Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Sudan Tarım ve Ormancılık Bakanı İbrahim Al Duheyri ile makamında görüştü. Türkiye ve Sudan ilişkilerinin son derece olumlu bir düzeyde seyrettiğine dikkat çeken Bakan Çelik, “Bugünkü görüşmede inanıyorum ki bu sürece katkı sağlayacağız. TİKA bünyesine teknik işbirliği çalışmaları devam ediyor. Özellikle son dönemlerde anlaşmalar ile kayıt altına alınan 793 bin hektarlık bir Sudan’daki arazinin TİGEM bünyesinde işletmeye açılması ve bununla ilgili yapılması gereken anlaşma noktasına gelmemiz son derece önemli.
793 bin hektarlık arazinin 12 bin 500 hektarını TİGEM bir örnek işletme olarak kısa sürede yapacağımız çalışma ile başlatacak. Daha sonra da özel sektörümüzün de konuya dahil edilmesiyle birlikte bizim Aksaray’dan daha büyük bir alanın işletmelerimiz tarafından ve Türk şirketleri tarafından orada üretime açılması konusunda gerekli çalışmaları hızlı bir şekilde başlatacağız. OECD önümüzdeki 10 yıl içerisinde gıda ürünlerinde yüzde 40’lık bir artış olacağı çok açık bir şekilde ifade ediliyor. Bu açıdan baktığımız zaman tarımın önümüzdeki yıllar içerisindeki önemi çok daha net bir şekilde ortaya çıkacak” diye konuştu.
Bakan Çelik, konuşmasının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin ardından Rusya’yla tarım alanında ihracatta kısıtlama yaşanıp yaşanmayacağının sorulması üzerine Çelik, “Rusya ile çok kökü ilişkilerimiz var. Yalnız ekonomik anlamda değil, sosyal anlamda da Rusya ile ilişkilerimizi bütün dünya bilmekte. Son yaşanan müessif bir olay var.
Tabi hepimizi üzen bir uçak hadisesi var. Mesele ile ilgili sondan başa gitmenin doğru olmadığı inancı içerisindeyim. Uçak düşürülmüştür, bu uçağın hangi milliyete ait olduğu bilinmeden düşürüldüğünü her defasında yetkililer ifade etmişlerdir. Her ülke kendi güvenliğini sağlamak durumundadır. Kimin ne hatası, kusuru var bu çerçevede olay ele alınması gerekirken bu olayların başka alanlara taşınılması ve duygusal bazı değerlendirmelerin yapılmasının ülkeler arası ilişkiler açısından doğru olmadığı inancı içerisindeyim” dedi.
Tarım alanında Türkiye ve Rusya arasında ciddi ilişkiler olduğunu söyleyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Türkiye, Rusya’ya 1 milyar 270 milyon dolarlık yıllık tarım ürünlerinin ihracatını gerçekleştiriyor. Ama aynı zamanda 2 milyar 850 milyon liralık da ithalat gerçekleştiriyor. Dolayısıyla burada yaşanan sorunla ilgili bir çözüm ve nerede bir yanlışlık yapıldı onun aramaktan ziyade konuyu tarıma ve diğer ürünlerin ithalat, ihracat ve ticarete, ekonomiye, başka alanlara sıçratmanın doğru olmayacağını ve bu duygusal yaklaşımların ülke yönetimleri açısından iki ülke ilişkilerine bir fayda sağlamayacağı inancı içerisindeyiz. Burada ithalat ve ihracatımıza baktığımız zaman burada olumsuzluktan etkilenecek olan Türk çiftçisi değil, aynı zamanda Rus çiftçisinin de çok ciddi bir şekilde, daha fazla oranda etkileneceği ortadadır. Onun için soğukkanlı bir şekilde olaya yaklaşılması gerektiğini, olaya odaklanılması gerektiğini her iki ülke menfaatleri açısından daha doğru olacağı inancı içindeyiz.”
Ekonomi ve Dışişleri Bakanlığı’nda konuya ilişkin değerlendirmeler yapıldığına dikkat çeken Çelik, Bakanlar Kurulu sonrasında konu ile ilgili açıklama yapılacağını söyledi. “Rusya tarafından size ulaşan somut bir ambargo var mı?” sorusuna Çelik, “Resmi olarak bize ulaşan bir karar söz konusu değil” yanıtını verdi.Bakan Çelik, ileriki günlerde bakanlıkla ilgili kısa, orta ve uzun vadede yapılması gereken çalışmaları, ele alınacak konuları basın mensupları ile paylaşacağını bildirdi.
dikGAZETE.com
