Hatay
Kirişci, Hassa ve Samandağ ilçelerinde muhtarlar ve kanaat önderleriyle bir araya geldiği toplantıda, 6 Şubat'taki depremlerin etkilediği coğrafyanın büyüklüğüne dikkati çekti.
Yaraları sarmak için çabaladıklarını anlatan Kirişci, Bakanlık olarak Hatay'da yoğunluğa göre değişmekle birlikte 2 bin 895 personel ve bin 742 iş makineleri bulunduğunu söyledi.
Hatay'da yıkılan ahır ve ağıl sayısının 3 bin 522, telef olan büyükbaş sayısının 2 bin 834, küçükbaş sayısının 11 bin 695, kanatlı sayısının yaklaşık 10 bin ve hasar gören arılı kovan sayısının da 3 bin 74 olduğu bilgisini paylaşan Kirişci, telef olan hayvanları karşılamayı taahhüt ettiklerini, ekiplerin tespitlerini tamamladıktan sonra vatandaşa bunu sağlayacaklarını aktardı.
Yemle ilgili 1,5 milyar liralık desteğin besicilerin hesaplarına geçtiğini belirten Bakan Kirişci, toplamda 15 bin ton yem dağıttıklarını ve bunun da 4 bin 138 tonunu Hataylı çiftçilere verdiklerini bildirdi.
Vahit Kirişci, "24 Şubat'ta tüm Türkiye genelinde 13 milyar 836 milyon liralık tarımsal desteği dağıtmış olduk. Bunun 3,4 milyar lirası 11 ilimize dağıtıldı. 1,5 milyar liralık da yem desteğiyle yaklaşık 5 milyar liralık desteği sadece 11 ilimize dağıtmış olduk. Biz nakdi uygulamadan maddi uygulamaya geçmiştik mazot ve gübreyle ilgili ama vatandaşların durumunu bildiğimiz için bunları bu yıla has tekrar nakdiye çevirdik. Bunlar nakit olarak hesaplara yattı." diye konuştu.
Kirişci, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile ortak yürüttükleri çalışma çerçevesinde Toprak Mahsulleri Ofisinin 3 ay boyunca vatandaşların ihtiyacı olan un, pirinç, mercimek, ayçiçeği yağı, fındık, kuru üzüm gibi gıda maddelerinin tedarik edileceğini bildirdi.
Gıda kontrollerine devam ettiklerinin altını çizen Kirişci, ısınma konusunda ise 11 ilin tamamına 51 bin ton, tek başına Hatay'a ise 13 bin 660 ton odun dağıttıkları dile getirdi.
Yaraları sarmak için kısa vadede çiftçilerin, kırsalda yaşayan, üreten insanların acılarının dindirilmesi için büyük bir gayret içinde olduklarını söyleyen Kirişci, sözlerini şöyle tamamladı:
"Orta ve uzun vadede de inşallah önce çadırlar, sonra konteynerler ve 1 yılın sonunda da kalıcı konutlarımıza kavuşmuş olacağız. Toprak 'Ben üretim için varım. Benden uzak dur.' diyor. Kırıkhan'da bir lisanslı depo, Türkiye'nin örnek işletmelerinden birisi, silolar yıkılmış ve buradaki ürünler etrafa saçılmış. Biz, silo da ahır da ağıl da depo da yapsak mutlak surette sıvılaşma vasfı olan tarım arazisinden uzak duracağız. Faydan uzak duracağız. Biz, sert zemin etüdü yaptırarak buraya bina yaptıracağız. Konutların altında iş yerlerinin olmasını istemeyeceğiz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com