Ersoy, bu olayın fıtık olgularında görülebilecek en tehlikeli durum olduğuna dikkat çekti. Ersoy, içeri itilemeyen bağırsağın kan dolaşımının bozulup delinmesi sonucu hayati tehlike arz ettiğini belirtti.
Prof.Dr. Emin Ersoy konuya ilişkin şunları söyledi; “Karın ön duvarında gelişen fıtıkların doğuştan ve sonradan oluşma özellikleri vardır. Doğuştan gelişen fıtıklardan ikisi en sık görülür. Bunlar göbek ve kasık fıtıklarıdır. Göbek fıtıkları çocuklarda görüldüklerinde bir kısmı 1-2 yıl içerisinde kendiliğinden kapanırken, erişkin hastalarda kapanmaz. Çocuklar, bazen kapanmayan göbek fıtıkları nedeni ile ameliyat edilebilir. Sonradan oluşan erişkin hastalarda göbek fıtığının tek tedavisi cerrahidir. Eğer tedavi edilmezse gittikçe büyür ve karmaşık hale gelebilir.”
FITIK SEBEBİ İYİCE ARAŞTIRILMALI
Gazi Üniversitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emin Ersoy, bazen açık ameliyat sonrasında da yara yerinden oluşan kesi fıtıkları görülebildiğini, ameliyat sonrası sağlıklı iyileşen bir kesi yerinde fıtık görülme oranı yüzde 1-2 iken, yara yerinin iltihaplanması durumunda bu oranın yüzde 30-40 kadar yükselebildiğini belirtti.
Sık görülen fıtıklardan birinin de kasık fıtıkları olduğunu ifade eden Prof.Dr. Ersoy, bu konu ile ilgili önemli şu uyarılarda bulundu;
“Karın ön duvarında görülen bu fıtıkların tümünde korkulan şey, fıtık kesesinin içerisine bağırsakların girerek boğulmasıdır. Bu olay fıtık olgularında görülebilecek en tehlikeli durumdur. Eğer barsak girmişse bu bir şekilde ya acil olarak tekrar hekim tarafından içeri itilerek veya bu işlem yapılamaz ise cerrahi olarak içeri yerleştirilmelidir. Aksi taktirde içeri itilemeyen bu barsağın kan dolaşımı bozulup delinerek, hayatı tehdit eder durum oluşturabilir. Bu nedenle karın ön duvarında büyüyüp küçülen ve ağrıyan bir kitle olarak başlayan fıtık, hayatı tehdit eder bir durum olmadan ameliyat edilmelidir.”
Prof. Dr. Ersoy, özellikle yaşlı hastalarda ansızın belirgin hale gelen fıtık olgularında mutlaka karın içerisinde basıncı artıran, prostat büyümesi, kalın barsak kitleleri, karın boşluğu kitleleri, kabızlık gibi nedenlerin araştırılarak belirlenmesi gerektiğini ifade etti.
Yaşlı hasta grubunda karın boşluğu kanserlerinin çok önemli olduğuna vurgu yapan Ersoy, oluşan fıtığın sadece onarılıp geçilmemesi, oluş nedeninin araştırılması gerektiğini söyledi.
ERİŞKİNLERDEKİ BÜTÜN FITIKLARIN TEDAVİSİ CERRAHİ YÖNTEMDİR
Erişkin hastalarda görülen bütün fıtıkların tedavisinin cerrahi olduğunu anlatan Emin Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü: “Cerrahi teknikte açık ve laparoskopik (kapalı) yöntem hastaya göre hekim tarafından seçilmelidir. Eğer tek taraflı bir kasık fıtığı ise açık yamalı bir yöntem genellikle tercih edilirken, iki taraflı kasık fıtıkları ve tekrarlamış olanlarda laparoskopik yöntem tercih edilmelidir. Kesi yeri fıtıklarında da ilk kez ameliyat yapılacaksa, yamalı olarak yapılan onarımlar en sık tercih edilirken, 2 santimden küçük göbek fıtıklarında sadece dikiş ile, 2 santim üstündeki fıtıklarda yama ile onarım en sık tercih edilenlerdir.”
Prof. Dr. Emin Ersoy, bütün karın ön duvarı fıtıklarının tek tedavi seçeneği cerrahi olduğunu, korseler, kasık bağları gibi yöntemlerin fıtığı tedavi etmedikleri gibi ameliyatı da güçleştirdiğini sözlerine ekledi.