Gündem

'Çocuklar yaz aylarında oyun bağımlısı olabilir'

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Prof. Dr. Öztürk, "Yaz ayları son derece tehlikeli. Okulların olmaması nedeniyle bazı çocuklarda gerek şartlardan gerekse de tercihlerinden dolayı bir boşluk oluşuyor. Çocuklara bir etkinlik lazım." dedi. - Anadolu Ajansı

'Çocuklar yaz aylarında oyun bağımlısı olabilir'
13-08-2017 15:17

İSTANBUL - Sefa Mutlu

Türkiye Yeşilay Cemiyeti Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk, "Yaz ayları son derece tehlikeli. Okulların olmaması nedeniyle bazı çocuklarda gerek şartlardan gerekse de tercihlerinden dolayı bir boşluk oluşuyor. Bu boşluk çocukların ekranla daha fazla beraber olmalarına neden oluyor. Süre çok uzuyor. Yaz döneminde ailelerin çocuklarına mutlaka ama mutlaka bir etkinlik bulmaları lazım." dedi.

Öztürk, çocuk ve gençlerde dijital oyun bağımlılığı ve bağımlılığın engellenmesi konusunda AA muhabirinin sorularını yanıtladı.

Oyunun sadece çocuklar için değil her yaş grubu için bir ihtiyaç olduğunu dile getiren Öztürk, oyunun şeklinin yaş gruplarına göre değişebileceğini ifade etti.

Öztürk, çocukların birçok amaçla oyun oynadığını belirterek, "Erişkinlerden farkı, oyun çocuk için aynı zamanda öğreticidir. Zihinsel süreçlerini geliştirir ve dünyayı tanımalarını sağlar. Erişkinlerde ise amaç vakit geçirmek ve eğlenmektir. Bu anlamda oyunsuz bir çocuk ve oyunsuz bir dünya hayal etmek mümkün değildir." değerlendirmelerinde bulundu.

Her şey elinden alınsa bile çocuğun bir şekilde kendisine oyun kurabileceğini aktaran Öztürk, bunu bilen teknoloji üreticilerinin ciddi anlamda oyunlar üretmeye başladıklarını hatırlattı.

Öztürk, bu oyunların önceleri tek başına oynandığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Daha sonra oyunlar interaktif şekilde oynanmaya başlandı. Çocuklar adeta sokakta oynar gibi bilgisayar başında oyun oynamaya başladılar. Aslında oyun ihtiyaçlarını bu şekilde giderdiler. Maalesef arkadaş ihtiyaçlarını da bu şekilde gidermeye başladılar. Kişi oyun oynarken buna bir sınır koyabilir. İşin içine bilgisayar ve online oynanan oyunlar girdiği zaman, sınır koyamıyorsunuz. Zaten oyunlar sınır koymama üzerine kurulu. Bitmiyor. Sonu gelmiyor, bir hırsla, kazanma gücüyle oynuyorsunuz. Durum bununla da sınırlı değil. Oyunu oynarken diğer oyuncularla da sürekli etkileşim halindesiniz. O bireyin cinsiyetin, yaşını ve kim olduğunu bilmiyorsunuz. Sıkıntı tam da burada."

Online oyunlarda kişilerin belli aşamadan sonra kendi kontrollerini yitirdiğine dikkati çeken Öztürk, bu noktada her yaş grubunun risk altında olduğunu söyledi.

Ebeveynlere tavsiyeler

Öztürk, ailelere bilgisayar kontrolünü iki aşamalı yapmaları önerisinde bulunarak, şöyle devam etti:

"Hangi oyunların oynandığına ve oyunun içeriğine dikkat edilmeli. Oyunun maddi boyutunun ne olduğu sorgulanmalı. Bir de süre konusuna aile müdahale etmeli. İçerik konusunda oldukça hassas davranılmalı. İçeriği sadece şiddet olarak da algılamamalıyız. Bugün cinsel içerikli oyunlar da söz konusu. Verilen mesajlar bağlamında da inanç ve kültüre aykırı oyunlar var. Bunlara dikkat edilmeli. Süre hususunda mutlaka bir sınırlama olmalı. Bu aslında sistematik olarak uygulanabilir. Aileler çocukla ekranı kontrolsüz şekilde tanıştırırsa sonradan koyulan sınırlara çocuklar tarafından direnç geliştiriliyor. O sistemi baştan kurmalıyız. Yaz ayları son derece tehlikeli. Okulların olmaması nedeniyle bazı çocuklarda gerek şartlardan gerekse de tercihlerinden dolayı bir boşluk oluşuyor. Bu boşluk çocukların ekranla daha fazla beraber olmalarına neden oluyor. Süre çok uzuyor. Yaz döneminde ailelerin çocuklarına mutlaka ama mutlaka bir etkinlik bulmaları lazım."

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER