Istanbul
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, KartalDernek tarafından düzenlenen “Zirve Kartal: Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi”nin açılışında yaptığı konuşmada, kendisini bir imam hatipli olarak evinde gibi hissettiğini söyledi.
Bugün aslında bu hissiyatın verdiği huzurla, eğlenceli vakit geçirecekleri, keyifli sohbetler yapacakları bir program hayal ettiğini ifade eden Bakan Varank, ancak Bartın’dan iç yakan, çok üzücü haberler aldıklarını, maden ocağında yaşanan patlama sonucu hayatını kaybeden emekçilerin bulunduğunu, bu nedenle içinin buruk olduğu dile getirdi.
Varank, hayatını kaybeden madencilere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabrı cemil niyaz ettiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Yaralanan kardeşlerime de acil şifalar diliyorum. Olayın duyulduğu ilk adan itibaren devletimiz tüm imkanlarını seferber etti. Bakan arkadaşlarımız Bartın’a giderek çalışmaları yakından takip ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımız da Diyarbakır’daki programını iptal etti, bugün oraya geçerek çalışmaları bizzat kontrol edecek. Arama kurtarma başta olmak üzere, patlama ile ilgili tüm konularda bütün kurumlarımız çalışmalarını titizlikle sürdürüyor. Bölgedeki sağlık ekipleri ve hastaneler yaralı kardeşlerimiz için seferber edildi. Bunlara ilave olarak bir acil müdahale ünitesi kuruldu. Yine ihtiyaç halinde ambulans uçaklarımız, helikopterlerimiz zaten görevlerini yapmak üzere hazırda bekliyor.”
"Bu kazada ihmali, sorumluluğu bulunan kim varsa cezasını çekecektir”
Varank, bunun gibi üzücü hadiselerin birtakım provokatörlerin istismarına açık hale geldiğini aktararak, “Lütfen kimse provokatif ve dezenformasyon içeren art niyetli içeriklere itibar etmesin. Patlamayla ilgili gerekli soruşturma zaten başlatıldı, tüm boyutlarıyla inceleme devam ediyor. Bu kazada ihmali, sorumluluğu bulunan kim varsa cezasını çekecektir. Bundan da emin olmanızı istirham ediyorum. Olayın detayları netleştikçe, en doğru bilgiler, zaten zamanında resmi kurumlarımız tarafından şu anda kamuoyuyla paylaşılıyor, paylaşılmaya da devam edecek.” diye konuştu.
Temenni ve tüm çabalarının daha fazla can kaybı olmaması ve madencilerin sağ salim kurtarılması yönünde olduğunu vurgulayan Bakan Varank, “Rabbim hem göçük altında kalan kardeşlerimizin hem de onlara ulaşmaya çalışan ekiplerin yardımcısı olsun. Rabbim inşallah bir daha böyle kazalarla, üzücü olaylarla bizleri imtihan etmesin.” dedi.
"İmam hatip öğrencilerine milletle birlikte devletin de sahip çıktığı bir ortamda yaşıyoruz”
Bakan Varank, bugün girişimcilik ve inovasyon konuşmak üzere bir araya geldiklerini anımsatarak, böyle bir organizasyonun bir imam hatip lisesinde düzenleniyor olmasının özellikle kendi jenerasyonundaki insanlar için ne kadar anlamlı olduğunu vurguladı.
İnsanın bu atmosferi görünce, nereden nereye diye iç geçirmeden, şükretmeden geçemediğini ifade eden Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yaşınız itibarıyla sizler 2002 öncesi döneme şahit olmadınız. İyi ki de olmadınız, çünkü o dönemdeki abileriniz ablalarınız sizin kadar şanslı değildi. Sizin gördüğünüz değeri maalesef onlar görmüyorlardı. 28 Şubat’ın kapkara zihniyeti bizzat imam hatiplerin üstüne karabasan gibi çökmüştü. İmam hatipliler katsayı garabetiyle üniversitelere giremediler, ikna odalarına tabi tutuldular, kadınlar başörtüsü sebebiyle birçok imkandan mahrum bırakıldı. Ama Recep Tayyip Erdoğan diye bir yiğit imam hatipli çıktı ve tüm bu faşist uygulamaları tarihin çöplüğüne gönderdi. Hamdolsun bugün farklı bir iklimin içerisinde yaşıyoruz. Cumhurbaşkanının imam hatipli olmakla gurur duyduğu bir devletin vatandaşlarıyız. Bugün imam hatip okullarına, imam hatip öğrencilerine milletle birlikte devletin de sahip çıktığı bir ortamda yaşıyoruz. İşte bu yüzden artık imam hatip neslinin omzunda çok daha büyük, ağır sorumluluklar var. Nedir o? Her açıdan örnek bir nesil olabilmek.”
Varank, devletlerin, birbirlerine karşı üstünlüğü savaşlarla değil ekonomilerle kurduğunu anlatarak, Türkiye’yi güçlendirecek, ekonomik ve teknolojik bağımsızlığı tahkim edecek bir nesil olmalarının en büyük hayali olduğunu söyledi.
“Sevgili gençler, şunu asla unutmayın” diye seslenen Bakan Varank, “Bizim Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde belirlediğimiz ve uğrunda gece gündüz çalıştığımız bir idealimiz var. Milli Teknoloji Hamlesi Vizyonu. Biz bu vizyonla kritik teknolojilerin sadece pazarı değil, aynı zamanda üreticisi olan bir Türkiye’yi inşa etmek istiyoruz. Bu amaçla yürüttüğümüz tüm çalışmaların merkezine de gençlerimizi koyuyoruz.” diye konuştu.
Havacılıktan uzaya, savunma sanayisinden elektrikli araçlara, yazılımdan yapay zekaya kadar birçok alanda yaptıkları atılımlara gençlerin öncülük etmesini istediklerini vurgulayan Varank, fırsat verildiğinde, imkân tanındığında Türk gençliğinin yapabileceklerinin bir sınırı olmadığına defalarca şahit olduklarını, bu başarıları her alana yaygınlaştırmak ve gençlerin öncülüğünde ülkenin teknolojik bağımsızlığını pekiştirmek istediklerini, bunun için de çocukluktan üniversite ve sonrası döneme kadar hayatlarının her aşamasında gençlere en modern imkanları sağladıklarını anlattı.
Varank, Deneyap Teknoloji atölyelerini bu sebeple hayata geçirdiklerini anımsatarak, “Ortaokul ve lise çağındaki öğrencilerimize burada yapay zekâ, robotik, kodlama, nanoteknoloji, havacılık ve uzay eğitimleri veriyoruz.” şeklinde konuştu.
Benzer şekilde her yıl rekorlar kırarak büyüyen Teknofest'in de bu amaçla kurguladıkları diğer önemli bir projeleri olduğunu belirten Varank, “Özellikle lise ve üniversite çağındaki gençler Teknofest’te dünyanın en yeni teknoloji alanlarındaki yarışmalara kendi projeleriyle katılıyorlar. Kendi geliştirdikleri roketleri, elektrikli otomobilleri, insansız hava araçlarını, denizaltıları yarıştırıyorlar. Kartal da Teknofest’te adı sık duyulan okullarımızdan birisi.” dedi.
Salonda Teknofest’e katılan gençlerin olup olmadığını soran Bakan Varank, gördüğü sayının fena olmadığını, ancak bunun da artırılması gerektiğini söyledi.
Varank, teknolojinin ruhu olan yazılım konusunda insan kaynağı kapasitesini geliştirmek üzere yeni nesil yazılım okulları açtıklarını bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kendi kendine öğrenme metoduyla çalışan dünyanın gözde yazılım okullarından olan 42 okullarını ülkemize kazandırdık. Bugüne kadar 1.000’e yakın gencimiz bu okullarda eğitim almaya başladı, bu gençler çok iyi birer yazılımcı olarak profesyonel hayata atılacaklar. Yine gençlerimizin bilim ve teknoloji aşkını gökyüzüne taşıyoruz. Önceleri sadece Antalya’da düzenlenen Gökyüzü Gözlem etkinliklerini Anadolu’nun diğer illerine yaygınlaştırdık. Antalya’da, Diyarbakır’da, Van’da, Erzurum’da çok geniş katılımlı etkinlikler düzenleyerek gençlerimize uzayı ve uzay teknolojilerini tanıtıyoruz. Teknoparklar ve girişimcilik merkezleri kurarak yenilikçi fikirlerin hayata geçmesine destek oluyoruz.”
Türkiye’nin en büyük teknoparkının Bilişim Vadisi olduğuna işaret eden Varank, Bilişim Vadisi ile Türkiye’de çığır açıcı işlere yatırımlar yaptıklarını, destek olduklarını söyledi.
Varank, TÜBİTAK burslarıyla gençlerin ve araştırmacıların bilimsel çalışmalarına katkılar sunduklarını aktararak, her alanda gençlerin yanında olduklarını bundan sonra da hükümetler olarak yanlarında olmaya devam edeceklerini belirtti.
Milli Teknoloji Hamlesi Vizyonu ile hazırladıkları Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nde girişimcilik için ayrı bir başlık oluşturduklarını ifade eden Varank, şunları kaydetti:
“Girişimciliğin dinamizmiyle kalkınan Türkiye’yi inşa edecek kapsamlı politikaları bu strateji çerçevesinde uyguluyoruz. Teknoloji tabanlı işler başta olmak üzere girişimcilik sürecinin her aşamasını hızlandıracak altyapıları ve ihtiyaç duyulan destekleri sağlayarak müteşebbislerin, özellikle genç müteşebbislerin hayatını kolaylaştırıyoruz. Kurduğumuz teknoparklar, kuluçka merkezleri ve TEKMER gibi yapılarla yenilikçi iş fikirlerinin ticarileştirildiği yerlerle aslında Türkiye’de bir dinamizm inşa ediyoruz.
Buralarda, girişimcilere fiziki imkanlardan, vergisel avantajlara mentörlükten network desteğine kadar birçok kolaylaştırıcı imkân sunuyoruz. Bu altyapılar elbette çok önemli ama tek başına yeterli değil. Çünkü girişimcilik dediğinizde en önemli hususlardan birisi girişimcilerin kolay bir şekilde finansmana ulaşabilmesi. Finansman konusu hala girişimcinin önündeki en büyük soru işareti olarak önümüzde duruyor. Biz de gerek kendi kurduğumuz gerekse destek sağladığımız fonlarla girişimcilerimizin kullanabileceği kaynaklar oluşturuyoruz. TechInvesTR, Teknoloji-İnovasyon Fonu ve Bölgesel Girişim Sermayesi Fonu bizzat bizim Bakanlığımızın kurduğu fonlar. Bilişim Vadimizde biz kendi yatırım fonumuzu oluşturduk.”
Varank, kendisinin İstanbul İmam Hatip Lisesi mezunu olduğunu, ama farklı dönemlerde Kartallı arkadaşlarıyla çok çalıştığını belirterek, “Beraber siyaset yaptık, mücadele yaptık ve dolayısıyla Kartal ile olan gönül bağımız çok farklı.” dedi.
Bu fonların yanında Kalkınma ajanslarıyla TÜBİTAK ve KOSGEB ile girişimcilere sağladıkları birçok mali desteğin mevcut olduğunu anlatan Varank, bu desteklerle ilgili en kapsamlı ve güncel bilgilere ulaşmak için “www.yatirimadestek.gov.tr” adresini ziyaret edilmesini tavsiye etti.
"Yeni Türk markaları çıkarmak üzere cesur girişimcileri, yenilikçi fikirleri desteklemeye devam edeceğiz”
Varank, “Siz yeter ki yenilikçi fikirlerinizin ve hayallerinizin peşinde koşmaya devam edin” diyerek, kapılarının her zaman sonuna kadar açık olduğunu söyledi.
Cumhuriyetin 100’üncü yılı olan 2023 ve sonrası için çok büyük hedeflerin bulunduğu aktaran Varank, şunları kaydetti:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci yüzyılının dünyada ‘Türkiye Yüzyılı’ olacağına inanıyoruz ve buna göre çalışıyoruz. Yenilikçi ve teknoloji tabanlı girişimcilerimizin katkılarıyla bu hedeflere çok daha hızlı ulaşacağımızın farkındayız. Bu nedenle küresel piyasalarda adından söz ettirecek yeni Türk markaları çıkarmak üzere cesur girişimcileri, yenilikçi fikirleri desteklemeye devam edeceğiz. Efendimizin de buyurduğu gibi rızkın 10’da 9’u ticarette yani girişimcilikte ise bu alanı asla boş bırakmadan, önce gençleri girişimciliğin dinamizmi ile tanıştırıp sonra kariyer hedeflerine yönlenmelerini sağlayarak yolumuza devam edeceğiz. Gençlerin bu dönemdeki başarıları emin olun bizi ziyadesiyle gururlandırıyor. Geçen sene Türkiye’de erken aşama girişimler, startuplar 1,5 milyar dolar yatırım aldı, bu sene bu rakam ilk 7 ayda 1,5 milyar doları buldu. Geçen sene Avrupa’da oyun yatırımı alanında en fazla yatırım alan şehir İstanbul oldu. İkinci şehre bakıyorsunuz Londra. Londra’da en fazla yatırımı kim almış diye bakıyorsunuz yine bir Türk vatandaşı oyun girişimciliği alanında en fazla yatırımı almış.”
Bakan Varank, geçen gün Hacettepe Teknopark’a gittiğini, üniversiteden yeni mezun biriyle tanıştığını anımsatarak, kendi şirketini kurduğunu, oyun geliştirdiğini, 9 kişilik ekibinin olduğunu söyledi.
Söz konusu girişimcinin geliştirdikleri oyunu ABD’ye 200 milyon dolara sattığını öğrendiğini anlatan Varank, "Bunu sattıktan sonra da, ben gerçekten şundan gurur duyuyorum, 'Biz bu sene 200 milyon liraya yakın vergi ödeyeceğiz ve inşallah ben vergi rekortmenleri arasına gireceğim.’ dedi. Bakınız gencecik bir arkadaşınız. 200 milyon dolarlık katma değer üretebiliyor. O arkadaşımız şunu söyledi, aslında iş yapış şekillerinin ne kadar değiştiğini göstermesi açısından çok önemli, ‘Ben 9 arkadaşımı da şirkete ortak ettim, hepsi şu anda milyoner’ dedi. Aslında önümüzdeki dönemde katma değeri aslında sizin gibi gençler oluşturacak. Bizler de onun altyapısını hazırlamak için çalışıyoruz. Başarı hikayesini siz değerli gençlerimiz yazacaksınız.” diye konuştu.
Varank, uluslararası medyanın Türkiye’nin ürettiği insansız hava araçlarından bahsettiği haberler olduğunu anlatarak, insansız hava araçlarının geliştirildiği ekibin yaş ortalamasının 30’un altında olduğunu, gençlere bunun için önem verdiklerini vurguladı.
29 Ekim’de Togg fabrikasının resmi açılışını yapacaklarını, seri üretim araçların banttan ineceğini bildiren Varank, bu heyecan verici işlere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde imza atmanın gurur verici olduğunu, Togg piyasaya çıktığında herkesin gururu olacağını söyledi.
Konuşmasının ardından Bakan Mustafa Varank, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin Kartal Bilim Üssünü gezerek öğrencilerin projelerini dinledi.
"İçinde bulunduğumuz sürecin merkezî kavramı inovasyon"
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü Özkan Öztürk ise açılış konuşmasında, insanın içinde bulunduğu doğaya müdahale ederek, kültür ve medeniyet kurabilen yegane varlık olduğunu belirterek, insanın daha iyi bir dünya için bitimsiz bir yenilik süreci arayışında olduğunu vurguladı.
Her nefes alışta yenileniyor olmak gibi bilim, kültür ve teknolojik gelişmelerin de soluk alıp verdiğini ifade eden Öztürk, “Günümüzde merkezî bir kavram olarak inovasyon terimiyle ifade edilen bu süreç bilim ve teknoloji üretme, insan yetiştirme kapasitesi ölçüsünce gerçekleşiyor. Dördüncü endüstri devrimi olarak adlandırılan içinde bulunduğumuz bu sürecin merkezi kavramı bu sebeple inovasyon olarak ortaya çıkıyor.” diye konuştu.
Öztürk, çağın fikir yörüngesinin etrafında inovasyon, enformasyon, AR-GE, girişim, tasarım, sürdürülebilirlik, yapay zeka, dijital kültür, robotlar, arttırılmış gerçeklik, akıllı sistemler, nesnelerin internetinin seyrettiğini söyledi.
Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği Başkanı Mahmut Kayacık da son yıllarda yükselişte olan teknolojileri ve ülke bazında gerçekleşen gelişmeleri konuşacakları bu zirvede, Bakan Varank’ı görmekten mutluluk duyduğunu belirterek, “İki gün boyunca gerçekleşecek olan bu zirvenin hayırlara vesile olmasını, hedeflenen bilgi ve tecrübe aktarımının gerçekleşmesini, tüm katılımcılarımızın bundan bolca fayda görmesini temenni ederim.” dedi.
Bu arada, Arz Portföy ve Takas İstanbul ana sponsorluğunda, KartalDernek tarafından düzenlenen “Zirve Kartal: Girişimcilik ve İnovasyon Zirvesi”, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu’nda gerçekleştiriliyor.
Bugün girişimcilikten yazılıma, "metaverse"den insansız teknolojilerine, havacılık ve uzay sanayisinden savunma sanayisine kadar ele alınacak paneller, yarın da devam edecek. Zirvenin keynote sunumlar, ilk adım dersleri ve yarışmalarla katılımcılara iyi bir deneyim yaşatması bekleniyor.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
