25 yıl önce uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Gazeteci Çetin Emeç, mezarı başında anıldı.
Çetin Emeç’in Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında yapılan anma törenine eşi Bilge Emeç, oğlu Mehmet Emeç, kızı Mehveş Emeç Birol, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, gazeteciler Uğur Dündar ve Tufan Türenç’in yanı sıra çok sayıda seveni katıldı. Anma töreninde bir konuşma yapan Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin Çetin Emeç’i kaybetmiş olmanın üzüntü verici olduğunu belirterek, “Beni 1987 yılında Hürriyet Gazetesi’ne Washington muhabiri olarak transfer eden kişi Çetin Bey’di. Bu transferden 28 yıl sonra kabrinin başında bugünkü halefi olarak konuşmak ve onun hatırasına seslenmek benim için onurlu bir o kadar da zor bir görevdir” dedi.
“İŞ HAYATINDA KOLAY BİRİ DEĞİLDİ”
Emeç’in iş hayatında disiplinli biri olduğunu sözlerine ekleyen Ergin, “Evet iş ilişkisinde kolay bir insan değildi belki ama bu büyük ölçüde onun titizliğinden kaynaklanıyordu. İşini iyi yapan insanların onunla çalışıyor olmalarından dolayı çekinmeleri gereken bir durum yoktu. Çetin Emeç bir gazeteci olarak işine bitmek tükenmek bilmeyen bir enerjiyle sarılan, mesleğini büyük bir aşkla icra eden son derece titiz bir gazete yöneticisiydi. Genel yayın yönetmenliğinde onun için tek bir hedef vardı. Ertesi gün Türkiye’nin gündemi sarsacak çarpıcı haberlerle dolu, herkesin üzerinde konuştuğu, gündemi tayin edecek bir Hürriyet Gazetesi yapmaktır. O akşam binadan ayrılırken gazetenin tamda istediği gibi bir gazete olmadığına kanaat getirirse mutsuz olurdu ama istediği gibi çarpıcı kuvvetli bir gazete yapmışsa mutlu olurdu. Bugün onun geleneğini devam ettiren bizler için ülkü hedef aynıdır” ifadelerini kullandı.
Törende Sedat Ergin’in konuşmasının ardından Kur’an-ı Kerim okunup, dua edildi.
Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Mehmet Emeç, “Keşkelerle geçen 25 yıl, daha doğrusu çeyrek asır olduğunu düşünüyorum artık. Keşke böyle olaylar yaşanmasaydı, keşke aileler böyle değerli insanları kaybetmek durumunda olmasalardı. Keşke tetikçiler değil de bu olayı yaptıranlar bulunabilseydi ve bunlar yaşanmasalardı. Ama dediğim gibi keşkelerle geçen 25’inci yıl olmasına rağmen gururluyuz, güçlüyüz ve onurluyuz. Dostlarımız sağ olsun” şeklinde konuştu.
(İHA)
