BALIKESİR
Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde Şefkat Evleri Yaptırma ve Yaşatma Derneğinin, hayırseverlerin yoksul ailelerin ve çocuklarının ihtiyaçlarını gidermesine aracılık eden "Fatma Anne" lakaplı başkanı Fatma Cavlı, 25 yılda iyiliği dokunduğu binlerce çocuğun manevi annesi olmanın mutluluğunu yaşıyor.
Yoksul ve kimsesiz yaşlılara huzurevi yaptırmak için kurulan Şefkat Evleri Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanlığının yanında hayırseverler ile ihtiyaç sahipleri arasında gönül köprüsü kuran "Fatma Anne" lakaplı Cavlı, özellikle kırsal mahallelerdeki hasta, engelli, yaşlıların ihtiyaçlarını gidermek amacıyla çabalıyor.
Çocuklu yoksul ailelerin mama, bez, giysi, eğitim malzemesi gibi ihtiyaçlarını hayırseverler aracılığıyla karşılayan 64 yaşında 2 çocuk, 3 torun sahibi Fatma Cavlı, evlatlarından ayırmadığı, destek verip "dokunduğu" binlerce çocuğa manevi annelik yapıyor.
Emekli tır şoförü olan ve merhum sinema oyuncusu Belgin Doruk’un özel şoförlüğünü de yapan 71 yaşındaki eşi Ahmet Cavlı ile bazen Roman vatandaşların çadırlarına, bazen de kırsal mahallelerin en ücra köşelerine bavullar dolusu giysi, gıda, mama ve bez taşıyan Fatma Cavlı, hayır işlerini ömrünün sonuna kadar sürdürmekte kararlı.
"Bağışçılarımızla gönül köprüsü kurarak yardım etmeye çalışıyoruz"Fatma Cavlı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, derneğin tüzüğünde "ihtiyacı olan insanlara yardım etmek" maddesi bulunduğunu ifade ederek 25 yıl önce başladıkları bu yolda binlerce çocuğu ve torunu olduğunu söyledi.
Gönüllü çalışmaları kapsamında, belirledikleri yoksul ailelere giysi, mama ve bez yardımında bulunduklarını, sağlık sorunları yaşayanlara maddi destek de verdiklerini anlatan Cavlı, şöyle konuştu:
"Örneğin geçtiğimiz günlerde kalp rahatsızlığı olan bir çocuğumuz anjiyo oldu. Önümüzdeki günlerde ameliyatı olacak ve biz de elimizden gelen maddi desteği bu çocuğumuz için vereceğiz. Bunun dışında kanser hastası olan Pelin Şentürk adlı bir kızımız vardı. Pelin’i kaybettik. Geride 9 yaşında bir oğlu kaldı. Onu da himayemize aldık. Sadece merhum Pelin değil, köylerimizde de kanserden kaybettiğimiz birçok insanımız var. Bunların evlatları var. Bu çocuklara da biz sahip çıkıyoruz. Eğitimleriyle, kıyafetleriyle, sağlıklarıyla, kısacası her şeyleriyle elimizden geldiğince, bağışçılarımızla gönül köprüsü kurarak yardım etmeye çalışıyoruz."
Cavlı, yardımına koştuğu ihtiyaç sahiplerinin çocuklarının kendisine "anne" ya da "anneanne" diye hitap etmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek şunları söyledi:
"Bana öyle içten sarılıyorlar ki anlatamam. Geçtiğimiz günlerde, henüz yürümeye başlayan bir çocuğum vardı. Beni görünce öyle bir koştu ki düşecek diye çok korktum. Ben ona o bana doğru koştu. Yolda az daha arabanın biri çarpacaktı ikimize de. Bana göre bu çocukların kıyafetten ve gıdadan daha çok sevgiye ihtiyaçları var. Her şeyden önce ben onların hem anneleri hem anneanneleri hem de arkadaşlarıyım. Onlarla oyun oynayıp sevgiyi paylaşıyoruz."
"Ben ölene kadar bu çaba sürecek"Büyüyen ve üniversite sıralarında eğitim gören çocuklarının da bulunduğunu anlatan Cavlı, “O çocuklarımın da gıda, kira giderleri, eğitim masraflarını yine bağışçılarımıza aracılık yaparak gerçekleştiriyoruz. Yaşları ne olursa olsun öksüz ve yetim çocuklarımın en büyük ihtiyacı sevgidir. İşin en acı tarafı da bu. Bazı ihtiyaçları maddiyatla karşılayabilmek kolay ama sevgi öyle bir olay ki bunu bakışlarınızla, mimiklerinizle ve yüreğinizle o çocuklara hissettirebilmeniz lazım." diye konuştu.
Cavlı, yaklaşık 25 yıldır hayır işlerinin içinde bulunduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Çeyrek asırlık bu süreçte bugün artık okulunu bitirmiş, iş hayatına atılmış, önemli mevkilere gelmiş, evlenmiş ve çoluk çocuğa karışmış evlatlarım var. Onlarla da zaman zaman görüşüyor ve kelimelerle ifade edilemeyecek kadar güçlü duygularla birbirimize sarılıp sarmalanıyoruz. Hatta onların birçoğu da bizim bugün yaptığımız çalışmalarımızda en önemli bağışçılarımız konumunda. Biz aslında geleceğimizi emanet edeceğimiz bu çocuklarımızın vatanımıza, milletimize hayırlı bireyler olabilmesi için de geleceğe katkı sunmaya çabalıyoruz. Ben ölene kadar bu çaba sürecek."
Muhabir: Suat Salgın
Kaynak: AA
dikGAZETE.com