KOCAELİ (AA) - METİN GİRGİN - Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlerine ilişkin davaya müdahil olan Cumhurbaşkanlığı adına duruşmalara katılan avukat Halit Çokan, "Donanma davası, bu darbenin FETÖ tarafından planlandığı ve hayata geçirildiğine ilişkin en çarpıcı kanıtları içeren bir davadır. Darbeyi gerçekleştiren amirallerle mahrem abiler arasındaki ilişkiyi doğrudan ortaya koyan bir davadır." dedi.
Çokan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl eylül ayında başlayan davada, tutuklu ve tutuksuz sanıklarla müştekilerin ifadelerinin tamamlandığını, savcının bazı sanıklar hakkında mütalaa verdiğini hatırlattı.
Uzun duruşma maratonu içerisinde sanıkların ilk sorgu ve savunmaları, tanıklar ve delillerin toplanması aşamasının gerçekleştirildiğini anlatan Çokan, Cumhuriyet Savcısı'nın esasa ilişkin mütalaasında, 90 sanıktan, aralarında amirallerin ve kurmay albayların da olduğu 51'i hakkında "Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etme" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile 7,5 yıldan başlayan çeşitli hapis cezaları talebinde bulunduğunu belirtti.
Cumhuriyet Savcısı'nın, özellikle ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırmaya ilişkin taleplerine katıldıklarını aktaran Çokan, savcının beraatini veya dosyasının ayrılmasını istediği sanıklarla ilgili farklı görüşlerinin olacağını, bunu da salı günü mahkemeye sunacaklarını kaydetti.
Bugüne kadar 250'nin üzerinde tanığın dinlenildiğine ve sanıklarla ilgili çok değişik yerlerden, kurumlardan, kişilerden delillerin dosyaya intikal ettiğine dikkati çeken Çokan, "Tüm bunlar, mahkeme heyeti tarafından elbette gerekçeli kararda tartışılacaktır ama biz de kendi açımızdan bu meseleye nasıl baktığımızı, sanıkların hukuki durumunun nasıl değerlendirilmesi gerektiğini mahkemeye sunacağız. Cumhurbaşkanlığı vekili olarak esasa ilişkin iddialarımızı, değerlendirmelerimizi sayın mahkemeye arz edeceğiz. Daha sonra sanıklar esasa ilişkin savunmalarını yaptıktan sonra, son sözlerini söyleyecek. Daha sonra mahkeme heyeti kararını açıklayacak." şeklinde konuştu.
"Bu dava, en çarpıcı kanıtları içeren bir davadır"FETÖ ile darbeci sanıklar arasında doğrudan ilişkiyi ispat eden, ortaya koyan somut ve canlı deliller bakımından ikinci davanın Donanma dosyası olduğunu vurgulayan Çokan, şöyle konuştu:
"Birinci dava Akıncı Üssü davasıdır. Sanıklar Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Akıncı Üssü'nde tespit edilmişlerdi. Orada darbecilerle mahrem abiler arasındaki ilişki ortaya konulmuştu. Bu ilişkiyi ortaya koyan ikinci en önemli kanıtlardan biri de Donanma davasıdır. Donanma davası, bu darbenin FETÖ tarafından planlandığı ve hayata geçirildiğine ilişkin en çarpıcı kanıtları içeren bir davadır. Darbeyi gerçekleştiren amirallerle mahrem abiler arasındaki ilişkiyi doğrudan ortaya koyan bir davadır çünkü darbe başarısızlıkla sonuçlandığında darbeyi gerçekleştiren amirallerin direkt mahrem abilerle temas kurarak, 45 gün boyunca bu mahrem abiler tarafından korunup kollanıp, yedirilip içirilip, barındırılıp, kanuni takibattan kaçırılmasına vesile olunmuş bir süreçle karşı karşıya kalındı. Dolayısıyla bu dava bu anlamıyla çok önemli bir davadır."
"Sanıklar örgütsel stratejiyle hareket ediyor"Muğla'da, Türkiye Cumhurbaşkanına suikast davası olmak üzere başka yerlerdeki darbe ve FETÖ davalarını takip ettiklerini belirten Çokan, klasik bir sanık profiliyle karşı karşıya olduklarını ifade etti.
Türkiye genelindeki sanık profilinin birbirine benzer olduğuna işaret eden Çokan, şunları kaydetti:
"Yeknesaklık teşkil ettiğini hem duruş itibarıyla hem de savunma stratejisi itibarıyla söyleyebilirim. Bunun örgütsel bir taktik ve strateji çerçevesinde geliştiğini ifade edebiliriz fakat kanundan kaçmaya imkan yoktur. Kimse görmese bile kanun görür. İnsanların zekalarıyla akıllarıyla hayat tecrübeleriyle alay etmenin anlamı yok. Bütün sübut materyaller ortadayken, hala inkara tevessül eden sanıkların ancak bir örgütsel strateji ile hareket ettiklerini ortaya koymaktan başka bir anlam ifade etmeyen bir duruşa sahip olduklarını söyleyebiliriz. Ortada görüntüler ve canlı şahitler olmasına rağmen, eylemlerin varlığına ilişkin hiçbir kuşku verici durum olmamasına rağmen, sanki hiçbir şey yokmuş gibi davranmaları sadece pişkinlikle açıklanabilecek bir şey değil. Bu tavırlarıyla belirli bir merkezden yönlendirildiklerini, meseleyi tavsatmaya çalıştıklarını anlıyoruz ama kanundan kaçmaya, adaletten kurtulmaya imkan yoktur. Adalet öyle veya böyle tecelli edecektir."
Halit Çokan, bu davada yargılanan bazı sanıkların FETÖ ile olan ilişkilerini ortaya koyan en önemli kanıtlardan birisinin, etkin pişmanlık hükümlerinden yaralanan başka dosya sanıklarının ifadeleri olduğunu belirtti.
Mahkeme heyetinin sabırla ve bir kuyumcu titizliğiyle delilleri toplayarak, masumlarla suçluları birbirinden ayırmak için özenli bir yargılama sergilediğini memnuniyetle gördüklerini bildiren Çokan, "Çünkü devlet hukuk devletidir. Hukuk devletinde önemli olan suçluların cezalandırılmasıdır. Masumların ise aklanmasıdır. Sayın mahkeme, hukuk devleti ilkelerine uygun, bağımsız yargıya yakışır ciddi bir yargılama sürdürmektedir. Umarız ve temenni ederiz ki kamuoyunu tatmin edecek, vicdanlarda rahatsızlık oluşturmayacak bir karar tezahür edecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığı'ndaki eylemlerine ilişkin 49'u tutuklu, 12'si firari 90 sanığın yargılandığı davaya yarın devam edilecek.