz' diyor. Ne demek ya? Aday olmak sana böyle bir özgürlüÄŸü getirmez. OlduÄŸunda içerideydi. Orada zaten bir eksiklik var, bir yanlışlık var. Yani biz burada illa mahkumiyeti adaylık ÅŸartları arasında saymamamız lazım. Tutuklu da olsa bence tutuklu olan kiÅŸide aday olamaz, olmamalı. Çünkü bu bir kaçamak yoldur. Buna niye böyle bir fırsatı biz verelim?"

ErdoÄŸan, DemirtaÅŸ'ın TRT'de yapacağı konuÅŸmasına deÄŸinerek, "Öyle veya böyle ÅŸimdi bu ÅŸartlar içerisinde tabi gelecek iÅŸte 5 dakika, 10 dakika neyse TRT'de konuÅŸmasını da Edirne'de cezaevinden çekim yapılmak suretiyle yapacak. Burada bunlar kalkıp, 'iktidar engelledi' deyip, oradan bir rant elde etmenin gayreti içerisine de girebilirler. Bir maÄŸduriyet pozisyonuna da girebilirler. Ben arkadaÅŸlara onu söyledim. 'Bırakın' dedim, maÄŸduriyet imkanını bunlara vermeyin, bırakın. YSK ile de görüÅŸün gitsinler orada cezaevinde çekimi yapsınlar. Zaten bunlar canlı yayın deÄŸil, malum. Ondan sonra da konuÅŸması neyse bu konuÅŸması yayınlanır. Olay bu." diye konuÅŸtu.

"Hangi zenci Türk? Senin böyle bir derdin oldu mu?"

ErdoÄŸan, "Sayın Muharrem Ä°nce'nin açıklamaları var; sizi 'beyaz Türk' olmakla itham ediyor. 'Ben zenciyim' diyor. Bu kategorik ayrım konusunda ne söylersiniz?" sorusu üzerine, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Bunların karakterinde var, yapılarında var. Böyle kasketi takmakla adam çiftçi olmuyor veya traktöre binmekle adam çiftçi olmuyor, geç o iÅŸleri. Åžimdi onu yaparken öbür taraftan da deniz sefasındaki hayat, onlar da bir ÅŸeyi ortaya koyuyor. Hele hele ramazan gününde deniz sefaları çok daha farklı. Bizi konuÅŸturtmasınlar, bizim edebimiz buna müsaade etmez, biz bunları konuÅŸmayız. Biz, ne beyaz ne zenci böyle bir ÅŸeyin içerisinde deÄŸiliz. Biz bu millete efendi deÄŸil, hizmetkar olmaya geldik. EÄŸer bu ülkede 'zenci Türklerden' bahsediliyorsa o biziz çünkü bizim yavrularımız okulların kapısından geri döndürüldü ve bizim yavrularımız bu ülkenin üniversitelerinde okutulmadı. Kızlarımız, çocuklarımız imam hatip okullarından mezun oldular, katsayı engeline takıldılar. Tabii onları (kendi çocukları) kastediyorum."

"Åžimdi sen neyi konuÅŸuyorsun ya? Hangi zenci Türk? Senin böyle bir derdin oldu mu?" ifadelerini kullanan ErdoÄŸan, "Bizim böyle dertlerimiz oldu, biz bunları yaÅŸadık ve bizim çocuklarımız ülkemizde üniversite okuyamadılar, gittiler yurt dışında okudular. Kızlarım da oÄŸullarımdan bir tanesi o da yurt dışında okudu ve baÅŸarılı da oralarda ilim tahsil ettiler. Kızlarım da oÄŸlum da hepsi de. Onlara konulan bu engel neyin engeliydi? Beyaz Türk olmadıkları için mi? Åžimdi kalkıyorsun lafını yapıyorsun. Laf ola beri gele, yok öyle bir ÅŸey." deÄŸerlendirmesini yaptı.

"Neyin apoletini söküyorsun?"

Ä°nce'nin Erhan Afyoncu ile ilgili sözlerine tepki gösteren ErdoÄŸan, "Ondan sonra kalkıyorsun Erhan Afyoncu'ya takılıyorsun. Erhan Afyoncu kim, sen kim? Erhan Afyoncu'nun atılacak tırnağı olmazsın. Biz öyle bir insanı oraya getirdik, koyduk. Aynı ÅŸekilde dekan arkadaşın durumu da öyle. Aynı ÅŸeyi bu, Ä°smail Metin PaÅŸa'ya yapmadı mı? Ä°smail Metin PaÅŸa bir kahraman, sen kalkıyorsun onun apoletlerini sökecekmiÅŸsin. Kimsin sen ya? Neyin apoletini söküyorsun? O apoleti sen takmadın ki. O apoleti millet taktı. Dolayısıyla o da cephelerde, o daÄŸlarda, Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te, buralarda teröristlerle savaÅŸtı, hala savaşıyor. Afrin'de aynı ÅŸekilde. Sen nerede, kiminle savaÅŸtın? 15 Temmuz'da verdikleri mücadele ortada. Sen ne yaptın? Siz teröristlerle beraber yürüdünüz." diye konuÅŸtu.

"Raporu hazırlayanlar kendi avukatları"

"FETÖ elebaşının iadesine iliÅŸkin usul hatası tartışması ve Adil Öksüz'ün Almanya'da görüldüÄŸü ÅŸeklinde bugün bir haber yansıdı, bu konularda ne dersiniz?" sorusu üzerine ErdoÄŸan, ÅŸu yanıtı verdi:

"Bir defa FETÖ ile iliÅŸkili olan o konu noktasında tamamen olay zaten kendisi de inkar ediyor, yalan. Kim inkar ediyor; Bay Kemal. Hatta televizyonlarda filan da yayınlandı. Bizden Adalet Bakanlığına gelip dosyaları incelemek istediler, ben de arkadaÅŸlara 'Tamam gelsinler' dedim. Dört kiÅŸiyi gönderdiler, bunlardan bir tanesi de FETÖ'cü ve geldiler incelemelerini yaptılar, kendileri Bay Kemal'e raporu verdiler. Muharrem Ä°nce'ye gittiÄŸini de o söylüyor ve o raporda da 'Buna göre Amerika FETÖ'yü iade etmeliydi' diyor. Kim diyor? Bay Kemal diyor. Peki Bay Muharrem ne diyor? 'Bir ÅŸey yok' diyor, 'olay hep gazete kağıdı.' Åžimdi bunların hangisine inanalım? Bay Muharrem böyle diyor, Genel BaÅŸkanı Bay Kemal böyle diyor. Adalet Bakanlığı da açıyor onlara her ÅŸeyi. Raporları hazırlayan kim? Cumhuriyet Halk Partisinin gönderdiÄŸi kendi avukatları."

"Bunu milletime bu ÅŸekilde anlatmam lazım ki milletim oyunu verirken yanılmasın çünkü bu tarihi bir oylama." ifadesini kullanan ErdoÄŸan, "24 Haziran sıradan bir oylama deÄŸil, Türkiye küllerinden çok farklı bir ÅŸekilde zaten doÄŸruluyor. 16 aydır bu süreç devam ediyor, inÅŸallah bu 24 Haziran'da da bu süreç aynı kararlılıkla devam edecek. Bütün mesele burada benim vatandaşımın, benim halkımın Türkiye'nin dört bir yanında eÄŸitimden saÄŸlığa, saÄŸlıktan adalete, emniyete, ulaşımdan turizme, dış politikaya bütün bu alanlarda yapılanları gayet iyi deÄŸerlendirmesi ve ona göre de oyunu kullanması." diye konuÅŸtu.

"Adam büyümenin tanımını bilmiyor..."

ErdoÄŸan, 1 milyona yakın taÅŸeron iÅŸçinin kadroya geçirilmesine iliÅŸkin soru üzerine bu konuya da deÄŸindi.

Bütün bu hesapların dört dörtlük yapıldığını anlatan ErdoÄŸan, ÅŸöyle devam etti:

"1 milyona yakın taÅŸeronlar yanında çalışan insanlara kadro verildi, bundan daha güzel birÅŸey olabilir mi? Bu bir defa devrimdir ve bu riski, bu hesabı üstlenen bir iktidardır ve maalesef utanmadan ÅŸunu söyleyebiliyorlar: Malatya'da konuÅŸuyor 'Sizin cebinize bir ÅŸey girdi mi?' diyor, 7,4 büyüdük ya... G-20'de Hindistan'ın arkasından ikinci sıradayız, OECD ülkeleri arasında birinci sıradayız. 'Sizin cebinize bir ÅŸey girdi mi?' diyor, 'Ne büyümesi?' diyor. Adam büyümenin tanımını bilmiyor, böyle bir durumla karşı karşıyayız ve sadece ÅŸu iÅŸsizlikle mücadelede iÅŸsizler ordusunu ortadan kaldırıp da 1 milyonu aÅŸkın iÅŸsizi iÅŸ sahibi yapmak, taÅŸeronlar noktasında bu insanlara kadro vermek, bunlar büyümenin en önemli iÅŸaretleri ama bilmiyor ve kalkıyor 'Bu sadece zenginlerin, rantiye sınıfının aldığı imkanlardır.' diyor."