TBMM
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, anayasa değişikliğinin kabul edilmesinin ardından Meclisin yeni bir aşamaya girdiğini bildirdi.
Anayasa değişikliğinin ikinci turunda TBMM Genel Kurulunu yöneten Meclis Başkanvekilinin, bir referandum olduğu için hiçbir gruba söz vermeyeceğini söylemesine rağmen teşekkür konuşması yapıldığını belirten Özel, "Oylama sonucu ilan edildiği andan itibaren Mecliste bir hukuksuzluk, bir propagandanın startının Meclis kürsüsünden verilmesi gibi sıkıntılı durumla karşılaştık." diye konuştu.
Özel, Meclisi ebediyete kadar tatil etmek için hazırlanmış bir paket Meclisten geçerken, vatandaşın, ülkenin bu kadar çok sorunu varken Meclisin 15 günlük tatili nasıl hak ettiğini anlayamadıklarını ifade etti. Özel, Meclisin tatile girmesinin, yeterli sayıyla değil AK Parti'nin oldubittisiyle gerçekleştiğini öne sürdü.
"Kutuplaşma felaketi tetikleyebilir"
Meclis Genel Kurulunun yarın çalışmalarına başlayacağını anımsatan Özel, Meclisin gündemine hakim olamadığını, dışarıda hazırlanan, Meclise dayatılan bir takım çabaların bu hafta da hakim olacağını savundu.
Kendilerinin bunun bir sistem değil, rejim değişikliği olduğunu söylediklerine işaret eden Özel, değişikliğe "hayır" diyeceklerin söylemlerinde, ülkenin birliğini, bütünlüğünü, barışını, birbirlerine saygısını gördüklerini belirtti. Özel, hayırcıların neşeli şarkılar yaptığını, espirili sloganlar bulduğunu, ülkenin gerilmesinin, kutuplaşmasının, felaketi tetikleyebileceğinden endişe ettiklerini dile getirdi.
Özel, şöyle devam etti:
"Ama 'evet' diyenler, önce hükümet sözcüsü ağzıyla eğer referandumdan evet çıkarsa terör örgütleri başını kaldıramaz, sonra Adalet Bakanı, terör örgütleri hayır için çalışıyor dedi. Bunları Başbakan tekzip eder, bu sözcü artık hükümetin sözcüsü olamaz dediğimiz noktada, Başbakan'dan sağduyulu yaklaşım beklerken hafta sonu, bunun kendilerinin bütün kampanyasının ana gövdesi olduğunu itiraf etti. Başbakan'ın hayır diyenlere bakın diyerek, terör örgütlerini sayması ve bunun için evet dediklerini söylemesi, aslında evet kampanyasının acziyetini, çaresizliğini, eveti açıklayamadıklarını, savunamadıklarını, ellerinde kala kala, bu aciz, bu haksız, hadsiz yaklaşımın kaldığını gösteriyor."
Özel, bir ülkenin başbakanının, neye evet dediğini savunamadığını, bir iftirada bulunup, hayırcıların terörist olduğunu, bu nedenle evet dediklerini söylediğini savundu.
"Çiçeğimiz, çikolatamızla gideceğiz"
Özel, CHP olarak, "hayır" çıkması durumunda, referandumun ertesi günü AK Parti teşkilatlarına, Mecliste AK Parti ve MHP Grubuna, çiçek ve çikolatalarıyla gideceklerini, "Dün halk karar verdi, büyük tehlikeden kurtulduk, artık kutuplaşmanın, gerilimin zamanı değil, sandığı okuyun, halk parlamentoya, parlamenter sisteme sahip çıktı, gelin bu sistemi birlikte güçlendirelim. Kucaklaşalıp, rejim tartışmalarını ortadan kaldıralım." diyeceklerini anlattı.
Evet cephesinin, karşı tarafın yüzüne bakamayacağı sözler söylememesi gerektiğini ifade eden Özel, Başbakan Binali Yıldırım'ı, özür dilemeye, sözlerini düzeltmeye davet ettiklerini belirtti.
CHP Grup Başkanvekili Özel, şunları kaydetti:
"Eğer referandumdan evet çıkarsa, şöyle bir görüntü görülüyor: Bir konvoy olacak ya başkanlık sarayından AKP'ye konvoyla gelecekler ya AKP binasından başkanlık sarayına gidecekler. AKP'ye üyelik formunu büyük bir coşkuyla o gece doldurup, imzalayacaklar. Bu konvoyun başını, Sayın Devlet Bahçeli'nin makam arabasının çekiyor olmasından son derece üzüntü duyuyoruz. 'Partili cumhurbaşkanlığına karşıyız'ı seçim bildirgesine yazan bir partinin, bunu yapması, evet kampanyası yürütmesi anlamlı. Partisiz bir cumhurbaşkanının, evet kampanyasının stratejisi üzerine, başbakan ile meydanları paylaşması, içinde bulunduğumuz durumun ne kadar hukuksuz, vicdana, etik değerlere, demokrasiye aykırı bir iş olduğunu ortaya koyuyor. Cumhurbaşkanına, AK Parti üyelik formunu götürecek konvoyun başını, nasıl Devlet Bahçeli'nin çektiğini, tüm milliyetçiler gibi anamuhalefet partisi olarak biz de anlayamıyoruz."
Muhabir: Meltem Öztürk
dikGAZETE.com