DÜZCE (AA) - Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Düzce'de basın mensuplarıyla bir araya geldiği toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin önemli bir dönüşümün eşiğinde olduğunu söyledi.
Özlü, 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasına işaret ederek, "İnşallah 16 Nisan'da yapılacak olan referandumda, Türkiye'de büyük bir dönüşümün önünü açacağız. Bu süreçte, televizyonlarda, meydanlarda çok şey söylendi, söylenmeye devam ediyor. Ama hemen şunu söylemek isterim ki bu, Türkiye'nin gerçekleştirdiği önemli bir inovasyondur, yenilenmedir. Çünkü yenilenme olmadan büyüme, gelişme, kalkınma olmaz." diye konuştu.
Türkiye'nin AK Parti iktidarıyla bir sıçrama, hamle gerçekleştirdiğini dile getiren Özlü, "Düşük gelir seviyesindeki ülkelerden birisiyken şu anda orta-yüksek gelir grubuna sahip ülkelerden birisi oldu. Geçen sene Türkiye yüzde 2,9 oranında büyüdü. Biliyorsunuz, dört çeyrek üzerinden baktığımızda, 2016'nın ilk ve ikinci çeyreğinde yüzde 4,5 büyürken, FETÖ darbe girişiminin etkisiyle üçüncü çeyrekte, eksi 1,8 oranında bir küçülme oldu. Yine son çeyrekte yüzde 3,5 oranında bir büyüme gerçekleştirdik. Darbe girişiminin menfi etkilerinden birisi üçüncü çeyrekteki küçülme." ifadelerini kullandı.
"Yapısal dönüşüme ihtiyaç var"Özlü, her şeye rağmen Türkiye'nin büyüdüğünü vurgulayarak, büyüme oranlarının Avrupa Birliği ve ABD ortalamasının üzerinde olduğunu, AB ülkelerinin yaklaşık yüzde 1,6 ortalama oranında büyüme kaydettiğini, Türkiye'nin ise 1,5 puana yakın büyüme gösterdiğini aktardı.
Halk oylaması sürecinde gördükleri manzaranın son derece olumlu olduğunu belirten Bakan Özlü, bu olumlu sürecin etkilerinden birini de Düzce'de göreceklerini, her dönem doğru karar vermiş bir il olan Düzce'nin halk oylamasında da doğru karar vereceğine emin olduklarını dile getirdi.
"Türkiye'nin bir sıçrama daha yapması gerekiyor." diyen Özlü, şunları kaydetti:
"Bu referandumun aslında, bu 18 maddenin en büyük katkısı, etkisi, Türkiye'nin sıçrama yapmasına müsait bir ortamı, yapısal dönüşümü gerçekleştirecek olmasıdır. Türkiye'nin yeni bir hamle yapması için böyle bir yapısal dönüşüme ihtiyaç var. Bu bakımdan Türkiye yeni bir inovasyon gerçekleştiriyor. Ana omurgaya dokunmadan, ana eksen yerinde iken yapısal bir dönüşüm gerçekleştirecek, daha hızlı çalışan bir devlet sistemi, daha pratik uygulamaları olan mekanizmalar tesis edeceğiz."
Özlü, halk oylaması sonrası Türkiye'de ne kadar hızlı karar alınabildiğinin görüleceğini anlatarak, geçen senenin son çeyreğinden itibaren ekonomide başlayan olumlu havanın, önümüzdeki dönemde toplumsal hayata daha fazla etki edeceğini belirtti.
"İş yapmak için yetki istiyoruz"Bakan Özlü, işletmelere destek alanında yapılan icraatlara değinerek, şunları söyledi:
"İki önemli karar alındı. Bunlardan biri büyük firmalarımıza destek sağlamak amacıyla 250 milyar liralık kredi paketi hazırlandı, uygulamaya konuldu ve bu paket şu anda uygulamada. Bir diğer konu ise mikro ölçekli işletmelere destek sağlamak maksadıyla, KOSGEB aracılığıyla verdiğimiz kredilerdir. Bu kredilerde uygulama noktasında başlangıçta şikayetler oldu ama onların hepsi şu anda zapturapt altında. Sizinle son rakamları paylaşacağım. Bugüne kadar 460 bin 167 KOBİ'den 114 bin 675'i kredisini aldı. Bu miktar da 2 milyar 924 milyon 658 bin liradır. Yani yaklaşık 3 milyar lira civarında sıcak para piyasaya girmiş oldu. Ne zaman oldu bu? İlk krediyi 10 Mart'ta verdik. 10 Mart'tan bugüne piyasaya 3 milyar lira civarında bu küçük işletmelere sağlanan kredi. Yine aşağı yukarı 100 binden fazla, bankalarda işlemi bitmiş, parası hazır bekleyen KOBİ'lerimiz var. Onları da inşallah bu krediyle buluşturacağız."
Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine yönelik eleştirilere de değinen Özlü, "Her zaman söylüyorum; diktatörler darbeyle gelir. Seçimle gelen ve seçimle gidilen sistemlerde diktatörlük olmaz. Milletin teveccühüyle gelinir, milletin teveccühüyle gidilir. Bu bakımdan bunlar doğru şeyler değil, toptan yalan olan şeyler. Biz, iş yapmak için yetki istiyoruz. İş yapmak isteyen insan yetki ister, iş yapmak istemeyen insan yetki istemez, hatta mevcut yetkiler de fazla gelir. Maalesef muhalefetin yetki isteme konusunda bir talebi yok. Onlar mevcut yetkileri yeterli buluyor. Mevcut sistemi çok iyi buluyorlar, kutsuyorlar. Biz Türkiye'nin yeni bir sıçrama yapmasına zemin oluşturacak anayasal bir düzenleme yapmak istiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.