ANKARA
CHP Parti Meclisi (PM), CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yılın son toplantısını gerçekleştirmek üzere parti genel merkezinde toplandı.
PM, gündemindeki maddelerin yanı sıra Merkez Yönetim Kurulu (MYK) raporunu da görüşüyor.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun sunuşuyla hazırlanan raporda, genel başkan yardımcılıklarının çalışmalarına yer veriliyor.
Kılıçdaroğlu, rapordaki sunuşunda, herhangi bir erken seçim kararı alınmadığı takdirde, 2019 Mart ayı sonunda yerel seçimlerin, Kasım ayı başında ise Milletvekili Genel Seçimi ve eşzamanlı yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi ile cumhuriyet tarihinin belki de en kritik karar süreçlerinin yaşanacağına dikkati çekti.
Her iki seçimde de milletin karşısında iki seçenek olacağını belirten Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Yerel seçimlerde birinci seçenek, örneğin İstanbul, Ankara, Bursa gibi kentlerimizi yıllardır olduğu gibi ranta teslim eden ve beton yığınına çevirerek, kendi deyimleriyle, kentlerine ihanet edenlerden yana olmak. İkincisi ise kent halkının sürdürülebilir, insanca yaşam kalitesini, gelişmesini, huzur ve refahını düşünen, katılımcı demokratik anlayışla kentine ve kentliye hizmet etmekten başka amacı olmayanlardan yana olan tercih seçeneğidir. Aynı şekilde, milletvekili genel seçimleri ile eşzamanlı yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçiminde de iki seçenekten birisi devletimizi demokrasiden uzaklaştıracak otokratik ve totaliter bir tek adam rejimine yönelik tercih, diğeri ise özellikle son 15 yıl içinde halihazırda ciddi bir tahribata uğratılmış olsa da demokrasinin yaşatılabilmesi ve zaman içerisinde güçlendirilecek parlamenter demokratik yönetim biçiminin devamlılığına yönelik tercihtir."
Her iki seçim için de üçüncü bir seçeneğin bulunmadığını aktaran Kılıçdaroğlu, halkın vereceği kararın Türkiye Cumhuriyeti devleti için yaşamsal önemde olduğunu vurguladı.
Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bizler, cumhuriyetimizin kurucusu ve onun ilke ve değerlerinin mimarı olan CHP olarak, hiç şüphesiz, güçlü ve özgürlükçü bir demokratik parlamenter sistemden yanayız. Demokrasiden, insan haklarından, kadın erkek eşitliğinden ve herkesin özgürce yaşamasından yanayız. Bağımsız yargıdan, bağımsız ve özgür medyadan yanayız. Akıl ve bilimin önderliğinde, üniversiteleri bilgi üreten bir ülkeden yanayız. Sürdürülebilir, huzurla ve mutlulukla yaşanabilir kentlerden yanayız. Doğal yaşamın korunması, temel hak ve özgürlüklerin yaşatılması bizim her zaman vazgeçilmezlerimiz olmuştur.
Babalarımızın, dedelerimizin bize bıraktıklarından daha güzel bir Türkiye’yi bizler de çocuklarımıza bırakmak zorundayız. Bu nedenledir ki sorumluluğumuz ağırdır ve ancak bu sorumluluk bilinciyle hareket ettiğimiz zaman hedefe ulaşmamız mümkündür. Fazla bir zamanımız kalmadı. 2019’da demokrasiyi bütün kurum ve kurallarıyla yeniden inşa edeceğiz. Medya üzerindeki, toplum üzerindeki, üniversiteler üzerindeki baskıyı kaldıracağız. Sözümüz söz, bizler bu ülkeye demokrasiyi yeniden getireceğiz. Ve sonsuza kadar da yaşatacağız demokratik, laik, sosyal hukuk devletimizi."
Muhabir: Barış Gündoğan