Dünya

'Avrupa, Türkiye'ye yönelik yatırım çabalarında rol almalı'

Manutencoop (Rekeep) Başkanı Levorato, "Avrupa, Türkiye'yle siyasi bağlarını güçlendirmek ve Avrupa Birliği'nin bu ülkeye açılım sürecini devam ettirmek zorunda. Türkiye'ye yönelik yatırım çabalarında rol almalı ve bilgi sağlamalı." dedi.

'Avrupa, Türkiye'ye yönelik yatırım çabalarında rol almalı'
20-08-2018 15:32

ROMA - ECENUR ÇOLAK

İtalyan entegre tesis yönetimi firması Manutencoop'un (yeni ismiyle Rekeep) Başkanı Claudio Levorato, Türkiye ekonomisinin Avrupa ortalamasından yaklaşık üç kat daha hızlı büyüdüğüne dikkati çekerek "Avrupa, Türkiye'yle siyasi bağlarını güçlendirmek ve Avrupa Birliği'nin bu ülkeye açılım sürecini devam ettirmek zorunda. Türkiye'ye yönelik yatırım çabalarında rol almalı ve bilgi sağlamalı." dedi.

Levorato, Türkiye ekonomisine yönelik spekülatif ataklar ve bunların neden olduğu döviz kurundaki dalgalanmalara ilişkin AA muhabirine değerlendirmede bulundu.

Türk ekonomisini hedef alan spekülatif saldırıların "bir çeşit modern ekonomik savaşın ciddi bir örneği" olduğunu belirten Levorato, bunların uluslararası ticaret kurallarını çiğneyip, ekonomik yaptırımlar ile gümrük vergisi uygulayarak dünyadaki jeopolitik ve askeri dengeleri değiştirmeyi veya düzeltmeyi hedeflediğini kaydetti.

Levorato, finansal spekülatörlerin, İtalya ve Yunanistan gibi ekonominin daha kırılgan olduğu ülkelerde veya büyük, modern altyapıların yapıldığı, iç tüketimin hızlandırılmaya çalışıldığı Türkiye gibi ülkelerde "korunmasız" kalan ekonominin zarar göreceği ve borsanın düşeceği ihtimaline oynayarak fırsatçı bir biçimde hareket ettiğine dikkati çekti.

"Avrupa, Türkiye'yle siyasi bağlarını güçlendirmeli"

Finansal spekülatörlerin hızlıca çok para kazanabilmek için ülke içi veya küresel istikrarsızlık ile belirsizlik olduğunda otomatik reaksiyon gösterdiğini dile getiren Levorato, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika arasında doğal, fiziki ve kültürel geçit olan büyük bir ülke. Ortadoğu ve Afrika'nın barışa kavuşturulması ve kalkınmasına dayalı, Avrupa'dan daha farklı bir büyüme modelini savunuyor. Açıkça görülüyor ki bu fikir, özellikle ABD ve Çin'in karşıt çıkarlarıyla çatışıyor. Avrupa, batının demokratik kalıbına daha uygun davranacak Türk siyasi ortakları bulmayı umarak Türk lirası krizi konusunda ilgisizce kenara çekilemez. Avrupa, Türkiye'yle siyasi bağlarını güçlendirmek ve Avrupa Birliği'nin bu ülkeye açılım sürecini devam ettirmek zorunda. Türkiye'ye yönelik yatırım çabalarında rol almalı ve bilgi sağlamalı. Bütün bunlar aynı zamanda hem Avrupa'nın hem de İtalya'nın çıkarına olur çünkü Türk ekonomisi Avrupa ortalamasından iki-üç, İtalya'nınkinden ise altı-yedi kat daha hızlı büyüyor."

Türkiye'de sayısız yatırım fırsatları bulunduğunu söyleyen Levorato, kendi şirketlerinin de hastane tesisi ağlarının yapımıyla ilgili yatırımda bulunduklarını aktardı. Levorato, Türkiye'de bilişim teknolojisi ve üretim alanında faaliyet gösteren İtalyan şirketleri olduğunu da bildirdi.

"İtalya ve AB'den çabalarımızı desteklemelerini bekliyoruz"

Sermaye ve reel sektörü oluşturan yabancı şirketlerin parasal krize karşı refleks hareketleri yapmasının yanlış olacağını vurgulayan Levorato, "İtalyan hükümetinin ve Avrupa Birliği'nin (Türkiye'ye yatırım) çabalarımızı desteklemesini bekliyoruz." dedi.

İtalya Başbakanlık Müsteşarı Giancarlo Giorgetti'nin ülkesinin tıpkı Türkiye gibi ekonomik saldırıya uğrayabileceği şeklindeki açıklamalarına da değinen Levorato, Giorgetti'nin söylediklerinin gerçek bir endişeyi yansıttığını ancak İtalyan ekonomisinin zayıflığının Türkiye'yi etkileyen nedenlerden farklı olduğunu dile getirdi.

İtalya'nın kar getirmeyen kamu harcamalarından kaynaklanan çok fazla borcu olduğunu hatırlatan Levorato, ülkesindeki tüketim ve kişi başına düşen gelirin de hala 2007 yılındakinden daha az olduğunu anımsattı.

Türkiye'nin ise İtalya'nın aksine çok daha az derecede borcu ve büyük çapta ekonomik geri dönüş sağlayacak bir altyapı planı bulunduğunun altını çizen Levorato, Türkiye'nin ciddi anlamda büyümeye devam ettiğini anlattı.

İtalya'da deflasyonun hem girişim hem de mevcut işletme sayısında büyük bir düşüşe neden olduğunu bildiren Levorato, Türkiye'de ise yüksek enflasyona neden olsa da hükümetin tedbirlerinin işlerin büyümesi için taze fırsatlar oluşturduğuna dikkati çekti.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER