Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 7 Haziran seçimlerinde mutlaka sandığa gidilmesi ve sandıklara sahip çıkılması gerektiğini kaydederek, 'Burada bir hassasiyet ortaya koyamadığımız takdirde 8 Haziran’dan sonra büyük bir pişman
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 7 Haziran seçimlerinde mutlaka sandığa gidilmesi ve sandıklara sahip çıkılması gerektiğini kaydederek, 'Burada bir hassasiyet ortaya koyamadığımız takdirde 8 Haziran’dan sonra büyük bir pişmanlığa düşmemek lazım' dedi.
Bilecik’in Bozüyük ilçesinde partililerine seslenen Bahçeli, 7 Haziran 2015 günü yapılacak seçimlerin önemine vurgu yaparak, bu seçimlerin milletin geleceğini belirleyeceğini söyledi. Bu seçimlerin bir yol ayrımı olduğuna dikkat çeken Bahçeli, “Bu seçimlerde tercihlerimiz, çok sağlam temellere dayalı olarak yapılmalıdır ve bu seçimler, gölge düşürmeden, demokrasi içerisinde geniş bir hoşgörü içerisinde sürdürülmelidir” dedi.
“TÜRKİYE’NİN BÖLÜNMESİNİ ENGELLEMEK HEPİMİZİN BİRİNCİ GÖREVİ OLMALIDIR”
MHP Lideri Bahçeli, Türkiye’nin bölünmesini engellemenin herkesin birinci görevi olduğunu aktararak, “Ülkemizi 13 yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi yönetmektedir. Adalet ve Kalkınma Partisi, bu süreç içerisinde önemli hizmetlerde bulunmuş olabilir, ancak geneli değerlendirdiğimizde Türkiye’yi çok tehlikeli olaylarla karşı karşıya bırakmıştır. Türkiye’miz böyle bir süreçte bölünmenin eşiğine getirilmiştir.
Oslo süreci diye başlatılan bir ihanet çalışması, Türkiye’nin bölünmesini hedefleyen bir çalışma olarak dikkat çekmektedir. O bakımdan bunu hafife almamak gerekir. Türkiye bölünürse çok şeyler olur bu ülkede. Hangi partiden olursak olalım, hangi partiye gönül verirsek verelim hepimiz bu milletin aziz evlatları olarak siyasi tercihlerimizi farklı koyabiliriz veya başka partiler içerisinde beğenmediklerimizin yerine siyasi partiler kurabiliriz. Ama Türkiye karmakarışık olursa, bin yıllık kardeşliğimiz tehlikeye girerse o zaman siyasi partilerde anlamını yitirir.
Onun için Türkiye’nin bölünmesini engellemek hepimizin birinci görevi olmalıdır. Eğer bölünmede bugünkü iktidar, çözülüm-açılım diye ne olduğu belirsiz, vatandaşa anlatmakta güçlük çekilen konularda ısrar ederse o zaman Türkiye’de bir iç çatışma kendisini hissettirirse fazla uzağa bakmaya gerek yok. Irak ve Suriye yanımızdadır. Allah muhafaza Türkiye böyle bir konuma düşmemelidir” diye konuştu.
“BU YOLSUZLUK ÜZERİNE ÇOK CİDDİ GİDİLMELİDİR”
Yolsuzluk iddialarına da değinen Bahçeli, “İkinci önemli konu, toplumsal yapımızı yıkan büyük bir tahribat açılmıştır. Bu tahribat, yolsuzluk olarak kendisini adlandırmıştır. Bu yolsuzluk üzerine çok ciddi gidilmelidir. Buna kumpas, montaj vesaire gibi veya bunlar hükümete karşı hazırlanan bir darbe gibi algılanarak Türkiye’de bir paralel uydurmasıyla bir takım faaliyetlerin üstü örtülmek istenirse, bu toplumsal tahribat önemli sosyal yaralar açabilir ve Türkiye’de büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalınabilir. Bunun yanında sosyal ve ekonomik sorunlarımız da vardır. Bunların da çözülmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca 7 Haziran seçimlerini önemsemeliyiz” şeklinde konuştu.
“YA İKTİDARA DEVAM DEMELİ, VEYAHUT DA YIKIP ATMALI”
Bahçeli, “Ya iktidara devam demeli, veyahut da yıkıp atmalı” diyerek, şöyle devam etti:“Bu seçimlerde mutlaka sandığa gitmeliyiz. Oylarımızı, tercihlerimizi gönül rahatlığıyla kullanabilmeliyiz. Ama bu yetmiyor. Sandığa sahip çıkabilmeliyiz. Verilen oylarımıza sahip olmalıyız. Nitekim bugünlerde bakıyorsunuz sandıkların güvenliği açısından önemli bir tartışma Türkiye’de başlatılıyor.
İlk defa Almanya, Avrupa’nın diğer ülkelerinde orada bulunan vatandaşlarımızın Türkiye’ye gelerek gümrük kapılarında verdikleri oylar, şimdi yerinde kullanılabilir hale gelmişken iki olay oradaki, yani konsoloslukların denetiminde yapılan bir oylamada hile ortaya koymuştur. Şimdi Türkiye’de de buna benzer olaylar tartışılıyor, konuşuluyor. Seçim acaba güvenlik içerisinde yapılabilinir mi?
Seçimlerde önemli olaylar olabilir mi? Bunlar tartışılır hale geliyor. Bunlar, bizi sandığa gitmemizde caydırmamalı. Şartlar ne olursa olsun, Türkiye’nin böyle bir geçitte mutlaka milli irade etkin olmalı, temel tercihleriyle ya iktidara devam demeli, veyahut da yıkıp atmalı. Başka bir çare kalmamıştır. Burada bir hassasiyet ortaya koyamadığımız takdirde 8 Haziran’dan sonra büyük bir pişmanlığa düşmemek lazım.”
Bahçeli, buradaki konuşmasının ardından miting için karayoluyla Bilecik'e geçti.
dikGAZETE..