Aynı zamanda “Gen susturma” adını verdikleri en basit hali ile genlerdeki kötü hücrelere müdahale ederek gen susturmayı gerçekleştiren ilaç üzerinde çalışan Prof. Dr. Üren, çocuklarda görülen kemik tümörlerine karşı ilaç geliştirdiklerini söyledi. Önümüzdeki ay buldukları ilacın klinik çalışmalarına da başlanacağını belirten Üren, kanser hastalığı ve yeni tedavi yöntemleri hakkında İHA’ya önemli açıklamalarda bulundu.
“Yeni bir ilaç geliştirdik, şuan hastaya zarar verip vermediğine bakıyoruz”
“Önümüzdeki 5-10 sene içerisinde tedavi edilebilen kanser sayısı gittikçe artacak” diyen Üren, “ En son çocuklarda görülen kemik tümörleri üzerine araştırma yaptık. Onlar için yeni bir ilaç bulduk. Bulduğumuz ilaç daha önceden onaylanmış bir ilaç. Klinikte kullanabilir. Bu kongrede sunumunu yapacağımız makale birkaç ay içerisinde yayınlanacak. Klinik çalışmaları da önümüzdeki sene başlayabilir. Ona ilaveten bizim laboratuarımızda sıfırdan geliştirdiğimiz bir ilaç var daha önce hiç dünyada olmayan bir şey. 15-16 senedir bu ilacın üstünde çalışıyoruz. Bu ilacın onayı çıktı. Klinik çalışmalarını başlatmak ve hastaya verilmesi için üç Faz’dan geçmesi lazım. 1.Faz, 2. Faz, 3. Faz. Hastaya zarar veriyor mu onu görmek lazım. Bu ilaç Faz 1 aşamasında. Hastalar bu ilacı giderek artan dozda alıyor eğer o hastaların hiç biri yan etki göstermezse o zaman tedavi amaçlı Faz 2 çalışmaları başlayacak” dedi.
“Kanseri yok etmek için kişiye özel tedavi geliştirmemiz gerekiyor”
Çocuklarda görülen kemik kanseri üzerine çalıştıklarını belirten Doç. Dr. Üren, “Kanser alanında yapılan yeni çalışmalara baktığımızda bunların değişik yaklaşımları var. Kanseri tek bir hastalık olarak düşünmemek lazım. Her organın kendi kanser hastalığı ayrıdır. 1970’lerde ya da 80’lerde bir çocukların lösemi olduğu zaman yüzde 95’ı ölüyordu. Artık bu çocukların yüzde 95’i kurtuluyor. Yani tedavisi olan kanserler var fakat tedavisi hala çok zor olan kanserler de var. Pankreas ve akciğer kanserinin tedavisi hala zor. Tek tek tedavi bulmamız lazım. Hatta kanser tipine göre değil artık kişiye özel tedavi geliştirmemiz gerekiyor. Kişinin kanserine özel tedavi yapabildiğimiz zaman kanserin tedavisi ancak o şekilde mümkün olacaktır. Biz kansere yaklaşımda yeni küçük moleküller geliştirerek tedaviler yapmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
“Katı tümörde erken tanı hayat kurtarır”
Yeni tedavi yöntemlerinden bahseden Üren, “Son zamanlarda başarılı sonuçlar verebilen tedaviler var. Hastanın kendi bağışıklı sistemini kullanarak kanseri yenebilen yeni yöntemler var. Onlar genelde deri tümörlerinde bazı akciğer kanserlerinde de çok iyi sonuç veriyor. Ama her kansere de iyi gelmiyor. 20-30 sene öncesine baktığımız zaman kanser hastalığında çok büyük aşamalar kaydedildi. Kanser hastalığından ölme oranı hızla düşünüyor ama gelmek istediğimiz yere henüz gelemedik. Yatırım ve daha çok araştırma yapılması lazım. Yapılan araştırmaların kliniğe geçilmesi ikinci etapta hem üniversitelerde hem de ilaç şirketleriyle yeni iş birlikleri yapılması gerekir bu ilaçların biran önce hastalara ulaşabilmesi için. Katı tümörler için erken tanı hayat kurtarır, bu hala geçerli. Çünkü yetişkin insanlarda görülen tümörlerin gelişmesi 3-5 hatta 10 sene sürebiliyor. Katı tümörlerin yüzde 90’ı eğer erken evrede yakalarsanız cerrahiyle bile tedavi olur hiç kemoterapiye gerek kalmaz” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: IHA
dikGAZETE.com