MUĞLA
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe teşebbüsü sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişimi ve iki polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin, üçü firari, 44'ü tutuklu 47 sanığın yargılandığı davanın ikinci duruşmasında, suikast girişimi gecesi Marmaris'te Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanında bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan, müşteki olarak davaya katılmak için avukatları aracılığıyla başvuruda bulundu.
Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu'nda görülen davanın ikinci duruşmasının üçüncü gününde ilk olarak suikast girişiminde Bodrum'a giden iki helikoptere yakıt vermeyen Imsık Kara Havacılık Meydan Komutanı Yarbay Fethi Şahbaz tanık olarak dinlendi.
Şahbaz, 15 Temmuz gecesi sıkıyönetim direktifinin geldiğini ve bağlı oldukları Kara Havacılık Komutanlığını aradıklarında kendilerine, "Hulusi Paşa yönetime el koydu, sadece birliğin emniyetini alın." denildiğini söyledi.
İlk başta emir komuta içinde bir darbe yapıldığını sandıklarını belirten Şahbaz, ancak değişik açıklamalar gelmeye başlayınca böyle olmadığını, Kara Havacılığın da işin içerisinde olduğunu anladıklarını dile getirdi.
"Vazgeçsinler diye yalvardım"
Hazır kıtayı müdahaleye hazır hale getirdiğini ve Bodrum Jandarma Komutanlığından takviye ekip istediğini ifade eden Şahbaz, saat 04.43'te iki helikopterin meydana indiğini bildirdi.
Helikopterlerden inenleri karşılamaya giden Binbaşı Fatih Yücel'in, "Bizi helikopterlere yaklaştırmıyorlar." dediğine işaret eden Şahbaz, dışarı çıkıp baktığında 2 helikopterin iniş yaptığını ve helikopterden inenleri çevre emniyeti almış vaziyette gördüğünü aktardı.
Helikopterlerin motorlarının susturulmasının ardından pilotlar Zeki Göçmen ve Murat Dağlı'nın yürüyerek yanına geldiklerini anlatan Şahbaz, "Telaşlı gibiydiler ve telefonla konuşuyorlardı. Albay Dağlı, 'Fethi hemen yakıt ikmali yapıp kalkmamız lazım' dedi. 'Tankerin biri arızalı, diğerinin ise şoförü dışarıda, gelmesi vakit alacak' cevabını verdim." diye konuştu.
Daha sonra pilot Yücel Ekizoğlu'nun geldiğini belirten Şahbaz, ifadesini şöyle sürdürdü:
"Yücel'i kolundan tutarak odaya götürdüm. 'Ne yapıyorsun, neye karıştın?' dedim. Televizyondaki haberleri gösterdim. Baktı ve şaşkındı. Bu sırada odaya ikinci pilot Haydar Murat Özden geldi. Ona da ülkede yaşananları ve yanlış bir iş içinde olduklarını söyledim. Bu uyarılarım üzerine ikisi de teslim olmaya ikna oldu. Cep telefonlarını alarak kendilerini alıkoyduğumu söyledim. Jandarmaya haber verdiğimi ve gelip kendilerini alacağını söyledim. Daha sonra Yücel ve Haydar'ı yanlarına birer asker vererek ormanlık alandaki ayrı bölgeye gönderdim. Ardından pilotlar Dağlı ve Göçmen'in yanına giderek, 'Komutanım neye bulaştınız bilmiyorum ama yalvarırım vazgeçin. Çocuklarınızın hatrı için vazgeçin. Eğer kalkarsanız havada uçaklar var düşürecekler sizi' dedim."
"Sönmezateş çok kararlıydı"
Konuşma sırasında daha sonradan kim olduğunu öğrendiği eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'in odaya girdiğini ifade eden Şahbaz, üzerinde hücum yeleği bulunduğu için rütbesini göremediği Sönmezateş'in, "Ne oluyor, neden yakıt ikmali gecikti?" diye sorduğunu kaydetti.
Albay Zeki Göçmen'in "Komutanım havada uçaklar varmış, bizi düşüreceklermiş." dediğini belirten Şahbaz, bunun üzerine Sönmezateş'in, "Olamaz böyle bir şey, bütün üsler bizim kontrolümüzde." gibi bir ifade kullandığını söyledi.
Odadan çıkan Sönmezateş ile tankerlere doğru yürüdüklerini ifade eden Şahbaz, şöyle devam etti:
"Garaja gittiğimizde askerlerim canla başla çalışıyorlardı. Uzman çavuş 'Komutanım tankerin biri arızalı yatıyor, diğerinin de lastiği inmiş uğraşıyoruz' dedi. Askerlerim tankerlerin bataryalarını ayırmışlardı ve frenlerin havalarını boşaltmıştı. Tankerlerin ilerlemesi zordu. Sönmezateş tankere binerek çalıştırdı ama motor durdu. Tankeri birkaç kez çalıştırmaya ve hareket ettirmeye çalıştı ancak başarılı olamadı."
Hava aydınlanmaya başlayınca üçüncü helikopterin indiğini kaydeden Şahbaz, helikopterden çıkan, daha önceden tanıdığı ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşmesi olayında yargılanan pilot Davut Uçum'un yakasına yapışarak, "Akıllanmadın mı daha" dediğini, Uçum'un ise kendisine ağlayarak, "Bu şerefsizler bizi kandırdılar, mahvettiler" dediğini belirtti.
Bakan Albayrak ve Özel Kalem Müdürü Doğan'dan katılma başvurusu
Suikast girişimi gecesi Marmaris'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak ile Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan da müşteki olarak davaya katılmak için avukatları aracılığıyla mahkemeye dilekçeyle başvuru yaptı. Dün de Başbakanlık davaya katılma talebinde bulunmuştu.
Duruşmada ayrıca, olay gecesine ait Marmaris'teki 112 konuşma kayıtlarını çözümlemesi için adliyenin bilgi işlem görevlisi bilirkişi olarak tayin edildi. Bilirkişi yemini yaptırılan görevli, kendisine teslim edilen 2 CD içindeki konuşma dökümlerini hazırlayıp dava dosyasına sunacak.
Öğle arası verilen duruşmaya, diğer tanıkların dinlenmesiyle devam edilecek.
dikGAZETE.com