KARS - Cüneyt Çelik
Sivas'ın Şarkışla ilçesine bağlı Sivrialan köyünde 1894 yılında dünyaya gelen ve 1973'te vefat eden Aşık Veysel'in yaklaşık 104 yıllık olduğu belirtilen bağlamasından ezgiler yükselmeye devam ediyor.
Sivas 4 Eylül Sanayi Sitesi'ndeki atölyesinde el yapımı bağlama üreten, aynı zamanda bağlama da çalan 48 yaşındaki Şentürk İyidoğan, Aşık Veysel'in bağlamasının yanı sıra Aşık Davut Sulari ve Müslüm Ağbaba gibi ozanların sazlarını atölyesinde bulunduruyor.
Sazların bakımını yapıp gözü gibi bakan İyidoğan, asırlık bağlamalarla zaman zaman konser veriyor, müzik dinletileri sunuyor.
Özellikle Aşık Veysel'in asırlık bağlamasını 19 yıldır yanından ayırmayan İyidoğan, gittiği her yerde onun eserlerini okuyarak gelecek kuşaklara aktarmaya çalışıyor.
Kars'a davet edilen ve Kafkas Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Konferans Salonu ile buzla kaplanan Çıldır Gölü üzerinde müzik dinletisi sunan İyidoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Aşık Veysel'i doğru şekilde anlatmaya çalıştığını ve gittiği yerlerde de Veysel'in eserlerini onun kendi bağlamasıyla seslendirdiğini söyledi.
Bağlamanın kendisine 19 yıl önce Aşık Veysel'in akrabası tarafından getirildiğini anlatan İyidoğan, şu bilgileri paylaştı:
"Aşık Veysel'in bağlamasını, 19 yıl önce Sivas 4 Eylül Sanayi Sitesi'nde atölye açtığımda sabah saatlerinde yaşlı amcamız bana getirdi. Elinde eski kılıf bir sazla sabah işyerinin önünde bekleyen amcayı içeriye aldım. Bağlamayı getiren amca 'oğlum bu saz Aşık Veysel'in kendi sazı, babam ve Aşık Veysel'in babası amca çocukları. Amcam bu sazı uzun yıllar çaldı, ona başka bir saz gelince bu sazı babama hediye etti, bunu sen al bize torunumun çalması için oyma duttan bir bağlama ver' dedi."
"Sazı kılıfından 2 yıl boyunca hiç çıkartmadım"Şentürk İyidoğan, Aşık Veysel'in bağlamasının kendisine getirilmesinden dolayı çok mutlu olduğunu ifade ederek, "Hayatım boyunca hep Aşık Veysel'in eserlerini dinlediğimden dolayı ozanın bağlaması bana getirilince çok mutlu oldum. Bu bağlamayı 2 yıl boyunca kılıfından çıkarmaya cesaret edemedim. İki yıl sonra açtığımda teller yerindeydi, deforme olduğu için çalınamıyordu." ifadesini kullandı.
Bağlamayı onarıp kullanmaya başladığını anımsatan İyidoğan, "Bağlama ilk geldiğinde parçalanma vardı, sapı eğri, çalınması da mümkün gözükmüyordu. Perde ve tellerini taktıktan sonra bu sesin başka bir sazda, bağlamada olmadığını gördüm." değerlendirmesinde bulundu.
"Veysel'in sesi bu bağlamada gizli"İyidoğan, Veysel'in sazının kendisi için çok değerli ve paha biçilemez olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu, Aşık Veysel'in bağlamasıdır yanınızdan ayrılmaz, parayla satılmaz. Veysel'in sesinin bu bağlamada gizli olduğunu düşünüyorum. Bunu çaldıkça Veysel türkülerini okuyorum, onun bağlamasından eserlerini gelecek kuşaklara aktarmak istiyorum. Onun için zaman zaman Aşık Veysel'in düzenini gittiğim yerlerde çalıp söylüyorum. Bunun Aşık Veysel bağlaması olduğunu öğrenenler hayretle bakıyor."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com