Siyaset

“Barışın gerçek kaynağı millettir”

Türkiye gündeminde çözüm sürecinin bitmesi, sekteye uğraması konuşuluyor. Uzmanlarca Türkiye’nin kendi iradesini koymak isteyen bir ülke olarak uluslar arası aktörlerce engellendiği ve barışı örmek için herkese görev düştüğü aktarılıyor. Çözüm sürecinin,

“Barışın gerçek kaynağı millettir”
03-08-2015 15:05

Türkiye gündeminde çözüm sürecinin bitmesi, sekteye uğraması konuşuluyor. Uzmanlarca Türkiye’nin kendi iradesini koymak isteyen bir ülke olarak uluslar arası aktörlerce engellendiği ve barışı örmek için herkese görev düştüğü aktarılıyor. 

Çözüm sürecinin, üzerine titrenen ve hiç kimseyi ötekileştirmeyen, ayrıştırmayan bu topraklarda sonsuza kadar birlikte yaşama iradesini geniş bir mutabakatla ortaya koyma iradesi olduğunu vurgulayan Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, süreç için şöyle konuştu: “Yerli olmasına özen gösterdiğimiz çözüm sürecinin bu toprağın evlatlarının birlikte yaşayabileceklerinin sayısız nedeninin olduğu ve bir ortamda bunun başarılabileceği umudunu besleyen bir süreçti”.

“BU ZAMANLAMANIN BİR NEDENİ VAR”

Terör olaylarının yaşandığı, barışı ve güvenliği tehdit eden söylemlerin üretildiği zamana dikkat çeken Yaşar Hacısalihoğlu, bu yöntem ile Türkiye’nin erişmek istediği konuma engel olunmaya çalışıldığını söyledi. Son gelişmeleri değerlendiren Hacısalihoğlu, “Adeta hükümet sıkıntısı, boşluğu yaşadığı izlenimi verilmeye çalışılırken bir yandan da zorlama koalisyon turları işin içine katılmaya çalışılıyor. Ben her bakımdan uzlaşılmış ve geniş mutabakatlı bir koalisyon kurulmasın demiyorum. Kurulmalı, ancak kör iyimserliğe ve hayal kurmaya da gerek yok, bu noktada yapay zorlamalar maksatlıdır. Türkiye’nin saptadığı uzun dönemli stratejik hedeflere erişim dinamiğini köreltecek yapay koalisyon tuzağına düşmemeli. Hatırlanmalıdır ki, geçmişin küresel sermayenin, sıcak paranın, spekülatif paranın istikrar bozucu niteliği son 13 yıl içinde etkisizleştirildi. Türkiye şu an kalkınma iktisadının yani üretim ekonomisinin etkinleşeceği, ileri teknolojik uygulamaların öne çıkacağı yeni bir faza geçti. Böyle bir dönemde Türkiye’yi terörle sıkıştırmak, Türkiye’nin geleceğinden ürkenlerin medet umduğu atmosferi yansıtmaktadır.” dedi.

“YENİDEN HARİTALARLA OYNANIYOR”

Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, Ortadoğu’da 100 yıllık mirasın harekete geçirildiği bir evreyi yaşadığını aktardı ve bu evrede yaşananlardan söz etti: “100 yıllık dönem uluslar arası ilişkilerde, siyasi tarihte uzun bir dönem değildir. Bitmemiş bir savaş diyebileceğimiz 1. Dünya Savaşı’nın tortuları hareketlendiriliyor, haritalarla oynanıyor. Türkiye 13 yıllık dönem içinde istikrarını sağlayarak, IMF vesayetinden koparak, milli savunma sanayisine yatırımda bulunarak, dünyanın sadece Batı’dan ibaret olmadığını ortaya koyarak, Çin, Rusya gibi Asyalı güçlerle stratejik ilişkiler geliştirerek, kendi medeniyet havzasında geniş halk kitleleriyle gönül köprüleri kurarak, mazlumların umudu haline gelerek bu oyunu bozuyor”.

“PKK, DAEŞ TAŞERONDUR” 

NATO ülkesi olan Türkiye’nin NATO savunma sistemi dışında Çin ile füze savunma sistemi anlaşma zeminine girmesini yorumlayan Prof. Dr. Hacısalihoğlu, teknolojiyi kendi üreten, teknoloji transferi gerçekleştirmek isteyen bir ülke konumunda olarak Türkiye’nin Çin’i tercih etmesinin nedenleri olduğuna değindi. NATO ülkelerinin Türkiye’nin silah pazarı olmasını ve teknoloji üretememesi sonucunda dışarıya bağımlı kalmasını istediklerini belirten Hacısalihoğlu, Türkiye’nin bunun karşılığında bu durumu tersine çevirerek, medeniyet havzasıyla ilişki kurmak istediğini ayrıca Türkiye’nin Türkiye’den yönetilmesinin istendiğini ifade etti. Eşitliğin güvensizlik ürettiğini vurgulayan Prof. Dr. Hacısalihoğlu, Türkiye’nin belli ülkelerin, aktörlerin bulunduğu konuma gelme eğilimi gösterdiğini söyledi. Güçlerinin eşitleneceği kaygısıyla güvensizlik üretip terör örgütlerini hareketlendirenlerin yörüngesindeki DAEŞ- PKK ve DHKP-C’nin taşeron terör örgütleri olduğunu ekledi.

“BUGÜNLERİ BARIŞLA SONLANDIRALIM”

Barışı kirletmeye kimsenin hakkının olmadığının altını çizen Hacısalihoğlu, barış iradesini ortaya koymak için de herkese bu konuda iş düştüğünü belirtti: “Bu oyunu bozacak olan yine milletin kendisidir, onun azim ve kararlılığıdır, onun sağduyusudur ve onun ferasetidir. Burada esas olan, bu zor dönemde hepimize görev düşmesidir. Barışı kimse kirletemez, barışın gerçek kaynağı bu milletin ta kendisidir, Anadolu topraklarıdır. Anadolu çok badire yaşamıştır, çok sıkıntı çok ihanet görmüştür ama kazanan hep Anadolu olmuştur, buna inancım tamdır. Bugünleri de inşallah barışla sonlandıracağız”. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER