Anitta Otel’de yapılan tanıtım toplantısına Vali Yardımcısı Ali Deniz Sürmen, Belediye Başkanı Yardımcısı Turhan Candan, Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, Çorum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Başaranhıncal, Bahçeşehir Okulları Genel Müdürü Devrim Karaaslanlı, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, öğretmen ve davetliler katıldı.
Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları Başkanı Enver Yücel, Avrupa’nın en büyük, dünyanın üçüncü veya dördüncü eğitim kurumu olduklarını belirterek, “Hedefimiz Türkiye’nin 100. yılında muasır medeniyet düzeyinde o arzuya, o hedefe varan gençler, bireyler yetiştirmek. O azimdeyiz ve o kararlılıktayız” dedi.
Eğitimde fırsat eşitliğinin giderilmesi gerektiğini vurgulayan Yücel, şöyle konuştu: “Niye çok mu para kazanma sevdamız var. Türkiye’de bugün kişi başına milli geliri 10 bin dolar. 10 yıl önce 3-4 bin dolardı. Türkiye bugün nereye geldiyse iyiliği ile kötülüğü ile güzelliğiyle çirkinliğiyle her neyse bunun nedeni eğitim sistemimizdir. Eğitim sistemimiz çok kötü mü hayır. Çok iyi mi hayır. Bizim iki işi halletmemiz lazım. Zenginleşmemiz lazım. Bu zenginliği de eşit dağıtmamız lazım. Gelir adaletsizliğini, eğitimde fırsat eşitliğini gidermemiz lazım. Eğitimde fırsat eşitliğini giderirsek Çorumlusu da, Diyarbakırlısı da, İzmirlisi de, Ankaralısı da aynı eğitimi alırsa bunlar eşit şartlarda iş hayatına başlar. Çünkü fakirliğin kırılma noktası aldığınız eğitimdir. Bireyin, kişinin fakirliğinin kırılma noktası iyi eğitimdir. Çocuğunuza ve torununuza iyi bir eğitim veremiyorsanız ona ne bırakırsanız bırakın sonu fakirlik olur."
Dar gelirli ailelerin çocuğunun, torununun dar gelirli olmaması için iyi bir eğitim vermek zorunda olduğumuzu anlatan Yücel, şöyle konuştu: "Böyle bir misyon üstlendik. Devletimiz sahip olduğu kaynakla elinden geleni yapmaya çalışıyor. Ama modern dünyaya baktığınız zaman eğitim öğretim işi sadece devlet işi değil. Eğitim öğretim işi sadece devlet eliyle yapılmıyor. Maalesef Türkiye’de özel sektör oranı daha yeni yüzde 5-6 oranına çıktı. OECD ülkelerine baktığınız zaman bu ortalama yüzde 20-25’lerde. 15-20 yıl sonra Avrupa ülkelerinin birçoğunda eğitim artık devlet eliyle yapılmayacak.”
"REKABET OLMAYAN YERDE KALİTELİ İŞ OLMAZ"
Eğitim sistemini Türkiye’nin rekabete açmasını isteyen Yücel, “Rekabet olmayan yerde kaliteli iş olmaz. Özel sektöre bakın. Şimdi biz buraya geldik. Selahattin Kaleli Bey bize dedi ki ‘Çorum’a ben Bahçeşehir okulunu istiyorum, gelin buraya okulu açın. Ben elimi taşın altına koyuyorum. Bu marka Çorum’a gelsin’ dedi. Çorum’da özel okul yok mu tabi ki var. Ellerinden gelen gayreti gösteriyorlar. Ben Çorum’a gelirken bunları göz önünde bulundurarak daha mükemmel, daha iyisini yapmak mecburiyetindeyim. Rekabet etmek zorundayım. Rekabetle eğitim sistemini daha iyi yere götürmek zorundayız."
Türkiye’nin milli gelirinin 10 bin dolardan 20-25 bin dolara çıkması gerektiğini anlatan Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye’nin 2023 hedefleri var. Bu hedefi yakalayabilmesi için iyi eğitim, kaliteli eğitimi vermemiz lazım. Amerika süper güç eğitim sistemi nasıl olacak diye gece gündüz çalışıyor. Afrika’ya gidin ‘benim ülkemin zenginleşmesi için eğitim sistemi ne olması gerekiyor’ diyor. Herkes kafayı eğitime yormak mecburiyetinde. Teknoloji dünyayı değiştirdi. Biz 40-50 yıl önceki eğitim anlayışımızla geleceğin dünyasına hizmet edecek eğitim anlayışını sürdüremeyiz. Eğitimin kalitelisi ve iyisi yararlıdır. 21. yüzyıl becerileri neyi gerektiriyorsa biz o eğitimi vermemiz lazım. 21. yüzyıl dünyasının problemi ne yoksulluk ve gelir adaletsizliği. Çözüm eğitim. Nasıl bir eğitim girişimci ve lider tipli gençlerin ve öğrencilerin varlığı ile ilgili eğitim. Girişimci ve yenilikçi olacaksın.”
Türkiye’de işsizlik oranlarının açıklandığını ve işsizlik oranlarında artış olduğunu hatırlatan Yücel, gençlere bakıldığında 5 gençten birisinin işsiz, çoğunluğunun da üniversite mezunu olduğuna dikkat çekti.
Yücel, ülkede iş arayan gençlik değil, işini kuran gençliğin yetiştirilmesinin gerektiğini vurguladı. Bahçeşehir Eğitim Kurumları olarak anaokulunda çocuklara verecekleri eğitim anlayışı ve kültürle bunu ortaya koyacaklarını anlatan Yücel, anaokulunda çocuklara ticareti ve yenilikçiliği öğreteceklerinin altını çizdi. Çocukların zihinlerinde eski köye yeni adet getireceklerini ve çocukların başına icat çıkaracaklarını söyleyen Yücel, “Eski eğitim sistemi yürümüyor. Bireye yeni bir şey vermiyor. Türkiye’nin zenginliğinin yolu iyi eğitim. Anaokulundan liseye kadar eğitim anlayışınızı değiştiriyoruz” diye konuştu.
"KİŞİYE ÖZGÜ ÖĞRETİM TEKNOLOJİNİN DESTEĞİYLE MÜMKÜN"
Öğrencilerin dünya ile iletişim kurabilmeleri için teknolojiyi kullanmasının gerekliliğine vurgu yapan Yücel, şunları söyledi: “Yabancı dil iyi olmalı ki dünya ile entegre olsun, konuşabilsin. Çorum’daki kampüs Türkiye’deki ilk 3 kampüsten birisi gurur duyuyorum. Anaokulundan itibaren kodlama öğreteceğiz. Kodlama bilgisayar yazılımının temelidir. En büyük özelliğimiz bizde çalışan öğretmen öğrenmek isteyen öğretmendir. Çünkü dünya değişti. Her şey değişti. Teknolojiyi kullanamayan öğretmen bugün iyi öğretmen olamaz. Yeterli hizmeti veremez. Kişiye özgü öğretim uyguluyoruz. Kişiye özgü öğretim ancak teknolojinin desteğiyle mümkün. Çorum'un ve Türkiye’nin gençleri bölgesiyle hapsolsun istemiyoruz. Bu çocukların dünyaya açılması lazım. Türkiye 80’li yıllardan sonra dünyaya açıldı. Rahmetli Özal ile ülkenin gözü açıldı. Bugünün problemlerini değil yarının problemlerini çözen gençler, nesiller yetiştirmemiz lazım. Çorum’daki gençler Çorum’dan çıkın, aynı yerde kalmayın.”
"YEREL OLUNMADAN EVRENSEL OLUNMAZ"
Yerel olunmadan evrensel olunmadığını kaydeden Yücel, şöyle konuştu:
“Artık sınavla sadece öğrenci alınmayacak. Sınav Türkiye’nin vazgeçilmezi. 2 milyon 300 bin öğrenci üniversiteye gitmek istiyor. 100 bin kişinin içerisine girebilmek için mücadele ediliyor. Öğrencilerin sınava hazırlanabilmesi zor değil. Yeter ki bunu anlayan o anlayışta olan hem öğrenci, hem ailesi ve hem öğretmeni olsun. Sosyal becerilerin olması lazım. Önce Çorumlu olması lazım. Yöresel olması lazım. Yöresel değerleri özümsemiş olması lazım. Bununla kalmayıp dünyaya açılması lazım. Yerel olunmadan evrensel olunmuyor. Boşver Çorum’u, Türkiye’yi Avrupalıyım, Amerikalıyım diyemezseniz. Kendi öz kültürünüzü benimseyip, içselleştirip, gurur duyarak evrensel kültüre açılmamız lazım. Evrensel dünyada neyi ne kadar bildiğinle ölçülüyor.”
Bahçeşehir Okulları Genel Müdürü Devrim Karaaslanlı da, dünyanın en büyük sorununun gelir dağılımındaki adaletsizlik olduğunu belirterek, “Çorum kampüsü, Bahçeşehir okullarının 70. kampüsü. Okul sayımız 170. Türkiye’nin 100. kuruluş yılı olan 2023 yılında hedefimiz 250 kampüs, 350 bin öğrenci. Bu hedefe ulaşmak için çok çalışıyoruz. 1994 yılında ilk Bahçeşehir kurulurken kurucumuz Enver Yücel’in şöyle bir vizyonu vardı ‘kaliteli eğitim her çocuğun hakkıdır’ sloganı ile yola çıktık" dedi.
Türkiye’nin her yerine kaliteli eğitimi yaymaya çalıştıklarını anlatan Karaaslanlı, "Bugün 70. kampüsü Çorum’da açıyoruz. Çorum kampüsü 1276 kontenjanı olan 120 anaokulu, 400 ilköğretim, 400 ortaokul, 400’ün üzerinde de lise öğrencisinden oluşacak. Fiziksel imkânlar açısından Türkiye’nin en iyi üç okulundan birisi. Dünyanın en büyük sorunu gelir dağılımındaki adaletsizlik. Zengin daha zengin oluyor. Fakir daha fakir oluyor. Eğitimin gelir eşitleyici özelliği olduğu için çocuklara iyi imkân sunduğunuz zaman gelir adaletsizliğini önlemenin en önemli faktörü eğitimdir. Onun için eğitim faaliyetleri sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Türkiye'de çağdaş ve kaliteli eğitime öncülük eden Bahçeşehir Uğur Eğitim Kurumları'nın eğitim yaklaşımı, eğitim modelleri ve yeni eğitim öğretim yılında hizmete açacağı Çorum kampüsünün tanıtımı yapıldı.
