Artvin’in Borçka ilçesinde aşırı yağışlar sonucu meydana gelen heyelanın yaraları sarılmaya çalışılıyor.
İlçenin Yeniyol mahallesinde derenin dağlardan gelen sularla yükselmesiyle beraber Yeniyol Mahallesi’nde bulunan bir ev toprak yığınına döndü. Evde tek başına yaşayan 55 yaşındaki Fehmi Navdar şans eseri heyelandan kurtulduğu ortaya çıktı. Aynı mahallede oturan komşusu olan Celal İpek, Fehmi Navdar’ın dere yükselmeden evden çıktığını ve mahalleye tekrar dönmediğini söyledi.
Gece yağan yağmurun sabaha kadar mahalleyi ve karayolunu felç ettiğini belirten İpek, “Geceden yağmur yağmaya başlamıştı. Sabaha kadar burası felç olmuş durumdaydı. Herkes evini boşaltmıştı. 60 hanelik bir mahalleyiz. Bir evi heyelan bastı bir çocuğumuzu kaybettik. Burada bir kişi kalıyordu. Dere henüz yükselmemişti onlarda hemen buradan çıktılar. Sabah 7.30’da sular yükselmişti. Buranın bir çaresi olması lazım. Yağmur yağdığı zaman korkudan evde duramıyoruz. Devletten buraya bir çözüm istiyoruz. Heyelan olduktan sonraki akşam evde korkudan uyuyamadık. Hepimiz dışarıda kaldık” dedi.
OYUN OYNARKEN HEYELANA KAPILDI
Borçka ilçesindeki Kurtuluş Apartmanı’nda heyelan sonucu eve giren toprak yığının altına kalarak hayatını kaybeden 3 yaşındaki Zümra Durmuş’un oyun oynadığı sırada heyelanın kendisini yakaladığı öğrenildi.
İlçenin Merkez Mahallesi’nde bulunan Kurtuluş Apartmanı’nda yaşayan ve küçük Zümra’nın 2 kat üstündeki dairede oturan Nuri Şentürk, olay anında evden çıkarken birinci kattan ses durduğunu ve eve girdiğinde Zemra’nın annesinin ağladığını söyledi.
Küçük Zümra’yı elleriyle çıkardıklarını belirten Şentürk, “Ben akşam 6’da evime gelmiştim. Çayımı içtim sonra bir gürültü oldu. Balkona çıktım deprem oldu sandım. Sonra baktım binanın arkasında bulunan toprak geldi. O sıra arka tarafın açıldığını gördüm. O an çocuklarıma hiçbir şey söylemedim. Hemen evi boşalttık. Evden çıktım merdivenlerden aşağıya inerken 2 kat altta bir ses duydum. Evin içerisine girdiğim yenge ağlıyordu. Yanında 2 tane çocuğu vardı 3 çocuğu vardı bir tanesi yoktu. Yengeye ne olduğunu sordum. Çocuğunun arkada oynadığı bir anda kaybolduğunu söyledi. Eve girdiğimde 3 tane peş peşe olan odaların toprak dolduğunu gördüm. Koltukları çıkarmaya çalıştım ama çıkartılacak gibi değildi. Evi boşaltmamız gerektiğini söyledim. Evi boşalttıktan sonra ellerimizle çalışmaya başladık. O arada AKUT ekipleri geldi. O sırada biz çocuğun yarısına kadar çıkarmıştık. Ön tarafı açıktı arka tarafı sıkışmıştı. Biz çıkardığımız nabız vardı ama aldılar götürdüler. Hastanede maalesef kurtaramadılar. O sarsıntıdan binanın kolonlarını kesmiş olsaydı 50 kişi evin altına kalabilirdi. 13 tane daire var hepsi doluydu. Mağdur durumdayız” diye konuştu.
(İHA)
İlçenin Yeniyol mahallesinde derenin dağlardan gelen sularla yükselmesiyle beraber Yeniyol Mahallesi’nde bulunan bir ev toprak yığınına döndü. Evde tek başına yaşayan 55 yaşındaki Fehmi Navdar şans eseri heyelandan kurtulduğu ortaya çıktı. Aynı mahallede oturan komşusu olan Celal İpek, Fehmi Navdar’ın dere yükselmeden evden çıktığını ve mahalleye tekrar dönmediğini söyledi.
Gece yağan yağmurun sabaha kadar mahalleyi ve karayolunu felç ettiğini belirten İpek, “Geceden yağmur yağmaya başlamıştı. Sabaha kadar burası felç olmuş durumdaydı. Herkes evini boşaltmıştı. 60 hanelik bir mahalleyiz. Bir evi heyelan bastı bir çocuğumuzu kaybettik. Burada bir kişi kalıyordu. Dere henüz yükselmemişti onlarda hemen buradan çıktılar. Sabah 7.30’da sular yükselmişti. Buranın bir çaresi olması lazım. Yağmur yağdığı zaman korkudan evde duramıyoruz. Devletten buraya bir çözüm istiyoruz. Heyelan olduktan sonraki akşam evde korkudan uyuyamadık. Hepimiz dışarıda kaldık” dedi.
OYUN OYNARKEN HEYELANA KAPILDI
Borçka ilçesindeki Kurtuluş Apartmanı’nda heyelan sonucu eve giren toprak yığının altına kalarak hayatını kaybeden 3 yaşındaki Zümra Durmuş’un oyun oynadığı sırada heyelanın kendisini yakaladığı öğrenildi.
İlçenin Merkez Mahallesi’nde bulunan Kurtuluş Apartmanı’nda yaşayan ve küçük Zümra’nın 2 kat üstündeki dairede oturan Nuri Şentürk, olay anında evden çıkarken birinci kattan ses durduğunu ve eve girdiğinde Zemra’nın annesinin ağladığını söyledi.
Küçük Zümra’yı elleriyle çıkardıklarını belirten Şentürk, “Ben akşam 6’da evime gelmiştim. Çayımı içtim sonra bir gürültü oldu. Balkona çıktım deprem oldu sandım. Sonra baktım binanın arkasında bulunan toprak geldi. O sıra arka tarafın açıldığını gördüm. O an çocuklarıma hiçbir şey söylemedim. Hemen evi boşalttık. Evden çıktım merdivenlerden aşağıya inerken 2 kat altta bir ses duydum. Evin içerisine girdiğim yenge ağlıyordu. Yanında 2 tane çocuğu vardı 3 çocuğu vardı bir tanesi yoktu. Yengeye ne olduğunu sordum. Çocuğunun arkada oynadığı bir anda kaybolduğunu söyledi. Eve girdiğimde 3 tane peş peşe olan odaların toprak dolduğunu gördüm. Koltukları çıkarmaya çalıştım ama çıkartılacak gibi değildi. Evi boşaltmamız gerektiğini söyledim. Evi boşalttıktan sonra ellerimizle çalışmaya başladık. O arada AKUT ekipleri geldi. O sırada biz çocuğun yarısına kadar çıkarmıştık. Ön tarafı açıktı arka tarafı sıkışmıştı. Biz çıkardığımız nabız vardı ama aldılar götürdüler. Hastanede maalesef kurtaramadılar. O sarsıntıdan binanın kolonlarını kesmiş olsaydı 50 kişi evin altına kalabilirdi. 13 tane daire var hepsi doluydu. Mağdur durumdayız” diye konuştu.
(İHA)