ANKARA (AA) - BaÅŸbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir BozdaÄŸ, CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi'nde, CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan baÅŸkanlığında düzenlenen Bakanlar Kurulu Toplantısının ardından açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Toplantıda, Suriye'de yaÅŸanan geliÅŸmeler baÅŸta olmak üzere iç ve dış güvenlikle ilgili konuların ele alındığını belirten BozdaÄŸ, çocukların korunması konusunun Bakanlar Kurulunda detaylı ÅŸekilde görüÅŸüldüÄŸünü ve BaÅŸbakan Yardımcısı Recep AkdaÄŸ baÅŸkanlığında, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Ä°çiÅŸleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli EÄŸitim Bakanı Ä°smet Yılmaz ve SaÄŸlık Bakanı Ahmet Demircan'dan oluÅŸan bir komisyon kurulduÄŸunu bildirdi.
BozdaÄŸ, "Komisyon kurulmuÅŸtur, komisyonun kuruluÅŸ amacı çocuklarımızın korunması konusunda bugüne kadar aldığımız bütün tedbirlerin gözden geçirilerek bundan sonra daha etkin koruma için neler yapılması gerektiÄŸi hususunu çalışmak ve en kısa sürede hükümetimize yasal ve idari açıdan yapılması gerekenler konusunda bir rapor sunmak olacaktır. Cezaların artırılması baÅŸta olmak üzere her alan tek tek ele alınacak ve sonucunda yapılması gerekenler bir rapora baÄŸlanacak, yasal düzenleme gerektiren hususlar Türkiye Büyük Millet Meclisinde yasalaÅŸtırılacak. Ä°dari tedbirlerle yapılabilecek hususlarda da gerekli idari düzenlemeler yapılarak, gerekli tedbirler alınacaktır." diye konuÅŸtu.
Çocukların her birinin kendilerine emanet olduÄŸuna iÅŸaret eden BozdaÄŸ, ülkeyi çocuklara emaneten yönettiklerini, gelecekte de ülkeyi çocuklara emanet edeceklerini belirtti.
BozdaÄŸ, "Her türlü suça karşı, her türlü ahlaksızlığa karşı, her türlü saldırıya karşı çocuklarımızı korumak hepimizin vazifesidir. Öncelikle de hükümetimizin, güvenlik güçlerimizin ve devlet kurumlarının baÅŸta gelen vazifesidir." ifadesini kullandı.
Çocuklara dönük cinsel istismar suçları baÅŸta olmak üzere, pek çok suçun iÅŸlenmesini tamamen ortadan kaldırmanın sadece hükümetin çalışmasıyla baÅŸarılabilecek bir husus olmadığına dikkati çeken BozdaÄŸ, suçla ve suçun failleriyle mücadelenin hep birlikte yapılması gerektiÄŸini vurguladı.
BozdaÄŸ, mücadelenin her yerde yapılması gerektiÄŸine deÄŸinerek, ÅŸunları kaydetti:
"Bu konuda farkındalığı, duyarlılığı birlikte artırmalıyız ve bilinçlenmeyi birlikte saÄŸlamalıyız. Sadece cezalarla bu meseleyi halledemeyeceÄŸimizi hepimizin bilmesi lazım. Elbette en ağır ÅŸekilde cezalar verilecektir, infazlar yapılacaktır. Bu düzenleme içerisinde de cezaların artırılması konusu ayrıca ele alınacak. 12 yaşı doldurmamış olan çocuklarımıza dönük suçlarla ilgili ayrı cezai yaptırımlar getirilebilecek, baÅŸka da düzenlemeler mutlaka bu rapor sonucunda hayata geçirilecektir. Bu iÅŸin bir boyutu, yani çocuklarımız istismar edildikten sonra devreye giren boyutu, bunun caydırıcı yönü var ama bu suçları önleyici ve bu tür suçlara karşı çocuklarımızı koruyucu adımları atmaya hepimizin özen göstermesi lazım. Burada da sorumluluk 80 milyon insanımızın tamamına aittir, birlikte bu tür sapıklarla, suçlularla, eÄŸilimi olan kiÅŸilerle mücadele etmeliyiz. Birlikte mücadele edersek elde edemeyeceÄŸimiz netice yoktur, yenemeyeceÄŸimiz sorun yoktur."
"Suriye'nin bölgeye güvenlik gücü göndermesi ÅŸu an söz konusu deÄŸil"Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan BozdaÄŸ, Suriye'de rejim güçlerinin Afrin'e gireceÄŸine konusundaki iddialara dair soru üzerine, Zeytin Dalı Harekatı'nın baÅŸladığı gün nasıl bir hedefle baÅŸladıysa aynı hedef doÄŸrultusunda planlı ve baÅŸarılı ÅŸekilde devam ettiÄŸini belirtti.
BozdaÄŸ, Türkiye'nin bu konudaki kararlılığının, pozisyonunun ve yaptıklarının çok net olduÄŸunu vurgulayarak, "Bölge terör örgütlerinden ve teröristlerden arındırılıncaya, bölgede huzur, barış ve istikrar yeniden tesis edilinceye, sınır güvenliÄŸimiz, bölgede yaÅŸayan Türkmen, Arap, Kürt kardeÅŸlerimiz, sınır boylarında yaÅŸayan vatandaÅŸlarımız ve ülkemiz tehdit altından kurtarılıncaya kadar bu harekat devam edecektir." diye konuÅŸtu.
Türkiye'nin bu noktada kararlı olduÄŸunu ve geri dönüÅŸün söz konusu olmadığını aktaran BozdaÄŸ, "Bugün saat 13.00 itibarıyla etkisiz hale getirilen terörist sayısı 1651'dir. Bölgedeki son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar bu mücadele kararlı ÅŸekilde devam edecektir." bilgisini paylaÅŸtı.
Bölgedeki terör örgütlerinden PYD/YPG'nin Suriye yönetimiyle görüÅŸtüÄŸü ve anlaÅŸtığına dair haberlerin medyada yer aldığını, kendilerinin de bu haberlerin doÄŸru olup olmadığının yakından takibini yaptıklarını belirten BozdaÄŸ, ÅŸu deÄŸerlendirmelerde bulundu:
"Hem istihbarat örgütümüz hem güvenlik birimlerimiz hem hükümetimiz bütün yönleriyle konuyu yakından takip ediyoruz. Her ne kadar bugün Suriye resmi haber ajansı SANA, Suriye rejimine baÄŸlı bazı güçlerin Afrin'e gireceÄŸine dair bir haber geçtiyse de bu haber resmi makamlar tarafından doÄŸrulanmamıştır, gerçek dışıdır, gerçekle alakası yoktur. Güvenlik kaynaklarımızın bize verdiÄŸi bilgiye göre de Suriye yönetiminin bölgeye herhangi bir güvenlik gücü göndermesi ÅŸu an için söz konusu deÄŸildir."
"PYD/YPG Türkiye'nin de Suriye'nin de ortak düÅŸmanıdır"Bekir BozdaÄŸ, bölgede Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör örgütleriyle mücadelesinin terör örgütlerinin kökü kazınana kadar devam edeceÄŸini vurgulayarak, ÅŸöyle devam etti:
"PYD/YPG terör örgütleri Türkiye'nin de Suriye'nin de ortak düÅŸmanıdır. Çünkü bu terör örgütleri Suriye devletini bölmek, topraklarını bölmek, siyasi birliÄŸini bozmak, ve o topraklar üzerinde Suriye devletinin egemenliÄŸini yok etmek için kurulmuÅŸ ve mücadele eden terör örgütleridir. Aynı ÅŸekilde Türkiye devletinin toprak bütünlüÄŸüne, sınır güvenliÄŸine ve vatandaÅŸlarımızın can ve mal emniyetine karşı da tehdit oluÅŸturmaktadır. Bu terör örgütleri hem Türkiye'nin hem de Suriye'nin ortak düÅŸmanıdır. Rejimin PYD/YPG terör örgütlerini müdafaa için Afrin'e birlik sevk etme gibi bir düÅŸünceye varması veya bu yönde adım atması bölge bakımından çok büyük felaketlere yol açar."
Kendi toprak bütünlüÄŸü için tehdit oluÅŸturan terör örgütlerini korumak için Suriye rejiminin Afrin'e asker göndermesinin makul görülemeyeceÄŸine dikkati çeken BozdaÄŸ, "Böyle bir adım bölgede baÅŸka olumsuzluklara yol açacağı gibi Suriye devletinin de bölünmesine yeÅŸil ışık yakmak anlamına gelir ki Suriye yönetiminin de kendi ülkelerini bölecek bir adım atmayacağını düÅŸünüyoruz. Ancak herhangi bir ÅŸekilde böyle bir olumsuz adım atılırsa elbette ki bu adımın çok ciddi sonuçları olur. Hem Türkiye için olur hem Suriye için olur hem bölge için olur. Türkiye'nin hedefi çok nettir ve pozisyonu da nettir, terörden bölgeyi arındırmaktır. Türkiye'nin bu pozisyonunun deÄŸiÅŸmesi söz konusu deÄŸildir." ifadesini kullandı.
"Ä°sim deÄŸiÅŸtirmekle terör örgütü olmaktan kurtulamazlar"Terör örgütlerinin isim deÄŸiÅŸtirerek terör örgütü vasfından kurtulamayacağına iÅŸaret eden BozdaÄŸ, ÅŸunları söyledi:
"Bir örgütün terör örgütü olarak nitelendirilmesi onun yaptığı eylemlerle alakalıdır. PKK yaptığı eylemlerle kendisinin terör örgütü olduÄŸunu sadece Türkiye'ye deÄŸil, dünyaya ispat etmiÅŸtir. Adını deÄŸiÅŸtirerek veya baÅŸka ülkelerin tavsiyesiyle baÅŸka bir isim altında yeniden yapılandırılarak terör örgütü olmaktan kurtulamaz. PYD/YPG terör örgütüdür, Türkiye için böyledir, pek çok ülke de bunu kabul etmektedir. ABD bile 'Bakın siz terör örgütü olarak görülüyorsunuz, adını SDG diye deÄŸiÅŸtirin, tabela deÄŸiÅŸikliÄŸine giderseniz rahat edersiniz.' dedi. Sonra deÄŸiÅŸtirdiler adını. PYD/YPG terör örgütü olmaktan kurtuldu mu? Ä°sim deÄŸiÅŸtirerek terör örgütleri terör örgütü olmaktan kurtulamaz. Türkiye yapılan hesapları görüyor. Terör örgütlerine bakışımız nettir. Onlar Sayın BaÅŸbakanımızın dediÄŸi gibi sızma, tartışmasız terör örgütüdür. Ä°nsan ismini deÄŸiÅŸtirmekle baÅŸka bir insana dönüÅŸmüyorsa, terör örgütleri de isim deÄŸiÅŸtirmekle terör örgütü olmaktan kurtulamaz."
BozdaÄŸ, "MHP ile AK Parti arasındaki seçim ittifakı düzenlemesinde en çok merak edilen konu, ittifakın oy pusulasına nasıl yansıyacağı. Buna iliÅŸkin detaylar nelerdir?" sorusu üzerine, oluÅŸturulan AK Parti ve MHP komisyonlarının çalışmalarını tamamladığını dile getirdi.
"ÇarÅŸamba günü teklifi Meclise sunulacaktır"CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan ve MHP Genel BaÅŸkanı Devlet Bahçeli'nin bir araya gelmesinin ardından 26 maddede mutabakat saÄŸlandığını anlatan BozdaÄŸ, ÅŸöyle devam etti:
"Konunun detaylarını çarÅŸamba günü komisyon baÅŸkanları beraber açıklayacaklar. Belki yarın gruplarda buna iliÅŸkin bazı deÄŸerlendirmeler yapılabilir ancak ÅŸunu söyleyebilirim, seçim ittifakını yasaklayan düzenlemeler yasalarımızdan çıkarılmıştır. Milletvekili seçimi ve cumhurbaÅŸkanı seçiminde partilerin ittifak yapabilmelerinin önü açılmıştır ve bunun yasal çerçevesi çizilmiÅŸtir. Oy pusulası nasıl olacak, ittifak halinde oyların ve milletvekillerinin dağılımı hangi usule göre yapılacak bunlar baÅŸta olmak üzere pek çok sorunun cevabı bu yasal düzenlemelerle verilmiÅŸ olacaktır. ÇarÅŸamba günü teklif Meclise sunulacaktır."
BozdaÄŸ, ayrıca Mahalli Ä°dareler Kanununda uyum deÄŸiÅŸiklikleri yapıldığını, seçilme yaşının 25'ten 18'e indirildiÄŸini bildirdi.
Seçim barajının aynen muhafaza edildiÄŸini ve seçim güvenliÄŸiyle ilgili bazı düzenlemelerin olduÄŸunu belirten BozdaÄŸ, yapılan düzenlemenin hayırlı olmasını diledi.
Saadet Partisi ile ittifakAK Parti'nin Saadet Partisi ile ittifak yapma ihtimalinin olup olmadığının sorulması üzerine BozdaÄŸ, ÅŸu yanıtı verdi:
"Yapılan yasal düzenlemede ittifak yapacak partiler arasında herhangi bir sınırlama yok. Yani, 'Bir parti ancak bir parti ile ittifak yapabilir veya en fazla iki parti, üç parti ittifak yapabilir.' diye bir sınırlama yok. Partiler aralarında mutabakata varmak kaydıyla istedikleri kadar partiyle ittifak yapabilirler. Bu tamamen partilerin takdirinde olan bir husustur. Bu yasa, ittifakların önünü açıyor. Kimin kiminle ittifak yapacağına karar vermiyor. Tabii Saadet Partisi ile AK Parti, MHP bir ittifak yapar mı? Bu önümüzdeki zaman içerisinde ortaya çıkacaktır. Åžu anda MHP-AK Parti ittifakı kesin gibi, yani kesin diyelim ona, artık gibiden öte. Yani 2019 milletvekili ve cumhurbaÅŸkanlığı seçiminde AK Parti-MHP bir ittifak oluÅŸturacağını kamuoyuna açıkladı. Bunun hukukunu, zeminini beraber yaptılar. Saadet Partisi ile Sayın CumhurbaÅŸkanımız geçenlerde bir görüÅŸme yaptı. O görüÅŸmenin yansımaları nasıl olacak hep beraber göreceÄŸiz. Yani ÅŸu anda o konuda net bir ÅŸey söyleme imkanım yok."
BozdaÄŸ, "Türk ve Türkiye ibarelerinin dernek, sivil toplum örgütü ve meslek örgütlerinin isimlerinden çıkartılmasına yönelik bir çalışma var mı?" yönündeki bir soru üzerine ÅŸunları kaydetti:
"Türk ve Türkiye ibarelerinin isminde herhangi bir sivil toplum örgütünün veya meslek kurulusunun yer alması, o örgüte ve meslek kuruluÅŸuna büyük bir ÅŸeref kazandırır, onur kazandırır. Bu ibareleri isminde taşıyan dernekler, vakıflar veya meslek örgütleri bu ibarelere layık bir ÅŸekilde hareket etmek durumunda. Bu ibarelere sevgi, saygı ve sadakati eylem ve söylemlerine yansıtmaları esastır. Siz hem isminizde Türk veya Türkiye ibarelerini taşıyacaksınız hem de Türkiye'ye ve Türk milletine düÅŸmanlık yapanları deÄŸirmenlerine su taşıyacaksınız. Bu kabul edilebilir bir ÅŸey deÄŸildir. Türk toplumunun tamamı bunu yapanlardan rahatsızdır. Türk Tabipleri BirliÄŸinin yönetim kurulu, vatanını, milletini seven Türk tabiplerinin tamamını temsil etmemektedir. Yani çok net söylüyorum. Onlar sadece kendilerini temsil ediyorlar ama bir ÅŸekilde seçim sistemi ile oraya seçilebiliyorlar. Bu son açıklamalar bu konuda bir neÅŸter atılması zaruretini ortaya koymuÅŸtur. Millet de bizden bu konuda adım atmamızı beklemektedir. Sayın CumhurbaÅŸkanımızın açıklaması üzerine BaÅŸbakanımızın bir talimatı olmuÅŸtur. BaÅŸbakanlıkta bu konuda bir hazırlık devam etmektedir ancak henüz hazırlık tamamlanmış deÄŸildir."
Muhabir: Mümin AltaÅŸ,Özcan Yıldırım,Enes Kaplan
