![BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı 2017 Raporu tanıtıldı](https://www.dikgazete.com/files/uploads/news/default/2017/09/bm_ticaret_ve_kalkinma_konferansi_2017_raporu_tanitildi.jpg)
ANKARA (AA) - BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) tarafından hazırlanan, "Sıkı Para Politikalarının Ötesinde Yeni Bir Küresel AnlaÅŸmaya Varmak" baÅŸlıklı 2017 Ticaret ve Kalkınma Raporu, basın toplantısıyla tanıtıldı.
Pek çok ülkede eÅŸ zamanlı tanıtılan raporun Türkiye'deki sunumu Orta DoÄŸu Teknik Üniversitesinden (ODTÜ) Doç. Dr. Ebru Voyvoda tarafından yapıldı. Raporun öne çıkan baÅŸlıkları kapsayıcı büyüme, robotlar, ekonomik kapsayıcılığın ve dışlanmanın toplumsal cinsiyet boyutu, eÅŸitsizlik ve finansal istikrar, piyasa gücü ve eÅŸitsizlik ile yeni bir küresel anlaÅŸma oldu.
Voyvoda, hem BM nezdinde hem de Türkiye dahil tek tek ülkeler açısından 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin, ekonomi ajandasının neredeyse tamamını doldurduÄŸunu belirterek, "Bu rapor, sürekli kendi sorunlarıyla boÄŸuÅŸup içine kapanmış bir ülke için küresel ekonomiye bakış fırsatı sunuyor." diye konuÅŸtu.
Kalkınma hedefleri güncel olarak tartışılsa bile aslında dünya ekonomisinin pek çok açıdan dengesiz ve kapsayıcı olmaktan çok dışlayıcı bir patika sunduÄŸunu kaydeden Voyvoda, "Bu açıdan bakıldığında istikrarsızlık, yeni politik ÅŸoklar ve çevresel meseleler gibi aslında var olan sorunlarımızı katlayan bir takım dengesizliklerle de karşı karşıyayız. Esasen 2008-2009 krizinden bu yana, ister ihracat ister tüketim kaynaklı olsun, gerçek bir ekonomik büyümenin olup olmadığı tartışılan kısa dönemlerde büyümenin getirisinin de son derece eÅŸitsiz dağıldığının farkındayız." deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Ä°ktisatçılar tarafından neoliberal dönem olarak tanımlanan 2008-2009 küresel kriz öncesindeki 30 yıllık dönemin, ürettiÄŸi eÅŸitsizliklerden dolayı raporda sıklıkla hiper-globalleÅŸme dönemi olarak adlandırıldığını ifade eden Voyvoda, ÅŸunları kaydetti:
"Kapsayıcı büyüme terimi bu noktada ortaya çıktı. Ama bunun nasıl baÅŸarılabileceÄŸi, 2030 sürüdürülebilir kalkınma hedeflerinin ve Paris AnlaÅŸması hedeflerinin ne ÅŸekilde hayatımıza gireceÄŸi konusunda belirsizlikler var. Bu belirsizliklerin çözülmesi için katkı sunan rapor, hem küresel refah hem insanların bireysel refahları için ulusların nasıl bir araya gelip koordinasyon içerisinde politika ürettiklerini hatırlatıyor. Bu hatırlatmayı öncelikle 1930'larda Franklin D. Roosevelt'in ABD ekonomisi ve vatandaÅŸları için sunduÄŸu 'Yeni AnlaÅŸma' üzerinden yapan rapor II. Dünya Savaşı sonrası AB ekonomisini canlandırmaya çalışan Marshall Planı ve Uluslararası Ticaret Örgütünü kurma tartışmalarına deÄŸiniyor. Bunları hatırlayarak uluslararası iÅŸ birliÄŸini tekrar saÄŸlayamazsak yaÅŸadığımız politik ÅŸoklarla içe kapanmaya dönüÅŸen ortamın giderek daha tahrip edici sonuçlar doÄŸuracağı vurgulanıyor."
Voyvoda, UNCTAD raporunun bir yandan yaklaşık 10 yıl sonra küresel kriz ve ona yol açan hiper-globalleÅŸme ortamıyla yeniden hesaplaÅŸtığını, öte yandan bu kapsayıcılık ve dışlayıcılık için üç ana baÅŸlık altında tartışmalar sunduÄŸuna deÄŸinerek, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:
"Bu üç ana baÅŸlıktan birincisi üretimde otomatizasyon ve robotlaÅŸma meselesini incelerken ikincisi cinsiyet yönlü ayrışma ve eÅŸitsizliklerin giderilmesi için yapılması gerekenleri tartışıyor. Üçüncü baÅŸlıkta ise finansallaÅŸma ve hiper-globalleÅŸme döneminde ÅŸirketlerin artan faaliyet dışı -rantiye- karları, güç kazanarak piyasayı kontrol etme çabaları, eÅŸitsizlik ve istikrarsızlık unsurları tartışılıyor. Raporda ayrıca mali daralma ve sıkı maliye politikaları da ele alınıyor. Ekonomik durgunluk döneminden ve refah üretmeyen büyüme sürecinden kutulmak için özellikle geliÅŸmiÅŸ ülkelerle koordinasyon içinde uygulanacak geniÅŸletilmiÅŸ mali politikalara ihtiyaç duyulduÄŸu vurgulanıyor."