İstanbul
Etiyopya'nın Tigray eyaletindeki çatışmalar, Başbakan Abiy Ahmed'in iktidar yıllarında yaşanan 100'den fazla iç çatışmanın ardından, ülkenin birliği ve bağımsızlığı açısından en tehlikeli çatışma gibi görünürken, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) aldığı pozisyon ise bölgesel ittifaklarını kaybedebileceğine işaret ediyor.
Etiyopya hükümeti, ayrılıkçı Tigray Halk Kurtuluş Cephesi'nin (TPLF) federal orduya yönelik saldırılarının ardından 4 Kasım'da başlattığı operasyonu, Tigray eyaletinin başkenti Mekelle'ye girmesinin ardından hafta sonu başarıyla tamamladığını duyurmuştu.
Gözlemciler, ülkede son haftalarda yaşananları, BAE ve Eritre Cumhuriyeti'nin desteklediği Addis Ababa yönetimi ile TPLF arasında iç savaş olarak nitelendiriyorlar.
Tigray, Etiyopya'nın kuzey eteklerinde, başkent Addis Ababa'ya 600 kilometre mesafede bulunan ve etnik federasyonlar temelinde bölünmüş Etiyopya'yı oluşturan 10 idari bölgeden birisi.
Tigray, yaklaşık 6 milyonluk nüfusu ile 110 milyonluk Etiyopya'nın yüzde 6'sından daha azına denk gelen bir nüfusa sahip.
Uluslararası Kriz Grubu tarafından hazırlanan bir rapora göre, TPLF yaklaşık 200 bin milisi ile Etiyopya federal güçleri ile silahlı çatışmanın ön saflarında yer alıyor.
Kızıldeniz ve Aden Körfezi'ni çevreleyen tüm Afrika Boynuzu ve Doğu Afrika bölgeleri, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan, Çin, ABD, Mısır, Fransa gibi tarafların çıkarlarını güvence altına almak ve korumak için yatırımlar ile askeri üsler inşa etme konusunda uluslararası ve bölgesel nüfuz rekabetine tanık oluyor.
BAE, Etiyopya'ya ekonomik, askeri ve siyasi destek veriyor
BAE ve Etiyopya, 2019'da iki ülke arasındaki askeri ve savunma alanlarında iş birliğini güçlendirmek için askeri bir mutabakat zaptı imzaladı ve bu da Emirliklere Etiyopya'daki iç çatışmaya daha fazla dahil olma potansiyeli veriyor.
BAE, 2018 yılında Etiyopya'ya 3 milyar dolarlık yardım ve yatırımlar desteği vererek ikili askeri mutabakat zaptı imzalanmasının yolunu açtı.
Raporlar, Etiyopya Yatırım Kurumu'nun verilerine göre, BAE'nin tarım, sanayi, emlak, makine kiralama, inşaat, kuyu açma, madencilik, sağlık ve konaklama sektörlerinde 33'ü faal, 23'ü de bitmek üzere olan 90'dan fazla projede yatırımı var. Ayrıca 36 BAE şirketi Etiyopya'da çalışmak için gerekli ruhsatları ve izinleri almış durumda.
BAE'nin Etiyopya'ya desteği ekonomi alanındaki yatırımlar ve askeri destek ve BAE'nin kabul edilen müttefiki kabul edilen Mısır ile arasındaki farklılıklar konusu başta olmak üzere çeşitli alanlarda Etiyopya hükümetini örtülü siyasi destek olmak üzere üç ana başlık altında sıralanabilir.
BAE'nin Etiyopya'ya desteği bölgedeki diğer müttefikleri ile ilişkilerinin doğasına aykırı
Batı raporları, Abu Dabi'nin Addis Ababa'yı destekleyen pozisyonunun, Mısır'ın yanında durmayı gerektiren Mısır-BAE ilişkisinin doğası ve derinliği ile örtüşmediğini ve ayrıca BAE'nin uzun yıllardır savaştığı siyasi İslam fikrinin bir mensubu olan Ömer el-Beşir rejiminin devrilmesinden sonra BAE'ye yaklaşan Sudan ile ilişkilerine de uymadığını gösteriyor.
Addis Ababa yönetimine göre, BAE, TPLF ile mücadelede Etiyopya hükümetini destekleyen bir pozisyonda duruyor.
BAE Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid 11 Kasım'da Alman mevkidaşı Heiko Maas ile yaptığı telefon görüşmesinde, BAE'nin Addis Ababa hükümetine verdiği desteğin Etiyopya'nın güvenlik ve istikrarı konusuna verilen önemden kaynaklandığını söyledi.
Abiy Ahmed'in 27 Mart 2018'de Etiyopya'da iktidara gelmesinden bu yana BAE ülkedeki siyasi nüfuzunu korumak ve federal gücü, Çin ile yakın bağları ve Marksist ideolojiye dayanan kökleriyle tanınan Tigrayan Cephesine rağmen sağlamlaştırmak için büyük çaba sarf etti.
BAE, Etiyopya'yı doğrudan destek sağlayarak veya Afrika Boynuzu'ndaki bölgesel etkisini genişletmek adına coğrafyasını kullanarak Kızıl Deniz ile Yemen'deki müttefiklerine ulaşabileceği Eritre'ye askeri üsler kurarak ve limanlarına büyük yatırımlar yaparak dolaylı yoldan destekliyor.
BAE'yi bölgedeki güçlerini Eritre'deki üslerinden insansız hava araçlarıyla bombalamakla suçlayan TPLF, Eritre hükümetine ait askeri üslere ve kamplara orta menzilli füzelerle saldırılar düzenledi.
Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed ise, ülkesinin Tigray bölgesindeki askeri hedeflerine tek başına ulaşabileceğini vurguladı.
Öte yandan Eritre Dışişleri Bakanlığı, Eritre'nin Etiyopya'ya asker gönderdiğini yalanlayarak, çatışmaya taraf olmadığını açıkladı.
Etiyopya ve Eritre yönetimleri, Suudi Arabistan gözetiminde 2018'de Cidde Anlaşması'nı imzaladıktan bu yana karşılıklı barış ve ittifak ilişkisi tesis etmiş durumda.
Tigray bölgesi valisinin siyasi danışmanı, geçen ay ortasında, Addis Ababa hükümetini, Eritre'nin Assab kentindeki BAE üssünden kalkan insansız hava araçları ile TPLF mevzilerini alanlarını vurmakla suçladı.
BAE Etiyopya'yı bölgesel nüfuzunu arttırmada sıçrama tahtası olarak kullanıyor
Kızıldeniz kıyısındaki Eritre'nin Assab kentinde gelişmiş bir askeri üs inşa etmek ve Assab yakınlarındaki Bab'ul Mendeb Boğazı'nda seyrüseferi izlemek için Kızıldeniz'de bir liman kurmak, Yemen'deki müttefiklerine lojistik destek sağlamak ve Somali halkına destek vermek için bölgede bulunan Türkiye'nin varlığıyla rekabet etmek amacıyla bölgede nüfuz sağlamak gibi hedefleri var. BAE'nin Etiyopya hükümetine destek sağlamayı bu hedefleri için bir sıçrama tahtası olarak kullandığı belirtiliyor.
Öte yandan BAE'nin Tigray cephesine karşı müttefiki Abiy Ahmed'in hükümetini desteklemek için Eritre topraklarını kullanması, çatışmanın bölgedeki diğer ülkelere yayılması ve sorunun uluslararası hal alması yönündeki endişeleri de artırdı.
Ancak çatışmanın tam bir iç savaşa dönmesi ve Eritre gibi diğer ülkelerin de bu girdaba girmesi BAE'nin ve Afrika Boynuzu'ndaki diğer ülkelerin hayati çıkarlarını, özellikle de BAE'nin Eritre'deki başta Assab'daki askeri üssü olmak üzere çıkarlarını tehdit edebilir.
Görünüşe göre, Yemen'deki savaş ve İran'la ilişkilerle ilgili çıkarları Suudi Arabistan gibi müttefik ülkelerin çıkarlarından önce gelen BAE, aynı zamanda Hedasi Barajı, Libya, Akdeniz enerji dosyası ve diğerleri de dahil olmak üzere çeşitli konularla meşgul olması nedeniyle bölgesel ve uluslararası rolü önemli ölçüde azalan Mısır ile olan müttefik ilişkileri pahasına, Etiyopya ile gelişmiş ilişkiler kuruyor ve iç çatışmada yer alıyor.
BAE'nin Etiyopya'daki iç çatışma konusundaki tutumundan çıkarılması gereken en önemli sonuç, hem Kahire hem de Hartum ile olan ittifaklarının parçalanma yolunda olduğu ve ancak bu durumun Suudi Arabistan ile olan ittifakı için daha az bir ölçüde doğru olabileceğidir.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com