MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Bizim çözüm önerimiz Türkiye’de bölücü terör vardır ve amaç itibariyle Türkiye’yi bölmektedir. O zaman MHP olarak bölücü terörle amansız bir mücadeleye girmek ve bu terörün kökünü kazımaktır" dedi.
NTV canlı yayınına katılan MHP lideri Devlet Bahçeli, “HDP yüzde 10 barajını aşar mı, aşmalı mı? Sizin iç sesiniz nedir bu noktada?” sorusu üzerine, “HDP, PKK’nın bir siyasal ucudur. TBMM’de bağımsız adaylarla seçimlere girmiş belli oranda temsil kabiliyeti de bulmuştur. Bundan sonraki aşama zannediyorum HDP’nin kendi sorunudur. Aşıp aşamayacağını kendileri düşünmesi lazım ve siyasi faaliyetlerini de buna göre yönlendirmeleri gerekir. Ama AKP için HDP’nin barajı aşıp aşmaması partileri açısından önemli bir sorundur. Ama burada ben zannediyorum bir rol paylaşımı söz konusudur. Koalisyon kavramı üzerinde durduk. Türkiye’de örtülü, gizli, sindi bir koalisyon vardır. Bu koalisyon Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan’dır, iki AKP, üçüncüsü PKK’dır ve onun parantezi İmralı canisidir, siyasal uç olarak görüntü de HDP vardır. Fiilen bu koalisyon vardır ve Oslo’dan beri çözüm sürecinin sonuçlanması için sürekli müzakere yapan bir konumdadır” dedi. Bahçeli, “HDP barajın altında kaldı diyelim çözüm süreci ortadan kalktı. Bunun Türkiye açısından daha mı hayırlı olacağını düşünüyorsunuz?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Bu tabii Türkiye’yi bir kardeş kavgasına sürüklemek isteyenler için bir fırsattır. Bunu HDP ve PKK2nın çok yönlü düşünmesi lazım. Türkiye ya bölünür veya iç çatışmaya götürürüz tehditleri ile Türkiye’yi yönlendirmeye çalışanlara Milliyetçi Hareket Partisi’nin çok net ifadeleri vardır. Bölünmeyi kabul etmez. Anayasanın ilk maddeleri üzerindeki hassasiyetini korur. Kardeş kavgasına da girmeyi düşünmez. Ama mecbur kalırsa Türkiye için Milliyetçi Hareket Partisi her şeyi yapar” dedi.
ÇÖZÜM SÜRECİ
Çözüm sürecine ilişkin de değerlendirmede bulunan Bahçeli, “Çözüm nedir bunu açıklayan yok. Çözüm nelerden oluşur bunu bilen yok. Çözümle nereye varmak istiyorlar bunu anlatanda yok. O bakımdan çözüm kavramı çok akıllıca ortaya konmuş iç ve dış unsurlarında desteği ile Türkiye’yi bölünmeye doğru götüren bir sürecin örtüsüdür. 1978 yılı Diyarbakır Lice ilçesi Fis köyünde PKK 1.kongresini toplar. Bu kongrenin amacı bağımsız bir Kürdistan devletini kurmaktır. PKK bu amacından sapmış mıdır, vazgeçmiş mirdi bunu bir tartmak lazım. Bu amacından vazgeçiyorsa eğer PKK’nın içinde çok büyük bir sorgulama başlar. Kandil’de 27 yıl dağda gezen insanlar bu amaç için dağda geziyor. Eğer bugün bir çözüm adı altında sömürülmeye doğru sürüklenecekse PKK kendi içinde bunun hesabını vermek durumundadır” ifadelerini kullandı. Bahçeli MHP’nin bu konudaki önerisini ise şöyle açıkladı:
“Bizim çözüm önerimiz Türkiye’de bölücü terör vardır ve amaç itibariyle Türkiye’yi bölmektedir. O zaman Milliyetçi Hareket Partisi olarak bölücü terörle amansız bir mücadeleye girmek ve bu terörün kökünü kazımaktır. Ama bu ülkede yaşayan bütün kardeşlerimizle bir arada ve birlikte toprak bütünlüğümüzü, üniter yapımızı koruyarak, milli devlet anlayışımızı yaşatarak, nasıl yaşayabileceğimizi düşünürüz ve bu konuda da hazırlıklarımız her zaman vardır. Öncelikle gelir dağılımındaki adaletsizlik bölgeler arasındaki dengesizlikler giderilmek suretiyle bir arada ve birlikte yaşamanın vasatını ararız. Ama onun haricinde silah zoruyla terör unsuruyla Türkiye’yi bölmeye çalışanlara Milliyetçi Hareket Partisi son sözünü henüz söylemiştir. Bunu da söyletmemelerinde yarar vardır.”
BAŞKANLIK SİSTEMİ
Milliyetçi Hareket Partisi’nin başkanlık sistemine neden karşı çıktığı sorusu üzerine Bahçeli, “Başkanlık sistemi çözümün bir unsuru olarak görülüyor. AKP eskiden bu yana başkanlık sistemini savunan bir siyasi anlayışa sahip değiller. Sayın Cumhurbaşkanı parlamenter sistem içinde küçük bir anayasa değişikliği ile halk iradesi ile seçilmiş bir cumhurbaşkanıdır. Bununla yetinmiyor başkanlık sistemi üzerinde ısrar ediyor. Acaba bu çözüm süreci dedikleri aldatmacanın aşama aşama uygulaması için bir araç olarak mı kullanılıyor. Yani özerklik bunun içine mi sığdırılacak, federal yapı bunun içine mi sığdırılacak, anlaşamadıkları takdirde bağımsız bir devletin oluşması bunun içine mi sığdırılacak bu belli değil. Şimdi kalkmış gerçek niyetini söylemiyor, parlamenter demokrasi içinde yetişmiş, onun imkanlarından yararlanmış, 12 yıl başbakanlık yapmış, cumhurbaşkanlığını temsil eder konuma gelmiş ama başkanlık sistemi üzerinde ısrarla duruyor. Bu duruşun sebebini millete anlatması lazım” dedi.
ERKEN SEÇİM İHTİMALİ
Seçim sonuçlarının olası erken seçime sebep olup olmayacağına ilişkin ise Devlet Bahçeli, “Eğer Türkiye’de siyasi iktidar oluşamaz, istikrarsızlık süreklilik kazanırsa o zaman zorlama ile bir yere varmak mümkün değildir. Millet iradesine tekrara başvurmak demokratik anlayışın gereğidir” dedi.
MHP lideri, “Başbakan meydanlarda ama Cumhurbaşkanı da toplu açılış törenleri var. Bu konuda hem HDP’nin hem Cumhuriyet Halk Partisi’nin hem YSK hem Anayasa Mahkemesin başvuruları oldu. Siz bir yasal girişimde bulundunuz mu? “ sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Biz şu ana karda yanlışı ifadeye çalıştık acaba anlayabilirler mi diye. Ama maalesef bunu yapamıyorlar. Tabi bu konuyla ilgili esas süreç önümüzdeki günlerde çok daha yoğun işleyecektir. 10 Ağustos’tan bugüne kadar sayın Cumhurbaşkanı’nın 30 yurtiçi 30 yurtdışı seyahati olmuştur. Özellikle toplu açılış bahanesi ile yapılmaktadır. Devletin imkanları kendisi için kullanılır hale gelmektedir. Kendisi ise AKP’nin başbakanlığını veya genel başkanlığını bir türlü unutamamış. Cumhurbaşkanı olması onun için sürpriz olmuş şimdi eş başkan olarak artık moda oldu. Bana göre AKP’yi çift diferansiyelli bir cip haline getiriyorlar. Yoksa Serok Ahmet’ten bir şey olmayacağını herkes anlamıştır.”
“ERDOĞAN GEL MHP’YE OY VER”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren Bahçeli, “Cumhurbaşkanının anayasal görevleri içinde kalması ve o görevler üzerinde çalışması en tabi hakkıdır. Ama kendisini çok zeki, toplumu aptal kabul etmesin. Hangi partiye nasıl hizmet ettiğinin ötesinde, devletin imkanlarını hangi amaçlar için kullandığı da çok net olarak görülüyor. Hal böyle olunca hiç bir inandırıcılığı olmayan bir cümledir. AKP’nin cumhurbaşkanı olmuştur milletin cumhurbaşkanı olamamıştır. Mesela benim cumhurbaşkanım değildir, Milliyetçi Hareket Partisi’nin cumhurbaşkanı değildir. Çünkü bir parti üzerinde çalışıyor. Seçilmiş cumhurbaşkanıyım diyebilir nitekim öyle olmuştur. Biz önceden sayın Erdoğan’dan cumhurbaşkanı olmaz, olmaması gerekir diye iddiayla söyledik. Ama oldu nasıl olduğunu da herkes biliyor. Böyle bir durumda bu milletin iradesine saygı duyarak beni şu kadarı destekledi şu kadarı karşıdır, bu karşılığı dengeleyerek Türkiye’nin cumhurbaşkanı olma yolunu tercih edeceği yerde inatla -400 milletvekili istiyorum, başkanlık sistemine geçeceğim, ben tarafsızım, ben AKP’liyim ama nereye oy vereceğimi Allah bilir-, gel Milliyetçi Hareket Partisi’ne oy ver açık oy kullan” dedi.
‘PARALEL YAPI’
“Emniyet ve yargının ardından TSK içinde de paralel yapıya ilişkin bir soruşturma başlatıldı ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz bu konuda bir açıklama yaptı. İhbar mektupları üzerinden yola çıkıldığı iddiaları var. Bu durumu nasıl değerlendirmek lazım?” sorusuna ise Bahçeli, “Her şey rayından çıkmış çivisinden kopmuş, hiçbir olayın inandırıcılığı kalmamış. Türkiye karma karışık bir haldedir. Türkiye’nin bu halden kurtulabilmesi için 7 Haziran önemli bir fırsattır. Şimdi 12 yıl iktidardasınız, uzun yıllardır birlikte çalışıyorsunuz, 17-25 Aralık dediğimiz olayla karşı karşıya kalınca paralel devlet kavramı altında algı yönetimini kullanarak bir darbeci zihniyet ortaya çıkarttınız. Bunu çokta üzülerek ifade ediyorum milli güvenlik kurulunda tek çizgi haline getiriyorlar. MGK’da bulunan yasaya göre de bulunması gereken, amaçları doğrultusunda hizmetle bu millete mecbur olan insanlar bu paralel kavramını hep birlikte değerlendireceksek paralel sözünü yapabilmemiz için ikinci paralelin ne olduğunu bilmemiz lazım dediklerinde zannediyorum paralel başta Recep Tayyip Erdoğan’ı da kapsamak üzere son günlerde ortaya koymuş oldukları yeni bir örgüt şeyi var. Ya örgütün kurucularındandır veya o örgütün 10 yıllık yataklık ve yardımda bulunanlardır. Önümüzdeki günlerde bunlar çok net anlaşılacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi’nin iktidarında Allah nasip ederse kedin olarak bunlar çözülecektir” yanıtını verdi.
NECDET ÖZEL’İ ARADI MI ?
Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e geçmiş olsun telefonu açıp açmadığı sorulan Bahçeli,
“ Direkt kendilerini aramadım ben. Bir miting seyahati sırasında bir gazeteci arkadaşımız sorduğu vakit ona Allah’tan şifalar dilediğimi ifade ettim. Benim şahsi kanaatim kimseyi de incitmek istemem TSK’yı kastederek ifade etmek istemiyorum gerçekten özel bir genelkurmay başkanı olduğu anlaşılıyor. Şahsi hiçbir problemimiz yoktur çünkü tanımıyoruz ama uygulamalar bizi ilgilendirir. Süleyman Şah gibi Türk milletinin hassasiyeti olan bir konuyu bir kamyona yükleyerek getirip Türkiye’ye 200 metre bir yere taşımak herhalde TSK’nın kabullenebileceği bir anlayış değildir. Bunu gerçekleştiren hem siyasi hem de askeri kim varsa millet vicdanında mahkum olmuşlardır” dedi.
(İHA)