HDP Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan ve İdris Baluken, bugün yapılan operasyonların asıl hedefinin IŞİD değil, demokratik muhalif kesimler olduğunu iddia ettiler. PaylaşTweetlePaylaşGönderYorum Yap
24 Temmuz 2015 18:14
HDP Grup Başkanvekilleri Buldan ve Baluken yaşanan son gelişmeler hakkında yazılı açıklama yayınladılar. Buldan ve Baluken imzalı açıklamada, “Suriye başta olmak üzere Ortadoğu’da izlediği mezhepçi, tekçi, müdahaleci, hegomonik dış politikası iflas eden, içine girdiği tehlikeli ilişkilerin bir sonucu olarak uluslararası alanda teşhir olan AKP hatalarından geri döneceğine yanlışta ısrar etmektedir. Rojava’da Kürt, Arap, Türkmen, Alevi tüm halkların ortak kazanımını tasfiye etmek için IŞİD’e destek veren, MİT TIR'larıyla silah gönderen Türkiye, bu hedefinde başarılı olamayınca, bu kez kantonların birleşmemesi için tampon bölge planını devreye koymak istiyor. IŞİD’in başaramadığı süreç tampon bölge planıyla sonuca götürülmek isteniyor. Kürtler başta olmak üzere bölge halklarıyla tarihsel dostluk ittifakları kurmak yerine, o bölgede gelişecek demokratik kazanımları engelleme, müdahale etme arayışına giren AKP’nin bir diğer hedefi de, yaratacağı güvenlik/savaş iklimiyle iç siyaseti dizayn etme, demokratik alanı sınırlandırmadır” ifadelerine yer verildi.
“YAPILAN OPERASYONLARIN ALGI OPERASYONU OLMA BOYUTU DAHA FAZLA ÖN PLANDADIR”
AK Parti’nin yanlış politikalar izlediğinin ileri sürüldüğü açıklamada şunlar yer aldı:
“İzlediği tüm yanlış politikaların bedelini 7 Haziran’da sandıkta tek parti iktidarı olma çoğunluğunu kaybederek ödeyen AKP, bundan ders almamış olacak ki, kriz, kaos ve çatışma üreterek, böylesi bir iklimde ülkeyi erken seçime götürmeyi planlıyor. Böylece milliyetçilik zemini üzerinden tek parti iktidarı olma çoğunluğunu yeniden elde etmenin hayallerini kuruyor. Toplum şunu görmelidir ki; IŞİD gibi barbar bir örgütün, bir tecavüz çetesinin yaptığı katliamlar, Türkiye’ye yönelik gerçekleştirdiği saldırılar, AKP’nin 3-4 yıldan bu yana Suriye’de izlediği yanlış politikaların sonucudur. AKP kendisi üzerinde hem içeride hem de uluslararası alanda oluşan 'terörle işbirliği' algısını dağıtabilmek için IŞİD’le mücadele içerisindeymiş gibi bir görüntü sunmaya çalışıyor. Yapılan operasyonların algı operasyonu olma boyutu daha fazla ön plandadır. AKP’nin IŞİD’le mücadelesi samimi ve inandırıcı olmaktan son derece uzaktır. Diyarbakır ve Suruç’ta katliam yapan IŞİD mensupları devlet tarafından biliniyor ve izleniyorken bu vahşetlerin yaşanmasına neden engel olunmadı? Neden gözaltına alınmadılar? IŞİD’in Türkiye’deki uyuyan hücrelerine neden operasyon düzenlenmedi? AKP ve Saray medyasında halen IŞİD’e karşı neden nazik bir dil kullanılmaktadır? Partimize karşı en ağır hakaretleri, nefret dilini kullanan AKP medyası, IŞİD’e laf dahi edemezken, siz IŞİD’le mücadelede nasıl inandırıcı olacaksınız?”
“IŞİD’İ GERİLETECEK, ONUN TÜRKİYE’DEKİ EYLEMLERİNİ ENGELLEYECEK BİR OPERASYON OLMADIĞI ORTADADIR”
Terör örgütlerine yönelik operasyonların AK Parti’yi kurtarma çalışmaları olduğunun ifade edildiği açıklamaya şöyle devam edildi:
“Bugünkü operasyonların IŞİD ayağıyla AKP kurtarılmaya, temize çıkarılmaya, aklanmaya çalışılmaktadır. IŞİD’i geriletecek, onun Türkiye’deki eylemlerini engelleyecek bir operasyon olmadığı ortadadır. Bugün yapılan operasyonların asıl hedefi IŞİD değil, demokratik muhalif kesimlerdir. 19 ilde yapılan operasyonlarda parti yöneticilerimizin, devrimci, demokrat kişilerin içinde bulunduğu yüzlerce kişi gözaltına alınmıştır. Partimize, demokratik muhalif kesimlere karşı IŞİD katliam yaparken, AKP Geçici Hükümeti de siyasi operasyon düzenlemektedir. AKP’yi bir kez daha izlediği bu tehlikeli ve yanlış politikalardan vazgeçmeye çağırıyoruz. Çözüm sürecini bitirerek, hem içeride çatışmalı ortamı başlatma, hem de tampon bölge hevesleriyle Türkiye’yi bölgesel bir savaşın içerisine sürükleme politikaları Türkiye’ye kaybettirir. AKP oy uğruna, koltuk uğruna ülkeyi ateşe atmaktan, gençlerimizin hayatı üzerinden hesap yapmaktan vazgeçmelidir.”
HDP’NİN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Açıklamada ülkede yaşanan olumsuzlukların çözüm yolları “tek çıkar yol içeride demokratik çözüm ve barış sürecini daha ileri bir aşamaya taşıyacak demokratik, anayasal adımları hızla atmak, bölgesel savaş planı ve politikalarından bir an önce vazgeçmek, Rojava halklarıyla tarihsel dostluk ilişkisi kurmak” olarak sıralanırken, Türkiye’nin IŞİD’e karşı şimdiye kadar izlediği politikasıyla yüzleşmesi, AK Parti’nin iflas ettiği iddia edilen dış politikasından dolayı Türkiye halklarından özür dilemesi ve yanlışlarından artık dönmesi gerektiği kaydedildi.
