Hamburg
Almanya'nın Hamburg kentinde düzenlenen 5. Küresel LNG Forumu'nun "Enerji Dönüşümünün Kilit Etkeni: LNG" başlıklı panelinde konuşan Nicotra, biyogaz kullanımının karbon salımını önemli miktarda azaltabileceğini ve doğadaki atıl biyogazın bu sürece katkısının yüksek olabileceğini ifade etti.
Nicotra, doğada her yıl 200 milyar ton biyogazın karbon döngüsünde açığa çıktığını ve bunun dünyanın ihtiyaç duyduğu LNG'den yüzde 20 daha fazla olduğunu dile getirdi.
Biyogazın doğal gazdan daha maliyetli olduğu yönündeki eleştirilere değinen Nicotra, "Bu, üretim maliyetinden kaynaklanmıyor. Lojistikten kaynaklanıyor. Biyogazda lojistik çok daha karmaşık çünkü biyokütlenin doğadan toplanması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
Nicotra, bu alana Avrupa Birliği'nin (AB) daha fazla finansal destek sağlaması gerektiğini vurgulayarak, biyokütlenin toplanması için gerekli altyapı çalışmaları yapıldığında AB'nin enerji konusunda bağımsızlığı yakalayabileceğini söyledi.
Biyogazın Biyo-LNG olarak da kullanılabileceğine ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından çok daha sürdürülebilir olduğunu işaret eden Nicotra, "Tüm bu nedenlerle biyogaza ihtiyaç duyarsanız, biyogazı da sıvılaştırabilirsiniz." dedi.
Dizel yakıt yerine Biyo-LNG kullanımıyla karbon salımı azaltılabilir
Biyometan Uzmanı Lorenzo Maggioni de biyolojik atıklardan elde edilen biyogazın, biyometana dönüştürülmesi, biyometanın da sıvılaştırılmasıyla Biyo-LNG'nin elde edilebildiğini ifade etti.
Başta tır, kamyon gibi ağır vasıtalar olmak üzere gemilerde de Biyo-LNG kullanabileceğini aktaran Maggioni, bu şekilde taşıma kaynaklı karbon salımının da azaltılabileceğini dile getirdi.
Maggioni, Avrupa'daki Biyo-LNG'ye yönelik gelişmelere de değinerek kıtada hali hazırda 20 bin biyogaz tesisi bulunduğunu ve en büyük Biyo-LNG tesisinin ise yıllık 9 bin ton Biyo-LNG ürettiğini ifade ederek, birçok ülke ve firmanın da son yıllarda Biyo-LNG konusunda yatırımlarını artırdığını kaydetti.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com